Olaysız, kavgasız bir seçim sürecini daha atlattık. KKTC’de yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, Pandeminin yarattığı sıkıntılar, gerekse döviz dalgalanmalarının getirdiği pahalılıklar hatta seçimlere çeyrek kala porno niteliği taşıyan başlıklarla yaşanan olaylara rağmen iktidarda bulunan Ulusal Birlik Partisinin birinci parti olarak ipi göğüslemesi engellenemedi.
Her ne kadar “Tek başına iktidar” söylemleri menzile ulaşmamış olsa da milletvekili sayısını on dokuzdan yirmi dörde taşımak büyük başarı.
Bana göre bu başarının elde edilmesindeki en büyük etken, Kurultayda Genel Başkanlık ipini göğüsleyen Faiz Sucuoğlu’nun ortaya koyduğu şeffaf ve inandırıcı politikaların bir sonucu olmuştur.
Alınan sonuçlarda, Sucuoğlu’nun, düzlüğe çıkabilmenin KKTC’deki olumsuzlukları def edebilmenin yolu gerek sosyal, gerek siyaseten, gerekse ekonomik bakımdan istikrarı yakalamaktan geçer görüşü çerçevesinde tavır koyması oldu diyebilirim.
Sandık sonuçlarına akseden başlıklardan biri ise Türkiye ile ilişkilerde Kıbrıs Türk halkının göstermiş olduğu hassasiyet.
KKTC’ye Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ziyarette bulunacak ve siz onun KKTC Meclisinde yapacağı konuşmayı protesto edeceksiniz.
Sayın Erdoğan’ın politikalarını beğenmeye bilirsiniz, hatta tipinden de hoşlanmayabilirsiniz ama sonuçta o zat KKTC için hayati bir kişilik.
“Olmak, ya da olmamak” iki dudağının arasında!
Maaşlar ödenmese, bütçe açıkları giderilmese halimiz ne olur, hiç düşündünüz mü?
Bir de Federasyona dayalı çözüm ısrarcılığı var!
Kardeşim Güney Kıbrıs’ın Federal çözüm anlayışı farklı. Onlar federal çözümden üniter devlet sonucunu çıkarıyorlar. Türk tarafının azınlık konumunda, uysal taba anlamını kabulleniyorlar.
Bizler ise aç tavuk, kendini mısır ambarında sanır misali eşit ortaklığın hayallerini kuruyoruz. Bu önemli çelişkiyi bir türlü uluslararası güçlere anlatamadık gitti!
Dikkat ettiniz mi bilmem, 23 Ocak seçimlerinde partiler arası alavera- dalavera söylemlerine pek rastlanmadı ama bu sakinliğe karşın bilhassa sol kesimde parti içi hokkabazlıklar başını aldı gitti!
O denli ki bir Cumhurbaşkanı çıkarabilme, hatta KKTC’nin amiral gemisi sayılan Lefkoşa’nın Belediye Başkanlığını ele geçirme becerisini gösteren TDP Meclis dışında kaldı.
TDP artık Mecliste yok!
Kimine göre bu sonuç, TDP’de Genel Başkanlık koltuğunun el değiştirilmesi için oynanmış bir oyun. Bekleyip göreceğiz.
Son günlerde ikili değil de üçlü koalisyonlardan söz ediliyor. UBP-DP tamam da üçüncü ortak kim olacak? HP mi YDP mi? Çok yakında bunu da göreceğiz!
Hoşça kalın.
Bir seçim daha yaşadık!
Paylaş