Ülkesinde yaşanan felaketler karşısında hareketsiz kalınamayacağı inancı içinde hareket eden bir avuç üniversite öğrencisi ve ada dışında yaşayan gençlerin olanaksızlıklara rağmen Erenköy bölgesine çıkarak vermiş oldukları direniş Çanakkale savaşlarının bir benzeridir.
Çanakkale de; genç, yaşlı demeden okul çağındaki çocuk yaşlardaki insanların bile göğüslerini canı ve kanı pahasına vatan savunmasında siper etmeleri tarihe mal olmuş bir fedakarlıktır.
Erenköy’de de benzer bir vatanperverlik örneği sergilenmiştir.
Türkiye’de okumakta olan ve eli silah tutabilen Kıbrıslı gençlerin sayısı Erenköy’e çıkma fedakarlığını gösterebilenlerin çok ama çok üzerindedir!
Hele yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türklerin sayısı yurt dışından gelerek Erenköy savaşlarına katılan 70 civarındaki vatanperverin çok ama çok üzerindedir.
Bunlardan bir tanesi de uzak yol gemilerinde tekniker olarak çalışan ve ta Avusturalya’dan çıkıp Erenköy’de acı bir şekilde şehit düşen yakın akrabam Mustafa Akdeniz’dir.
Bugün artık Erenköy’deki kutsal savaşa katılanla katılmayan arasındaki fark sadece manevidir.
Hayatta ise göğsünü kabartarak “ben Erenköy de savaştım” diyebilen, hayatta değilse, yakınları “dedem Erenköy’de savaşanlardandır” onuru ile övünebilen insandır.
Yoksa Erenköy sonrasında okuluna devam ederek mezun olan da devlet kapısında aynı muameleyi görmüştür, “sin de kulle geçsin” diyebilen de aynı muameleyi görmüştür.
Aradan 57 yıl geçti, bunları neden yazıyorum bilir misiniz?
Devlet karakterinde hiçbir değişiklik olmadı da ondan!
Devlete kefeyi dolu getiren de aynı sınıfta gösteriliyor, boş getiren de!
Hatta çoğu kez işin ehli olmayan ama arkasında dayısı olan kişiler makam sahibi konumuna getirilebiliniyor.
Devletin bugünkü zafiyeti bundan!
Devlet çalışanını kontrol edemeyişlerinin en büyük sebebi bu.
Rüzgarın kırdığı dalı Orman Dairesinin kesemeyişi bundan, kış ortasında büyük kaya parçasının harap ettiği asfaltın bakım göremeyişi bundan. Çalışan amirine saygı duymuyor çünkü amiri işin ehli değil, iş bilmiyor! İşte bu devlet kademelerindeki çorap söküğü devlet yapısındaki çürümüşlüğü de beraberinde getiriyor.
Milyonlarca eş değer puanı değerlendirilmemiş bir ülkede endek, döndek nedenlerle milyon sterlinlik malların üzerine konanlar var!
Ses çıkarabiliyor muyuz?
Erenköy savaşlarına katılanla, katılmayan, ya da mücadeleye adam gibi katkı koyanla koymayan arasındaki farkın gözetilmeyişinin sonuçlarıdır bunlar!
Çanakkale savaşlarındaki anlayış içinde gerçekleşmesi yanında bu nedenle de Erenköy bir dönüm noktasıdır!
Bu vesile ile tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum.
Erenköy bir dönüm noktasıdır!
Paylaş