Üretim yoksa... Nüfusun yarısı devletten maaş alıyorsa...
Okullar ve hastaneler yarım gün hizmet veriyorsa...
Sendikacılar işe gitmeden maaş alıyorsa...
Her iktidar değişiminde görevden alınan müdür ve müsteşarlar yüksek maaşla ‘müşavirler ordusuna’ gönderiliyor veya etkisiz bir konuma getirilip daire dışında tutuluyorsa...
Tüm altyapı sorunlarını başkaları çözüyorsa…
Tatil günlerinin toplamı, çalışma günlerinden fazlaysa...
Papadopulos’tan kalan evlere kira ödenmiyorsa...
Kendinize mutlaka bir oyuncak bulacaksınız...
Son zamanların en güzel oyuncağı facebook’tur...
Komşu kahveye mi geldi?..
Çek fotoğrafı koy sayfana...
Lokantaya mı gittiniz, çekin fotoğrafı koyun facebook’a...
Babanız, neneniz, dedeniz hastaneye mi kaldırıldı?..
Koyun facebook’a dostlar görsün, mesaj yazsın...
Doğum günleri, kutlamalar, yurt içi, yurt dışı geziler...
Hatta tencerede pişirdiğiniz yemekler...
Mesela molehiya!!!
Koyun facebook’a...
Bakın zaman nasıl da hızlı geçer...
Her şeyin çaresi vardır
Baktınız meyhaneye gelenlerin sayısında azalma var... Çocuklardan biri hala işsiz...
Kardeşin kredisi çıkmamış...
İhaleyi başkasına vermişler...
Aile şirketinden mal alımları durmuş...
Çocuğun kırsal kesim arsası 3 yıldır verilmiyor...
O zaman ülkeyi seçime götürmeleri için hep bir ağızdan bağıracaksınız:
“Hodri Meydan...”
Bir tanesini bile peşinden sürüklediğiniz anda, bunu başaracaksınız...
Unutmayın ki ‘herkesin çok güçlü, çok bilgili, çok kuvvetli olduğu’ bir ülkecikte yaşıyorsun...
Biri ‘Hodri Meydan’ çekerse, ötekisi iki kez ‘Hodri Meydan’ çeker...
Hiç kimsenin sandık korkusu olmaz...
“Biz varız, gelsinler boylarının ölçüsünü alsınlar” diyenler olur...
Ve memleket bir anda canlanmaya başlar...
Meyhanelerde yer bulamaz duruma gelirsiniz...
Matbaalar 24 saat kartvizit basmaya başlar...
Konfeksiyoncularda takım elbise kalmaz...
Akaryakıt bayilerinin satışı ikiye katlanır...
Bir süre sonra kiralık araç şirketlerinde araba bulamaz duruma gelinir...
Herkese ‘konuşacak’ ve ‘meydan okuyacak’ ortam doğar...
Boş zaman işte bu şekilde dolmaya başlar...
Şimdi hesap sorma zamanı
Bir radyodan, öteki televizyona koşarsınız...
Koşuya katılmayanlar, koşanlara danışmanlık ve ‘ispiyonculuk’ yaparak, seçim sonrasını garantiye alma uğraşı verir...
Kıbrıs sorunuymuş, Rumların üçlü stratejik anlaşma yapmasıymış, Mal Tazmin Komisyonu’nu çalıştırmakmış...
Ölümlü trafik kazalarının artması, çöplerin yollara dökülmesi, kayıtsız 45 bin aracın yollarda dolaşmasıymış...
Bunları boş ver...
Şimdi ‘seçim’ zamanı...
Bırak Kıbrıs sorunuyla uğraşmayı…
Karıştırma Serbest Ticaret Tüzüğü’nü…
Görmezden gel Rum ordusuna alınan silahları…
Suriye savaşı senin neyine?..
Yıllardır unuttuğun köylere bak şimdi…
Sarıl, öp, moral ver…
Ne proje ister, ne de para!..
Yürü de korkma!..