1972’de İsveç’in başkenti Stokholm’da düzenlenen BM Çevre konferansında alınan kararla, 5 Haziran, Dünya çevre günü kabul edildi. Çevre gününün amacı, doğasal çevrenin korunmasında farkındalık yaratmaktır. Halen, ülkemiz dahil 100’den fazla ülkede çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır.
Birleşmiş Milletler Çevre programı (UNEP) başkan yardımcısı Joyce Msuya’nın yaptığı açıklamaya göre, bu yıl Dünya Çevre Koruma Gününün konusu, ‘Hava kirliliğini önleme’ olarak belirlendi.
Hava kirliliği dünyada yaşayan tüm canlıları ilgilendiren, küresel önemli ve acil bir sorundur. Çünkü dünyamızda her yıl, 7 milyon insan hava kirliliği nedeniyle ecelinden önce yaşamını yitirmektedir.
UNEP başkan yarımcısının açıklamasına göre, bu yıl Dünya çevre Günü kutlamalarına ev sahipliği yapacak ülke Çin’dir.
Çin, yeşil enerji kullanan kesimleri sürekli olarak geliştirerek, iklim değişikliği ile mücadelede, dünyada en ön sıradadır. Dünyadaki elektrikle çalışan otobüslerin %99’u ve otomobillerin yarısı Çin’dedir.
Dünya Çevre Günü etkinliklerinin Çin’de düzenlenmesi ile daha temiz bir çevreye yönelik yenilikler ve ilerlemeler tüm dünyanın bilgisine getirilecek.
UNEP’e göre; sadece Asya Pasifik bölgesinde uygulanan teknoloji politikası sayesinde, küresel karbon dioksit emisyonunda %20, metan gazı emisyonunda ise % 45 azalma sağlanabilecek. Bu azalma Küresel ısınmada 1/3 derecelik bir düşme sağlayacak.
BM’in ilgili sitesinde Dünya Çevre Günü, ‘bir şeyler’ yapan insanların günü olarak tanımlanır. Yerel, küresel, bireysel, ya da topluluk olarak, herkesin sağlıklı bir çevre için, katkıda bulunabileceği ve bir şeyler yapabileceği ifade edilir.
KKTC’de yakın geçmişe kadar, havamızın ve doğasal çevremizin temiz olması ile övünürdük .Fakat halen ülkemizdeki çevre kirliliği herkesi endişelendirecek ve sağlığımızı tehdit edecek boyutlara ulaşmıştır.
Tüm şikâyetlere rağmen Teknekcik elektrik santraline filtre konulmaması nedeniyle, havaya sağlığı bozan zehirli gazlar saçılmaktadır;
Yerleşim yerlerinde toplu taşımacılığın geliştirilmemesi sonucu artan araçlar ve denetimsizlikteki yetersizlik nedeniyle, havaya karışan eksoz gazları zaman zaman rahatsız edecek düzeye ulaşmaktadır;
Beşparmaklar üzerinde doğudan batıya uzanan bir hat üzerinde 17 taş ocağına basiretsizce izin verilmesi sonucu, havada önemli miktarda toz kirliliği oluşmaktadır;
Haspolat’taki arıtma tesisinden ve Kanlıdereye sık sık boşaltılan kanalizasyon atıklarından kaynaklanan pis koku nedeniyle, halkımız perişan oluyor;
. Her yıl sonbaharda tahıl arazilerinde anız yakma eylemi sonucu, atmosferimiz, duman ve is ile kirletilmektedir;
Bitki örtümüzün az olması ve şiddetli rüzgar erozyonu sonucu, yağışsız sezonda havadaki toz kirliliği sağlığı tehdit edecek düzeye ulaşmaktadır;
Komşu ülkelerdeki çöllerden kaynaklanan toz kirliliği, günlerce ülkemizi etkilemekte ve sağlığımızı bozmaktadır.
Hava kirliliği çok ciddi bir tehdittir. Japonya’da 3,341 kişi üzerinde yapılan araştırmaya göre yeşil alanlara yakın yerlerde yaşayan ve ağaçlık alanlarda yürüyüş yapanların, ortalama 5 yıl daha uzun ömürlü olduğu saptandı.
Ağaçların zararlı gazları ve tozları mıknatıs gibi tutarak, havamızı temizlediği, bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Dünya Çevre Günü münasebeti ile devleti, sanayicileri, vatandaşları yenilenebilir ve yeşil enerji kullanmaya, yaşam yerlerindeki hava kalitesini iyileştirmeye katkıda bulunmaya davet ederim.