Yakın geçmişte, küresel iklim bozulmasının sebep olacağı olumsuzlukları tartışırdık, bu yıl artık ortaya çıkan zararları konuşmaktayız.
2024’ün yaz aylarında bölgemizi etkisi altına alan küresel iklim bozulması sonucu, tarım kesiminde herkesin dikkatini çeken olumsuzluklar ve verimde önemli düşüş meydana gelmiştir.
Ülkemizin her yerinde yetiştirilebilen yerel meyve ve sebzelerin veriminde bu yıl, önemli azalma meydana gelmiş ve bunun sonucu, fiyatlar da anormal düzeyde artmıştır.
Çünkü bitkilerin yetişmesinde ve verimde sıcaklık, nem, yağış, rüzgar, güneşlenme gibi iklim parametreleri önemli faktörlerdir. Özellikle sıcaklık ise, bitkilerin büyümesi, gelişmesi, çiçeklenmesi ve veriminde çok önemlidir.
Bitkilerin yetişebilmesi ve verimi için belirli ölçüde sıcaklığa ihtiyaç vardır. Bitkilerin faaliyet gösterdiği alt ve üst sınır değerleri genel olarak sırasıyla 0 ile 5 ve 40 ile 50 santigrat derecedeki sıcaklıktır.
Bitkilerin optimum sıcaklık sınırı ya da eşiği, bitki tür ve çeşidine göre büyük ölçüde farklı olabileceği gibi, bitkilerin içinde bulundukları gelişme devrelerine de büyük ölçüde bağlıdır.
Yüksek sıcaklık stresi, bitkilerin büyümesini ve verimini olumsuz yönde etkileyen bir seri biyokimyasal ve fizyolojik değişikliklere sebep olmaktadır.
Özellikle bitkilerin genç dönemlerinde daha şiddetli olumsuz etkilere sebep olur. Çiçeklenme ve döllenme zamanında meyve tutumu, meyve tutumundan sonraki dönemde, meyvelerin irileşmesi ve olgunlaşmasını olumsuz yönde etkiler.
Olgunlaşma döneminde yüksek ve düşük sıcaklıklar, verimi olumsuz yönde etkiler. Meyvenin renginin açılmasına, tadının azalmasına, yaprağı yenen bitkilerin ise yapraklarının pörsümesine neden olur.
Ani sıcaklık artışı, zeytinde morfolojik, biyokimyasal ve moleküler değişikliklere sebep olan başlıca abiyotik streslerden biridir. Sıcaklığın 34 derece santigrat üzerine çıkması, meyve verimine, yağ miktarına ve yağ kalitesine ciddi zararlar verir.
Ülkemizin öneli bitkilerinden olan Zeytin ağacının çiçeklenme döneminde ve meyve tutumunda en uygun sıcaklık 22 ile 25 derece santigrat arasındadır.15 derecenin altında veya 30-32 santigrat derecedeki sıcaklıklar, meyve tutumda önemli sorunlara neden olur.
Zeytinde, meyvelerin yağ toplaması dönemi olan sonbaharda sıcakların azalması ve (günlerin kısalması sonucu)güneşlenme süresine bağlı olarak, fotosentes oranında azalma olur. Bu şartlar altında zeytin meyvesinde boy ve hacim olarak büyümekten çok, bünyesine yağ toplamaya başlar.
Genel olarak çiçeklenme döneminde ,yüksek sıcaklık, kuru sıcak ve kurutucu rüzgar, meyve oluşumunu önemli oranda azaltır. Bunun sebebi çiçeklenme aşamasında dehidrasyon (su kaybı), çiçeğin dişicik tepesinin kuruması ve tozlanmayı engelleyerek çiçek dökümüne neden olmasıdır. Çiçek dökümünün sonuçta verimde önemli azalma olur.
Her ekolojinin değişik bitki tür ve çeşitlerinin asgari gelişme sıcaklıklarına göre hesaplanması etkili sıcaklık toplamlarından hareket ederek, o ekolojide hangi bitki tür ve çeşitlerinin başarılı olarak yetiştirilebileceğine karar verebiliriz.
Örneğin hurma meyvesinin olgunlaşabilmesi için 18 derece santigrat üzerinde 2000 saat civarında geçirmesi gerekir. Kış aylarında asgari sıcaklık değeri uygun olsa bile toplam sıcaklık isteği de yeterli olmalı.
İçinde bulunduğumuz bölge küresel iklim bozulmasının sarmalına girdiğine göre, sorun önümüzdeki yıllarda da bizi olumsuz yönde etkileyecektir. Bu nedenle, ilgililerin konuya el atması kaçınılmazdır.