Diyalog Gazetesi
2017-04-28 09:39:19

Seferberlik hareketi başlatılmalı

Reşat AKAR

rakar@diyaloggazetesi.com 28 Nisan 2017, 09:39

 Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin beklentiler gerçekleşmedi...
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın iyi niyetli girişimlerine ve büyük uğraşlarına karşın Rum liderliği; siyasi eşitliğe dayalı iki bölgeli, iki toplumlu federal bir çözümü benimsemedi...
Oynanmakta olan oyunun ne olduğunu artık herkes çok daha net bir şekilde görebilmelidir...
Rum tarafının hedefi; Kıbrıslı Türklerin azınlık ve etkisiz olacağı bir yönetim şeklidir...
Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, Rum egemenliğinde devam etmesinden başka herhangi bir çözüm şeklini kabul etmeyecekleri kesindir...
Şimdi karşımızda duran bu gerçeğe bakarak, 2 önemli konuda harekete geçmek için bir seferberlik hareketi başlatmalıyız...
Birincisi kendi evimizi toparlamak...
İkincisi dış tanıtım atağı...
Meclis hergün toplanmalı

Kendi evimizi toparlayabilmek için sadece iktidardaki iki partinin adım atmasını bekleyemeyiz...
Meclis’te temsil edilen tüm siyasi partiler, Cumhurbaşkanı ve uzmanların da katılacağı olağanüstü toplantılar düzenleyerek, sıkıntılı sorunlara çare üretecek kararlar alıp uygulamaya koymalıdır...
Ceza yasalarında eksikler vardır...
Mal Tazmin Komisyonu’nun çalışmasında sıkıntı vardır...
Üreticilerin desteklenmesi ve ürün bedellerinin ödenmesinde sadece gecikme değil, plansızlık vardır...
Trafik kazaları ürkütücü boyutlardadır...
Yollarda can güvenliği yoktur...
Çevre kirlenmiş, dağlar oyulmuş, göletler kurumuş durumdadır...
Hepsinden önemlisi toplumun önemli bir kısmında ciddi sağlık problemi vardır...
Kalp ve kanser hastalıklarının patladığı bir ülkede gıda denetimlerinin güvenli bir şekilde yapıldığını iddia edemeyiz...
İzinsiz tarımsal üretim yapanların ne kadar ilaç kullandığını bilen yoktur...

İnsanlar neden hasta oluyor?

Türkiye bizlere modern bir Onkoloji Hastanesi armağan etti...
Ama bu hastaneye girenlerin önemli bir kısmı sağ çıkamıyor...
Hemen her gün bir kişi burada hayatını kaybediyor...
Yurt dışındaki hastanelerde hayatını kaybedenleri de dikkate aldığımız zaman kanserin ne kadar azgınlaştığını anlamak zor değildir...
Peki, insanlar neden kanser oluyor ona bakalım:
Çevre kötü...
Birçok bölgede sularımız kullanılmaz durumda...
Sebze ve meyve üretiminde aşırı derecede ilaçlama var...
Yaşam stresli...
Gelecek kaygısı herkesi tedirgin ediyor...
Aşırı derecede sigara ve hayvansal ürün tüketimi var...
İşte bu nedenlerin büyük bir kısmını ortadan kaldırmak devletin elindedir...
Çevreyi korumak, ilaçları denetim altına almak, insanlara içilebilir kalitede su vermek devletin görevidir...
Ne var ki; Anamur’dan gelen içilebilir kalitedeki suyu hala adanın neredeyse yarısına ulaştıramadık...
Birçok bölgede asbestli boruları değiştiremedik...
Hâlbuki bu sorunların çözümü zor değildir...
Önemli olan, üzerinde ciddiyetle durmak, karar üretmek ve icraat yapmaktır...
Genç sayılabilecek yaşlarda insanlarımızı kaybetmek istemiyoruz...
Çözümsüzlük ortamında insanımıza moral verecek, geleceğe umutla bakmasını sağlayacak adımların atılmasını talep ediyoruz...
Siyasetten umudunu kesen halkımızı yeniden umutlandırmak için tüm partilerin asgari müştereklerde birleşerek tam bir seferberlik ruhu içinde ülkemizi de insanımızı da tehlikelerden kurtarmasını bekliyoruz...
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.