Teknecik santralı ve bacalarına taktırılacak filtre hikayelerini yıllardan beridir dinleyerek büyüyen gençlerimize hala daha aynı masalları anlatmak, hele insan sağlığı ile doğrudan ilintili olan böylesi bir konuda politika yapmak, ayıptan da öte günahtır!
Geçtiğimiz aylarda Teknecik santralinin doğusuna düşen bölgede yakın aile fertlerim bir aylığına yazlık bir ev kiraladı.
O denli ısrarcı oldular ki bir geceliğine misafirleri olduk. Ev İngiliz bir ailenindi ve muhteşemdi. Ne var ki Teknecik santralinin bacalarından çıkan dumanların görüntüsü bile dehşet saçıyordu.
Bir süre önce kadim dostum Ergün Vudalı’nın FB’ta bu mealde yazdıklarını okudum. Ben bir geceliğine kaldığım halde dehşete düştüm, ya sürekli olarak o bölgede yaşamak zorunda kalanlar ne yapsın?
İşin acı tarafı nedir bilir misiniz?
Siyasiler sorunu kökünden çözmek yerine topu hala daha birbirlerine atmaya çalışıyorlar!
“İktidar koltuğunda oturduğun günlerde sen niye yapmadın” kolaycılığı ile durumu ötelemeye, işin içinden sıyrılarak insanların sağlıklarıyla oynamaya devam ediyorlar!
Kardeşim, Teknecik santralindeki bacalar çevre insanlarının kanser olmasına neden oluyor ve bu yüzden KKTC’de en yüksek kanser vakaları bu bölgede ortaya çıkıyor. Bunu neden anlamak ve maliyeti her ne isterse olsun sorunun üzerine neden gitmiyorsunuz?
Konu ile ilgili olarak Özersay’la Arıklı arasında tartışma yaşanmış. Sayın Arıklı Özersay’a “İktidardayken sen niye yapmadın” diyerek taşı gediğine koymuş.
Vatandaşın beklediği taşı gediğine koymak değil, soruna bir çözüm getirmek.
Benzer sorumsuzluklar KKTC’nin değişik bölgelerinde de yaşanabilir.
Önemli ve asıl olan vatandaşın sadece Teknecik bölgesinde yaşayan vatandaşlara değil, bunu kendine yapılmış olarak değerlendirmesi ve politikacılara olan tavrını bunun değerlendirmesini yaparak ortaya koyması!
Ülkede yanlış, aksak giden hangi başlık olursa olsun olumsuzluklar karşısında vatandaşın tek bir vücut halinde hareket etmesi, siyasilerin verdikleri sözlere itibar etmek yerine onları icraatlarıyla değerlendirmesi ülkeyi düzlüğe çıkarabilecek tek yoldur.
Teknecik santrallarındaki bacalardan çıkan zehirli dumanlardan dolayı sıkıntı yaşayanlar, bu konuyla ilgili olarak kararlı tepkilerinizi ortaya koyabildiniz mi?
Sesinizin tüm bölgelerde yankı yaratabilecek boyutta yükseltebildiniz mi?
Artık hiçbir şeyin doğru gitmediği bu ülkede vatandaşın her başlıkta zorlayıcı aktör durumunda hareket etmesi tek yoldur ve kaçınılmaz olmuştur!
Doğru giden ne kaldı?
Paylaş