Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında bir yıllık protokol imzalandı. Ancak bu Protokol hala resmen açıklanmadı. Yalnız Diyalog Gazetesi, 1 yıllık Protokoldeki hedefleri, 10 Başlık halinde yayınlayan etkili bir gazetecilik örneği verdi. Bu nedenle bu makaleyi, antlaşma metnini görmeden, Diyalog Gazetesinin 10 başlık altında aktardığı verilere dayanarak kaleme aldım. Bu bir yıllık Protokolde ifade edilen doğru hedefler var. Ama ifade edilmeyen önemli noktalar da var. Bu ikisine birlikte değinmek gerekir. Bunlardan biri Genel Sağlık Sigortasıdır. Bu doğru bir hedeftir. Fakat bu, üzerinde çalışılması ve toplumun tüm kesimlerinin katılımını gerektiren bir iştir. Genel Sağlık Sigortası doğru hedefi var, ama o çokça ifade edilen 500 yataklı Yeni Devlet Hastanesi ile ilgili bir ifade yok. Neden yok? Kaynak aktarımı ne zaman olacak? Olanın yanında olmayan bu yan da önemli. Ne oldu? Hadi bir açıklama.
Protokolde, Kıb-Tek ile ilgili olumlu bir ifade var. “Kıb- Tek güçlendirilecek” diyor. Yani, geçmişte KKTC ve Türkiye’de ülkeye uygun olmayan özelleştirme saplantısından uzaklaşıldı. Bu ifade, toplumun sağduyu ve duyarlı tüm kesimlerinin yıllardır, Kıb-Tek’in özelleştirilmemesi için ifade ettikleri görüşlerin ne denli yerinde olduğunun göstergesidir. Bu yeni ifade; “Kıb-Tek’in özelleştirilmesine karşı olanların, hükümette yer almaması gerekir” diyen ve demokratik yaşamımıza darbe indiren iç ve dış güç odakların hatalı olduklarını, ilan etmeden bunu kabul etmeleri demektir.
Protokol, Maraş Konusunda yatırım hedefi koyuyor. Bu hedef, Kıbrıs Sorununda, karşılıklı kabul edilebilir, BM Parametreleri temelinde bir çözüm zeminine, en azından bu dönem için girilmeyeceğinin de ifadesidir. Ancak Maraş’a yatırım için kaynak aktarımından söz eden bu Protokol, Taşınmaz Mal Komisyonun (TMK) güçlendirilmesi ve kaynak desteği ile ilgili bir ifade içermiyor. Yani Kıbrıs sorunu ve Maraş meselesi dahil, AİHM de; mülkiyet meselesi ile uluslararası hukuk indinde elde edilen bu ciddi kazanım yine üvey evlat muamelesi görmeye devam ediyor. Bunun, Rusya’nın, Avrupa Konseyinden uzaklaştırıldığı koşullarda, bizim ve Türkiye’nin başındaki en büyük tehdit olduğunu hala görmemeyi anlamak zordur. Ha, NATO üyeliği ve NATO’nun Rusya karşıtlığı temelinde ihtiyaç duyduğu geniş birlik için belki bugün; Avrupa Konseyi ile Rusya’nın yaşadığını yaşatmazlar. Ama bu ayağınıza bağlı pranga olarak kaldığı sürece, size her alanda şantaj olur. Yani Protokol, TMK konusunda eksik. Bu Maraş dahil, Kıbrıs sorununda bizi pek çok endişeli halin beklediğini gösterir. “Maraş Açılımı” denen politikanın esasını oluşturan ve Maraş’taki mülk sahiplerine, “uluslararası hukuka uygun Maraş’ı açıyoruz ve mallarını onlara iade edeceğiz” diyen politikanın esası olan TMK’nın güçlendirilmesi hedefinin olmaması, politikanın bütünlüğüne dönük doğru tutum değil.
Eğitim, Turizm, Sanayi, Tarım sektörleri için ön görülenler, orta ve uzun vadede doğru hedefler. Ama yaşadığımız döviz krizi ve ağır enflasyon şartlarında bu sektörlerin içine girdikleri zor durumu aşmak için, acil olana dair bir şey yok. Turizmde, Teşviklerin yeniden düzenlenmesiyle ilgili ve Hava ulaşımı için hedef var. Ama bugüne dair olması gereken acil teşviklerle ilgili destek yok. Tarım sektöründe artan maliyetlerin getirdiği artışların gıdada, tüketici ve üreticiye getirdiği ağır yükü almaya dönük bir açılım da yok. Yani olmayan; enflasyonu nasıl kıracağımız ile ilgili bakıştır.
Bu Protokol içinde en çok hoşuma giden ifadeyi en sona bıraktım. Bu ise Türkiye ve KKTC ilişkilerinin kurumsal İlişki olacağıdır. Bu ilişki biçiminin böyle olmasını ifade ettiğim günden beridir, Kıbrıs’tan ve Türkiye’den gelen o suçlayıcı ifade ve hakaretleri düşündüğümde, bunda ısrar eden tüm insanların ne kadar doğru yaptıklarını bu imza gösterdi… Hele Türkiye - KKTC ilişkilerinin Mütekabiliyet çerçevesinde Büyükelçilikler düzeyinde olacağı. Bunun ise artık sözü ile ifade edilmesi. Bayıldım. Böylece yatay ilişkilerle; Zırt, Pırt Kıbrıslı Türkler böyle istiyor, Türkiye şunu istiyor diye son 5-10 yılda, ekonomik ve siyasi kurnazlıklar üreten odaklar zorlanacak. Yeni eforlar harcamak zorunda kalacaklar.
Protokol; olan, olmayan ve bayıldım
Paylaş
Turkish power 3 Yıl Önce
Üstadım ağlamayın 50 yıldır ne yaptınız parayı veren düdüğü çalar bedelini ister
Turkish power 3 Yıl Önce
Size para Mara yok
Ziya 3 Yıl Önce
Ama sana her zaman üçün biri var üstadım,tasa etmeyesin sakın...