Diyalog Gazetesi
2023-07-11 09:39:33

Türk devleti bu yükü kaldıramaz!

Hasan ERÇAKICA

11 Temmuz 2023, 09:39

Türkiye’de tam anlamı ile “devletçilik” hakimdir. Devletin herkese bakabilecek güce sahip olduğu bir “baba” veya tanrısal güçlere sahip bir “ana” olduğu tahayyül edilir. Bütün istekler buna göredir; vaatler de… Makul olan hiçbir talep veya vaat yoktur. Her şey, devletin istediğini istediği zaman yapabileceği “yanlış bilgisi” üzerine temellendirilmiştir ve bütün talepler aşırı, bencil ve hadsizdir!
2023 seçimlerini kimin kazandığını veya kaybettiğini değerlendirmek isterseniz Erdoğan’ı ve Kılıçdaroğlu’nu unutup seçim sırasında verilen vaatlere bakmanız daha doğru olacaktır. Göreceksiniz ki çalışmayı reddedenler bu seçimden kazanarak çıktıklarını zannediyorlar. En büyük felaket ise Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) diye bilinen garabettir.
Seçim geçmiş olmasına karşın emekli maaşları tartışılmaya devam ediyor. Erdoğan’ın seçim öncesindeki vaatlerinin aksine emekli maaşlarına yeterince zam yapılmıyor. Enflasyon almış başını gitmişken, hayatlarının geri kalanını çalışamadan geçirmek zorunda olanları veya çalışmadan geçinmek hayali kuranları, çok zor günler bekliyor.
Türkiye’de emekli nüfusu 16 milyona dayanmış durumdadır. Buna karşılık prim yatıran çalışan sayısı 24 milyonu biraz geçmektedir. Bir emekliye 1.7 çalışan düşmektedir ki emeklilik sistemlerinin sürdürülebilir olması için bir emeklinin dört çalışan tarafından “taşınması” gerektiği evrensel bir “bilgi” olarak dağarcığımızda bulunmaktadır.
Gelin de bu işin içinden çıkın bakalım? 
Bu durumda emekli maaşlarını yükseltmek için ne yapacaksınız?
İki seçeneğiniz vardır: Birincisi emekli maaşı ödemek için vergi toplamak; diğeri para basmaktır. Kırk katır mı; kırk satır mı? İki halde de emeklilerin yükünü halk çekecek demektir.
Bunun dışında bir seçenek daha vardı tabii ama Türk devletine yakışmaz: Çalışmak… Daha uzun süre çalışmak, daha az süreyi emekli olarak yaşamak… Çalışma süresini uzatarak dört çalışanın bir emekliyi rahat ve huzur içinde yaşatacağı bir düzen kurmak...
Türkiye’de, genel olarak insanlar, “çalışmaktan nasıl kaçınacaklarını” düşünüp durmaktadırlar. Kimisi erken emekli olup köşesine çekilmeyi, kimisi iktidar partisine yamanarak kamusal rantlarla zenginleşmeyi düşlüyor. Çalışmaya niyeti olanlar ise geleceklerini yurtdışında, “çalışmanın prim yapacağı ülkelerde” arıyor.
Bu durumda Türk devletinin “güçlü bir devlet” olduğu sadece nutuklarda kalıyor ama… Tabii ki o nutuklara da ihtiyaç vardır. Soyguna devam edebilmek için bu nutukların devam etmesi gerekmektedir.
O kadarı da olacak artık. Elbette çalışmadan yaşamanın da bir bedeli olacaktır. 


İktidarı ve muhalefeti ile Türkiye siyasetçisi insanları erken emekli yapmak için uğraştılar. Kim daha fazla verecek diye adeta yarıştılar. Ne verenler itiraz etti ne de alanlar… Elbette bunun da bir bedeli olacaktır ve bu bedeli bütün halk birlikte ödeyecektir…

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.