Diyalog Gazetesi
2014-08-28 08:46:46

Sorunun temelinde plansızlık ve kararsızlık var

Reşat AKAR

rakar@diyaloggazetesi.com 28 Ağustos 2014, 08:46

Devletin sesi kesilir mi hiç?..
Evet kesilir...
Hangi hallerde?..
Çok eskilerde ‘darbe olduğunda’ kesilirdi...
Şimdilerde ise borçlu olduğunda...
Bırakın sesin kesilmesini, devletin toprakları, adaları bile satışa çıkarılır...
Karşımızda birçok örnek var...
Yunanistan; bazı adalarını satmak zorunda kaldı...
Devlet televizyonunu kapattı...
İspanya; devlet televizyonlarının büyük bir kısmını devre dışı bırakıp, bölgesel yayıncılığa son verdi...
İngiliz yayın kuruluşu BBC; kanal sayısını ve buna paralel olarak personel sayısını azalttı...
İzlanda Adası; tüm bankaların batması sonrasında olduğu gibi satışa çıkarıldı...
Güney Kıbrıs; halkın bankalardaki mevduatlarının yarısına el koydu...
Şimdi ipotekli mülkleri yarı fiyatına satmaya hazırlanıyor...
Bataklık içinde yaşam olamaz
Yakın komşularımızda ve dünyanın uzak bölgelerinde ne tür önlemlerin alındığını herkes biliyor...
Komşulukta, meyhane sohbetlerinde bunlar konuşuluyor...
Meclis kürsüsüne çıkan muhalefet milletvekilleri, ülkede hemen herşeyin kötü gittiğini itiraf ediyor...
Bugün hükümette olanlar, Kuzey Kıbrıs’ın sürekli gerilediğini gördükleri halde, eleştirileri kabul etmeseler bile, bir süre sonra muhalefete düştüklerinde onlar da aynı şeyleri söylüyorlar...
Kendilerine “ülkenin gidişatından memnun musunuz?” diye sorduğunuzda “hayır” diyorlar...
Öyleyse; tedbir alın...
Ne gibi?..
Patlama noktasına gelmiş kurumları küçültün...
Fazla personeli ihtiyaçlı diğer kurumlara gönderin...
Onlar yeni personel almak yerine, sizden gidenleri eğitip görev versinler...
Bunu yapmıyorlar...
Güneyde Başsavcı’nın makam arabasına el konulduğunu söylüyorsunuz...
“Vallahi öyle...” derler...
Peki bizde?..
Başsavcı’nın arabasına mı göz diktiniz?..
Kesinlikle hayır...
Öncelik; çoğu özel işlerde kullanılan 3 bine yakın Resmi Hizmet Aracı’nın elden çıkarılmasıdır...
Bunları niye tutuyorsunuz?..
Ruhsat, sigorta, bakım, onarım, yakıt, şöför, bir yığın masraf...
Burası Brunei mi?..
Duymazdan gelirler...
Devletin yayın kuruluşu çoktan iflas etti
Gelelim en taze konuya...
Yani BRT’nin elektrik kesintisine...
Elektrik Kurumu doğru mu yaptı?..
Evet...
Ama sadece BRT mi borçlu?..
Elbette değil...
Ne kadar boçlu kurum ve kuruluş varsa tümünün elektrikleri kesilmeli...
Faturasını ödemeyen sade vatandaşın, üç kuruşluk satış yapamaz duruma gelen küçük esnafın, marangoz atölyesinin, bisiklet tamircisi ve lokantacının elektriklerini kesiyorsunuz da, yol gösterici olması gereken kurumlara niye ayrıcalıklı davranıyorsunuz?..
Artık herkes ‘cevizcinin çuvalından oynama zamanının geçtiğini’ anlamalı...
Efendim BRT’nin sesi kesilince devletin de sesi kesilir miş!..
Öyle mi?..
Bu masalları çok eski yıllarda yutabiliyorduk...
Ama artık bunların geçerliliği kalmadı...
Devletin sesi sadece BRT’ye emanet değildir...
Üstelik ‘devlet’ ile ‘hükümeti’ karıştırıyorlar...
BRT sustuğu zaman, devletin değil, hükümetin sesi kesiliyor o kadar...
Diğer özel TV’ler zaten ‘gerektiği şekilde’ devletle ilgili haberleri veriyorlar...
Bugün herhangi bir özel TV kanalı faturasını ödemediği zaman elektriği kesiliyorsa, BRT’nin de kesilebilmeli...
İşin bir başka üzücü yanı ise; BRT ve diğer şişkin kurumlarda hala önlem alınmaması...
Hala iflas politikasına devam edilmesi...
Böylesi bir politikanın, çalışanların yararına olduğunu savunmasınlar...
Olası bir çözüm sonrasında bu insanların tamamına yakını işsiz kalacak...
Yazık ve günah değil mi?..
Onların geleceklerini karartmak yerine, şimdiden gerekli önlemler alınmalıdır...
Yarın çok geç olacak...
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.