Diyalog Gazetesi
2018-12-12 10:15:23

Su baskını sorunu ve çaresi 

Dr. Orhan AYDENİZ

12 Aralık 2018, 10:15

Sel veya su baskını, doğal afet olmayıp insanların sebep olduğu bir felakettir.
Bu nedenle çözümü mümkündür ve bizim elimizdedir.
KKTC’de son yıllarda ülkemizin hemen hemen tüm bölgelerini etkileyen sel felaketine çare bulmak çalışmalarında, önce sorunun nedenleri üzerinde durulmalı.
Sel felaketinin, Yerleşim yerlerinde ihtiyacı karşılayacak yağmur suyu drenaj sistemi yetersizliği ile yağmur sularının zararsız akmasına olanak sağlayan dere yataklarının bozulmasından kaynaklandığı inkar edilemeyen bir gerçektir.
Bu nedenle sorunun çözümü için, geçmişte bozulan dere yatakları eski durumuna getirilmeli ve yerleşim yerlerinde de yağmur suyu drenaj alt yapısı tesis edilmeli. Bu iki koşul için de öncelikle maddi olanağa ihtiyaç olacak.
KKTC’de inşaat izni almak için önce proje bir miktar harç karşılığında, Mühendis ve Mimarlar Birliğinden imzalattırılır. Bundan sonra inşaatın yapılacağı yerleşim yerindeki belediyeye müracaat edilerek izin talep edilir. İlgili Belediye de Karayolları, Tapu, Su işleri, Çevre, Şehircilik, Eski eserler gibi çeşitli devlet kuruluşlarının onayını alması durumunda, inşaat ruhsatını verir.
İnşaatın tamamlanmasından sonra mevzuata uygun yapılıp yapılmadığı kontrol edildikten sonra, nihai onay (Final Approval) verilir ve bu onay gösterilerek, binaya su ve elektrik bağlanabiliyor.
Bu durumda ülkemizde uygunsuz arazilere inşaat yapılmasından kaynaklanan bir sel sorunu olduğuna göre, mevcut inşaat izni işlemlerinin ihtiyaca cevap verecek durumda olmadığı anlaşılır.
Halen, İnşaat izinleri tek bir makam tarafından değil de, birden fazla kuruluşun görüş ve onayı ile alındığı için, ortaya çıkabilecek sorunlar için sorumlu tutulabilecek tek bir muhatap bulunmamaktadır.
Oysa iznin sadece bir kuruluş tarafından verilmesi durumunda, aksaklıklardan sorumlu tutulabileceğinin bilincinde hareket edileceği için, izinlerin verilmesinde daha titiz davranılacak.
Bunun yanında, çeşitli kuruluşlardan görüş almak için dosyalar birçok kuruluşlara gönderildiği için inşaat izni halen çok uzun sürede verilmektedir. İnşaat izinlerinin tek bir kuruluş tarafından verilmesi durumunda ise, makul bir zamanda verilebilecektir.
Yalnız yapılacak yasal düzenleme ile inşaat izinlerinin verilmesinde, inşaat projelerinin, mutlaka imar planları ile uzman olan kişilerin belirleyeceği kriterlere uygunluğu dikkate alınması sağlanmalıdır.
Bugüne kadar karşılaşılan aksaklıkların önlenmesi için de arsa açılacak ve inşaat yapılacak arazinin uygunluğu mutlaka inşaat iznini verecek makam tarafından, görüldükten sonra verilmeli.
Böylece harita üzerinde kayıtlı bulunmayan, su akış kanalları üzerine ve benzeri sakıncalı araziler üzerinde inşaat izin verilmesi önlenmeli.
Hükümet gelir kaybına uğratılacağı için, uygun görmesi halinde, belediyeler ile Mühendis ve Mimarlar Birliğine bir miktar ödenek verebilir.
Kamu vicdanının rahatlatılması bakımından, sel felaketine zemin hazırlayan nedenler ve çözüm yolları üzerinde tarafsız bir araştırma yapılmalı ve bir yol haritası belirlenmeli.
Yalnız tartışmalara ve kuşkulara açık olmaması için, böyle bir raporun tarafsız olması nedeniyle, ülkemizdeki Orta Doğu Teknik Üniversitesine yaptırılması isabetli olacaktır.
Ülkemizde yürürlükte olan mevzuata göre konut yapan herkese, arsasının çevresindeki kaldırımın altına mutlaka yağmur suyu drenaj kanalı yapması ve elektrik ile telefon için de boru döşemesi şart koşulur.

Şimdiki inşaat izni yönteminin diğer önemli sakıncası da, izinlerin 8-10 ay gibi çok uzun sürede verilmesidir. 

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.