Grip kol geziyor. Çocuk servislerinin yüzde 70’nin dolu olduğu açıklandı.
İlk ve orta dereceli okullarımızda 55 bin kadar öğrenci var. Özel okula gitseler bile bu öğrenciler Eğitim Bakanlığı’nın kontrolündedir. Bu öğrencilerin yoklamaları her gün yapılmaktadır. Eksik öğrencilerin neden “eksik kaldığı” okuldaki idari görevliler tarafından takip ediliyor sanırım… Geçtiğimiz günlerde, TV programında sormuştum: Bu öğrencilerin kaçı grip nedeniyle okula gidememiştir?
Ardından bir soru daha gelmesi gerekiyor: Grip nedeniyle okula gidemeyen öğrencilerimizin kaçı kamusal sağlık hizmetleri tarafından tedavi edilmiştir? Dr. Derin Oygar’ın açıklamasında %70’i dolu olan çocuk servislerinde 20 çocuğun yattığı da belirtildi! Ayakta tedavi edilenlerin sayısını bilmiyoruz ama devletimizin, sadece 20 çocuğa yataklı tedavi sunduğunu böylece öğrenmiş olduk!
Anladığıma göre Sağlık Bakanlığı, Rum tarafından gelen salgın haberlerinin yoğunlaşması üzerine görevli doktorlarımızdan birine açıklama yaptırarak konu ile ilgilendiklerini anlatma ihtiyacı duymuştur. Herhalde doğrudur… Kamu sağlık birimlerinde çalışanlar, kendilerine grip kuşkusu ile başvuran çocuklarımızla ilgileniyorlar. 20 çocuğun yatmasıyla birlikte çocuk servislerinin kapasitesinin %70’i dolmuş olduğuna göre sağlık servislerimizde sadece 30 kadar çocuğu yatıracak yerimiz olduğunu da böylece öğrenmiş olduk.
Sonuç şudur: Çocuklarına bile bakamayan bir devletimiz var! Hasta çocuklarının nerede tedavi gördüğünü, grip aşısı olup olmadıklarını, grip salgınına karşı korunup korunmadıklarını ölçemeyen bir sağlık sistemi ile karşı karşıyayız!
Dünkü açıklamalara bakılırsa grip salgını ilaç tedariğini de etkilemiş zaten! Eczacı Dicle Tekiner, ilaç tedariği sorunlarına dikkat çekerek, grip salgınlarının ve buna bağlı ilaç sıkıntılarının, hasta ve ilaç takip sisteminin olmamasından kaynaklandığını belirtmiş… Tekiner, grip aşılarının eksikliğinin çocuklar, kronik hastalığı olanlar ve 65 yaş üstü insanlar için ciddi bir tehlike oluşturduğunu da vurgulamış.
Söz sağlık hizmetlerinden açılsa, bu grupta yer alan bütün yurttaşların sağlığının KKTC’nin güvencesi altında olduğunu söyleyecek bolca siyasi makam sahibi bulacağımızdan eminim… Lafta öyledir! Bunların kimisi çocuktur; kimisi emekli olmuş yurttaşlarımızdır ama kimsenin sağlığı KKTC’nin “fiili güvencesi” altında değildir.
Devlet, gribe yakalanmış çocukların kaçta kaçına yardım edebildiğini bile bilmiyor. Yaşlılar nasıl öleceklerini tahmin bile edemiyorlar. Kronik hastalara grip aşısı sağlanamıyorsa normal ilaçları nasıl sağlanıyor, bilmiyoruz!
KKTC devleti vergi toplama telaşına düştü ama bunu maaşları ödemek için kullanacaktır. Kendine “tek iş” olarak gördüğü şey zaten tam da budur!
KKTC grip ile mücadele edecek durumda bile değildir!
Paylaş