Yargıtay Hukuk Mahkemesi oy çokluğu ile Maraş konusunda bir karar verdi. Maraş’a dönük olarak alınan eski mahkeme kararlarının iptal istemini reddetti. Ancak, Maraş’taki mülk sahibi Kıbrıslı Rumların, Taşınmaz Mal Komisyonuna (TMK) müracaatlarının da yolunu açtı.
Yani, Maraş’ta mülkü olan Kıbrıslı Rumlar; TMK'ya, 1974 öncesi koçanları temelinde başvurabilecekler. TMK daha önce alt mahkeme kararına dayanarak, başvuran Kıbrıslı Rum mülk sahiplerinden araştırma belgesi talep ederdi. Bu ise Maraş'ın Vakıflara ait olduğu iddiası ile yapılırdı.
Şimdi bu karar ile TMK, 1974’te o mülk kime aittir yalnız buna bakacak. Yani, bunun geçmişi ile ilgili bir araştırma veya savsaklama içine girmeyecek.
Böylece bu, tutumlar nedeni ile “KKTC iç hukuk yolu tüketildi” deyip; onlarca, yüzlerce Kıbrıslı Rum'un AHİM kapısına dayanıp, TMK’yı etkisiz kılma ve Türkiye üzerinden de iki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitlik temelinde Federal Çözüm olgusunu darbeleme niyetleri boşa çıkmış olacak.
Bu Yargıtay kararını eskilerin ifadesi ile nasıl değerlendirirsin derseniz, aynen şunu yazarım: “Kaybettiğimiz eşeği, kuyruksuz bulduk diye seviniriz.”
Peki, Maraş’ı Kapalı olmaktan çıkaracağız diye yapılan afra tafralı, bol hamasetli nutuklardan sonra KKTC Yargıtay Hukuk Mahkemesinin kararını bu yanlış adımı atanlar nasıl hazmedecek? Böylesi büyük bir yanlışa imza atanlar, bunun için Türkiye ve Kıbrıs Türk halkını boş yere meşgul edip, kısa süreli siyasi rant peşinde koşanların bir nebze olsun yüzleri kızarmayacak mı?
Bizi, gece gündüz hain ilan eden. Geçmişimizde ciddi yerleri olan, ama şimdi yaşamayan, eski Vakıf Yöneticilerini ve eski toplum yöneticilerini iş bilmezlikle, İngiliz’e göz yummakla suçlayan, şimdiki Vakıf İdarecilerinden de daha sakin ve vefalı olmalarını bekleme hakkımız olmayacak mı?
Bu absürt Maraş kararları nedeni ile Kıbrıs Rum egemenlerinin yeniden BM Güvenlik Konseyine başvurmasına yol açanlar. Böylece, BMGK yeniden, 550 ve 789 sayılı kararlarına atıf yapıp, yeni kararlar almasına yol açan, UBP- HP yetkilileri utangaç olsa dahi bir öz eleştiri yapmayacak mı?
Bu Maraş kararı ile sırf CB seçimi için milliyetçi dalga yaratıp ve o dalga üstünden siyasi sörf yapmaya kalkanlar, neleri yıktıklarını görmeyecekler mi? Bu tavırla bizi ve Türkiye’yi boş yere, AHİM ve dünya indinde gaspçı ve zorba diye gösterme amacında olan Güneyin bağnazlarına ne büyük fırsatlar yarattıklarını görmeyecekler mi?
Artık yeter. İç siyaset malzemesi yaratmak için temelsiz milliyetçi zeminler yaratıp, bunun da duvara vurmasıyla; dünya indinde ahlaki, siyasi yara aldıktan sonra, başladığımız yere, yeniden geri dönmek durumunda kalmaktan bıktık. Bu yüzden ilerlemiyoruz. Üstelik bu zaman kaybı nedeni ile birde, Güneyin bağnazlarının dünya indinde elde ettikleri haksız konumun baskısı altına giriyoruz. Bıktık.
Bir güçlü artık yeter de TMK için olması gerekir. TMK'yı finansal, idari ve kadro bakımından güçsüz bırakma durumundan çıkalım. Bundan da bıktık. Evet, Kıbrıs sorununu iç siyasetin argümanı haline getirdikçe hepten kaybediyoruz. Hamasete değil, akıl yoluna başvurmak gerekir.
Maraş ve kuyruksuz eşek sevinci
Paylaş