1974’den sonra İki bölgeliliğin oluşması nedeniyle, Rumların bizi silah, ekonomik üstünlük ve nüfus avantajı ile yok etme seçeneği etkisini kaybetmiştir.
Bu nedenle Türkiye’yi adadan uzaklaştırmak hedefinde olan Rum – Yunan ikilisi, içimizdeki zayıf halkalar ile işbirliği yaparak Türk halkını anavatandan koparmak, korumasız bırakmak ve böylece federasyon adı altında bir ara çözüm marifetiyle, ENOSİS’i gerçekleştirilmek çabasındadır…
AB’nin yardımlarını kendi belirledikleri konularda ve şartlarda vermesine ses çıkarmayan zayıf halkalar, anavatanın hiçbir karşılık beklemeden yaptığı yardımlara karşı çıkmakta ve kötülemektedir. Anavatandan gelen yatırımcıları şeytanın aklına gelmeyen bahanelerle kaçırmakta, halkın refaha kavuşturulmasını engellemektedir.
Öte yandan, kökenimizden ve anavatanımızdan koparılmamız amacı ile Kıbrıslı Türklerin anavatandaki Türklerden farklı olduğu görüşünün benimsettirilmesine ve yaygınlaştırılmasına çalışılmaktadır.
‘Gelişmiş bir ağacın kökleri kesildiğinde, bir müddet sonra kurur ve yok olur.’
‘Bir binanın temeli yıkıldığı zaman, yıkılır.’
‘Bir halkın kökleri ile ilgisi kesildiği zaman da kolaylıkla asimile olur ve ortadan kaybolur.’
İşte bu amaçla, Kıbrıs’taki Türk varlığının yok edilmesi için, içimizdeki işbirlikçilerin de katkısı ile Anavatanı kötüleme ve halkımızın kökünden koparılması faaliyetleri sürdürülmektedir.
Güneyde Rum gençleri okullarda, askeri kışlalarda ve aile ocaklarında fanatik Yunan ve Ortodoks duyguları ile yetiştirilmekte.
KKTC’de ise, sanki yeryüzünde Kıbrıs ulusu varmış gibi, Türklük yerine Kıbrıslı kimliğinin ön plana çıkarılması ve bu görüşün benimsettirilmesi için yoğun bir beyin yıkama kampanyası sürdürülüyor.
Ulusalcı kesimin oyları ile makamlara gelenler de, yapıcı ve samimi uyarılara rağmen, okullarımızda ulusal mücadele ve kurtuluş tarihimizin okutulmasını sağlamıyor.
Üstüne üstlük batılı misyonerlerin kilse evleri açmasına ve yeni neslimize Hristiyanlığın benimsettirilmesine göz yumuyor.
Böylece yeni neslin Türk -Müslüman kimliğinden koparılması, kimliksizleştirilmesi, çoğunluğu Rum olan tek halk içinde uyduruk Kıbrıslı kimliği altında azınlık bir toplum olarak Rum’a yamalanması amacı ile yürütülen 5.kol faaliyetlerinin etkili olmasına zemin hazırlanmaktadır.
Anavatanla birleşmemiz durumunda sanki köklerimiz Anadolu’dan gelmemiş gibi, kimliğimizi kaybedeceğimiz yalanını benimsettirmeğe çalışıyorlar.
Bizden daha güçlü olan Rum çoğunluğun içinde eriyebileceğimiz gerçeğine rağmen, birleşik yönetimi savunuyorlar.
KKTC’nin tanıtılmasını engellemek için, ENOSİS idealini benimseyen Akel ve emperyalistlerin safında yer alıyor, sıçrama tahtası olarak kullanılacağı aşikar olan birleşmeyi dayatıyorlar. Anavatan düşmanlığına öncülük ediyorlar.
Kuşkusuz, tarih Kıbrıs Türkünü Rum çoğunlukla birleştirip eritmek, ulusal kimliğinden koparmak ve anavatanından soyutlayıp yok etmek isteyenleri yargılayacak ve bunlara hak ettikleri sıfatı verecektir.
Yeni strateji
Paylaş