İşsizlik, göç ve ekonomik sıkıntıların önlenmesi, yeni istihdam olanakları yaratarak mümkündür. Bunun gerçekleştirilmesi ise yeni yatırımlarla mümkündür.
Yatırım ulusların ekonomik, kültürel, sosyal yaşamlarında son derece önemli değişiklikler yapan faaliyetlerdir.
Yatırımlar sayesinde artan nüfusa iş olanakları sağlanır. Kişilerin sürekli artan gereksinimleri karşılanır, ulusal gelirden alacakları pay artırılır, milli refah düzeyleri yükseltilir.
Yabancı yatırımcıları can sıkıcı bürokratik işlemlerle usandırarak ve/veya peşkeş sömürü sloganı ile kötüleyerek kaçırmak, halkımıza yapılabilecek kötülüklerin en büyüğüdür. Çünkü geri kalmışlık kısır döngüsünü kırabilmemiz için, yatırım yapmak zorundayız.
Aslında ülkemizdeki koşullar yatırımcılar için pek de çekici değildir. Her şeyden önce ülkemizin siyasi geleceğinin nasıl şekilleneceği bilinmiyor. İş gücü temini ve ücretler cazip değildir. Grev ve eylem mevzuatı, yatırımları caydırıcı durumdadır.
Bu nedenle halen, sadece kendilerini yabancı hissetmeyen ve tüm riskleri göze alarak çok az sayıdaki Türkiyeli iş adamları, ülkemizde yatırım yapmaktadır.
Anavatandan gelen yatırımcıları da kötülemek ve engellemek yerine, iyi karşılamamız bizim çıkarımızadır.
Kalkınmakta olan ülkeler tasarruf -yatırım darboğazları veya sermaye yetersizliğini, bir ölçüde dış yatırımlarla ortadan kaldırılabilmektedir.
Halen birçok ülke; vergi bağışıklıkları, sübvansiyonlar, kazancın transferi, gibi özel teşviklerle dış yatırımlar için çekici ortam sağlamaktadır.
KKTC’de yabancı yatırımcı düşmanlığına öncülük edenleri öte yandan yatırımcılara olağanüstü kolaylıklar sağlayan Rumlarla birleşmemiz için can atması, ibret vericidir..
Çünkü Rum liderleri, ülkeleri dolaşarak, yabancıların güneyde yatırım yapmasını sağlamaya çalışmaktadır.
Biz ise, özendirici olanaklar sağlayarak yabancı yatırımcıların ülkemize gelmesini sağlamak yerine, tek tük gelenleri de kaçırmaktayız. Yatırım yapanları da sömürücü pişman ederiz.
Kuşkusuz tüm yatırımcıların ilk ve öncelikli amacı, başkalarına iyilik yapmak değil, kazanç elde etmektir. Fakat yatırımların, karşılıklı çıkar ilişkisi olduğu göz önünde bulundurulmalıdır.
Ekonomik sıkıntılardan kurtulabilmek, kendi kendimize yeterli duruma gelebilmemiz için, mutlaka yatırımları özendirip teşvik etmemiz kaçınılmazdır.
Yeni iş alanları oluşturmak, yeni neslin göçünü durdurmak, ekonomik sıkıntıları ortadan kaldırmak ve ülkemizi refaha kavuşturabilmek için, siyasi iktidar ile muhalefet el ele yatırımları teşvik edici yasal düzenlemeler yapmalı. Yatırımlar önündeki can sıkıcı bürokratik ve diğer engeller acilen kaldırılmalı.
Yılda 350-500 bin turist garantisi veren, devletimize ödemesiz %25 hisse öneren, yılda 400 milyon Euro gelir sağlayacak uçak şirketinin vazgeçmesinin sebebi nedir?. Suçsuz kişilerin zan altında kalmaması için, vazgeçmelerinin nedeni; bürokratik işlemler mi? Şartlarının beğenilmemesi mi? Uygunsuz istekler mi? Halka açıklanmalı.
Yatırımcılar kaçırılmamalı
Paylaş