Barış Harekatı’nın Başbakanı Bülent Ecevit, silahların susmasından bir süre sonra adayı ziyaret ederek, köy ve kentleri dolaştıktan sonra bir açıklama yapmış ve aynen şöyle demişti: “Burası küçük İsviçre olabilir…” Olamaz mıydı?..
Elbette olurdu…
Ama bunun tam tersi bir noktaya gelindi…
Çünkü; Türkiye’nin o tarihlerde ne kadar yanlışı varsa buralara aktarıldı…
Çok sayıda siyasi parti, çok sayıda sendika, işletmelerde devlet modeli ve sonuçta iflas…
Devlete bağlı kurumların tümü iflas etti…
Kıbrıs Türk Turizm İşletmeleri, Kıbrıs Türk Hava Yolları, Sanayi Holding, ETİ teşebbüsleri, Ece Bisküvi, Taşel, Kıbrıs Türk Petrolleri ağır ekonomik kriz sonrasında kapatıldı veya devredildi… Siyasi partilerin sayısında meydana gelen patlama sonrasında tek parti iktidarı gerçekleşemedi…
Çok partili koalisyonlarda icraat yapılamadı…
Hemen her yıl hükümet değişikliğine gidildi…
İktidarlar değiştikçe devlet dairelerinde işler daha da kötüleşti…
Hele erken emeklilik kanunu sonrasında 38 yaşındaki insanlar 40 yıl üzerinden emekli çıkarılarak evine gönderildi…
Yazık edildi bu güzel ülkeye…
Hem de çok yazık…
Singapur mu dediniz?..
Şimdi Singapur modelinden söz ediliyor… Keşke oradaki yönetim başarısını buralara taşıyabilsek…
Ama bu şartlarda çok zor…
Hatta imkansız…
Elde kalan iki kurumu özelleştirmeye kalksanız, genel greve giderler…
Bir süre için 13’üncü maaşları kesmeye kalksanız sizi anında devirirler…
Yıllardan beri konuşulduğu ve hükümet programlarında yer aldığı halde bu küçük ülkede hala eğitim ve sağlıkta ‘Tam Gün’ uygulamasına geçilmedi… Bunun bir sonucu olarak eğitimde başarı düzeyi dibe vurdu…
Sağlık servislerine güven kalmadı…
Okulu evi gibi gören öğretmen ve uzman doktor sayısı yok denecek kadar azaldı…
Buradaki ana sorun sistemdir…
Gökyüzünden para yağdırsalar bile bu kötü sistemle hiçbir yere gidilemez…
Gökten yağan paraları seçimlik kullanırlar, fakat çöken yolları yenilemezler…
Kamuda belki 14’üncü maaş vermeye başlarlar ama elektrikte fiyatları aşağıya çekmezler…
“Nasıl olsa para yağıyor” diyerek yatırımcılara destek olmazlar, hatta onları kovmak için daha fazla baskı yaparlar…
Hayali cihana değer
Singapur hayali çok güzel…
Uçaktan indiğiniz anda orkide cennetini andıran bir terminal binasına giriyorsunuz…
Müthiş mağazalar, ayaküstü masaj servisleri…
Adım başı sizden para toplamasını beceriyorlar…
Sadece turizmde değil eğitim sektöründe dünyanın önde gelen ülkeleri arasına girdiler…
Nasıl mı?..
Ciddi ve kararlı bir siyaset anlayışı…
Uzun süreli liderle reformların gerçekleşmesi…
Halkın ülkesine sahip çıkarak ilerlemesi…
Ya bizde?..
Nerede o siyasi oluşum?..
Hani nerede o cesaretli insanlar?..
Birileri ortaya çıksa da mevcut yapıda onu iki günde perişan ederler…
Her koldan saldırılar gelir…
O yüzden çok zor çok…
Güzel bir yaz gününde Singapur’u konuşarak hayale kapılmak yerine, en büyük becerimiz olan şeftaliye odaklanalım…
Yakın mangalları, çevirin kebapları…
Ölümlü bir dünya değil mi?..
Ha Singapur, ha şeftali cenneti…
KEMAL 5 Yıl Önce
BUNLARLA ANCAK ÇÖP HANEYE GİDİLİR
jale 5 Yıl Önce
kktc 100 yılda geçse singapur olmaz türkiyenin bile 20 yıl gersinde artık.
Halit kisa 5 Yıl Önce
Isvicre olamadik singapurdan vazgectik diskiligini disari yapan ve onlara normal gelen hintliler gibi olduk