Diyalog Gazetesi
2025-04-13 01:27:58

Siyasi yozlaşmışlık ve Afrodit’in aşk adası  

İsmet ESENYEL

13 Nisan 2025, 01:27

Ne kadar da adanın kuzeyinde yaşasak burası Afrodit’in adası . Afrodit kim ? Yunan mitolojisine göre deniz kabuğundan çıkan Petra toi Romiou diye bilinen Baf sınırları içerisinde olan eskilerin tabiriyle Gavur Daşı.
Geçen yaz gitmiştim . Oranın mistik tarihi esintisinde midir, nedendir bilmem ama gerçekten de bir mitoloji rüzgârında hissediyorsunuz. Yüzlerce turist otobüslerden inerken bu ortama hayran duymamanız elde değil.
Fotoğraf çektiren insanlar, denize girenler. Adeta buranın bir aşk adası bilen çiftler kendi ülkelerine döndüklerinde Kıbrıs Adası’nın bir aşk adası olduğunu ve Afrodit’in denizden çıkan yerinde denize girdiklerini anlatırlar.

Adanın kuzeyinde insanlar mutsuz 

KKTC vatandaşı olup Anavatan Türkiye’yi bu topraklarda istemeyen tek tük marjinal tipin dışında insan bulamazsınız. Yıllarca bu topraklar kaybedilmesin diye acılar ve çileler çeken Kıbrıslı Türkler, Anavatan’ın müdahalesini istiyordu. En sonunda istenilen oldu; adada Türk mevcudiyeti devam etti ve bu mücadele hem Türkiye’ye hem de Kıbrıslı Türklere kazanımlar sağladı. Faşist Rumlar ise kaybetti. 
Savaşı kaybeden Rumlar kendilerini mağdur göstererek tüm dünyaya Kıbrıslı Türklerin haklarını yiyerek bugünlerde Kıbrıs’ın sözde tek hakimi olarak dünyaya entegre olmuş durumda. Hem siyasi hem ekonomik. 
Öyle görünüyor ki doğal gazın da çıkmasıyla birkaç yıl içerisinde zenginliklerine daha da bir zenginlik katacaklar . 

Sahte milliyetçiler türedi 

Özellikle 74 sonrası Türkiye’den aramıza göç eden Anavatanın her bir yanından gelen soydaşlarımız burada yaşam savaşı verirken buradaki Türklerle hiçbir sorun yaşamadan bugünlere kadar geldiler. Ne yazık ki kendi siyasi çıkarlarını, özellikle Kıbrıs’ın çok küçük olduğunu unutarak daha üç beş yıl öncesine kadar ekonomik sıkıntılar çeken bir grup kendini bilmez siyasetçi zenginleşerek, sahte milliyetçilik naraları atarak, servetlerine servet katarak, bin bir türlü alicengiz oyunu çevirerek , devletin imkanlarını kullanarak, ayrıca en önemlisi Türkiye’deki siyasi erki yanıltarak inanılmaz bir güç kazandılar. Bu insanlar ne ekonomiden, ne eğitimde, ne ulaşımdan, ne kamudan, ne de turizmden anlıyor. 
Hatta üç beş yüz milyon sterlin yapmadan siyaseti bırakmam diyenler var! 
Burası Kıbrıs her şey duyuluyor. Halk ekonomik zorluklar içerisinde geçim mücadelesi verirken, bir grup insan Kıbrıs Türkünün ensesinden zenginleşiyor.

Burası aşk adası değil miydi?

İnsanların birbirine sevgiyle, saygıyla yaklaştığı ülkede değil miydi? Geçmişte evleri arabaları açık uyuyan Kıbrıslı Türkler ne oldu da mahallelerinde yürümeye, sokakta dolaşmaya korkar oldular? Artık birbirlerine yabancı oldular. 
Neden hepimizin çoluğu çocuğu bu ülkeyi kalkındırmak yerine sırası geldiğinde bu ülkeden göçmenin yollarını arıyor? 
Neden daha güzel günler hayal eden gençlerimize “ beğenmezseniz gidin ister güneye ister Avrupa’ya” deniyor.
Ne hale geldiği bu güzel memleket? Aşk adası mı? Çile adası mı? Ne adası olduğunu çözemedim. 

Yorumlar (3)

Derya Özyiğit 2 Gün Önce

Harika yazdın İsmet tebrikler

Alev Arsal 2 Gün Önce

Harika bir yazı. Dūşūncelerime tercūman oldunuz. Yūreğinize, kaleminize sağlık İsmet hocam.

Tamer Karadeniz 19 Saat Önce

Katılıyorum. Bir nokta hariç.. Keşke; beğenmezseniz GKRY gidin diyenler olduğu kadar, ne askerinizi ne de sizi istemiyoruz, Türkiye'ye donun diyenlerin de olduğunu yazsaydiniz.. Aşk acı çekmektir aynı zamanda..

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.