Kurban bayramı ve Yunan adalarıyla rekabet

Turizm sektöründe beklentilerimizin karşılanmaması ve ülkemizin bu anlamda beklenen hamleleri, sektörel ihtiyaçları karşılayamaması ne yazık ki bayram bereketi diyeceğimiz gelirlerden ülkemizi çok da mutlu edeceğe benzemiyor .
Gönül arzu ederdi ki; otellerimiz dolsun, tüm otellerimiz de bu güzel zamanlardan yararlanabilsin.
Ön yargılı olmayalım ama okuduklarımızdan, yazılanlardan, çizilenlerden, temas ettiğimiz turizm sektöründe aktif çalışan üst düzey yöneticilerden anlıyoruz ki; bu kurban bayramımız ne yazık ki geçmiş bayramlardan bir nebze daha sönük geçecek.
Sebepler ne acaba? 
Turizm endüstrimizin en büyük pazarı olan Türkiye’den gelen turistler öyle anlaşılıyor ki bu bayramda ülkemizi geçmiş yıllara göre daha az ziyaret edecek. Otellerdeki fiyatların diğer Alanya, Antalya otellerine göre daha yüksek oluşu, ayrıca ulaşım maliyetlerinin normal sezonlarda neredeyse iki katına fırlayan hali şüphesiz bu talebin azalmasına sebep olmuştur. Unutmadan söyleyeyim; bu aşamada kesinlikle dört kişilik bir ailenin bayram boyunca beş yıldızlı bir otelde konaklaması uçak ve ulaşım maliyetleri ile birlikte bir haftada en az 150.000 -180 Bin TL arasında bir faturayı göze alması demek. Çarşı pazar alışverişini de eklerseniz en az 200.000 TL. Bunun Euro cinsinden maliyeti 6500 -7000 Euro. KKTC pazarı için bu para beş gün için gerçekten de yüksek bir meblağ.
Bu aşamada göz önünde bulundurmamız gereken Yunan Adaları’na tertip edilen gezilerde adaya girişte vize uygulaması; gerçekten de Türkiye’den giden turistler için çok büyük bir avantaj . Ülkemiz adına da dezavantaj. Bu yıl yaklaşık 2.500.000 turist Yunan Adaları’nın ziyaret edecek gibi gözüküyor. Hatta bazı turizmciler bu rakamın 3 milyon sınırını aşacak diye konuşuyor. Ulaşım maliyetlerinin ve ayrıca konaklama ücretlerinin Avrupa ülkelerine göre daha düşük olması kısa ve uzun vadede bu adalar için çok ciddi bir avantaj oluşturmakta. Tabii ki bir de hizmet kalitesinin belli bir seviyenin üzerinde oluşu insanlara çok cazip hale dönüşmekte. 
Geçtiğimiz günlerde otelciler birliği tarafından açıklanan %33 35 civarındaki doluluk oranları mevcut tesislerin bu yaz başa baş noktasından uzak zararına çalışacaklarını göstermekte.
Acilen kriz masaları oluşturulmalı, kısa ve orta vadeli 2025 itibari ile planlamalar otelciler, hem hava hem deniz ulaştırmasında söz sahibi kişiler ve ayrıca devleti kanadı yapısal projeler ile ayakları sağlam yere basan turizm Siyaseti geliştirmeli. Başıboş , günübirlik , strateji koymaktan uzak devlet kanadı tüm turizm sektörünü çaresiz bir hale getirmekte. Bekleyip göreceğiz. 
Turizm sektöründe çok ciddi günler bizleri bekliyor. 
Herkesin kurban bayramı kutlu olsun.