Meclis Başkanı ve Başkan Yardımcısı ile Başkanlık Divanının üyeleri seçildi. Bu arada Bütçe görüşmeleri de başladı. Yani normal duruma döndük mü? Hayır. Çünkü ülkede çok ağır bir enflasyon var. Başta gıda olmak üzere, yaşamın her alanında bu ağır enflasyon etkisini gösteriyor. Gıda enflasyonunda Avrupa’da lideriz. Bu alanda Türkiye’den kat be kat pahalıyız.
Bakın, Tarımsal üretimde Türkiye’de kullanılan elektriğin fiyatı, bir kws için 3 TL kusurdur. Bizde Tarımsal üretimde kullanılan elektriğin bir kws ise 8 TL’dir. Aynı dert Turizm, Sanayi, Esnaf, Marketler, Üniversiteler, İnşaat tüm sektörler ile konut giderleri içinde geçerlidir. Elektrikte pahalıyız bu maliyetleri ve yaşamı etkiliyor.
Üstelik artık geceler soğuk. Daha da soğuyacak. Şimdilik gündüzün ‘imanı” var. Ama bir müddet sonrada ısı bakımından orada da “ imansızlık” olacak. Peki yurttaş ve insanlar ne ile ısınacak? Tüp Gaz, Lamba Suyu ( Gaz Yağı) elektrikle mi? Tümü de pahalı. O zaman aile bütçesinin büyük bir kısmını gıda enflasyonunda eriten yurttaş, ısınmak için geri kalanı da eritirse ne olur? Hali ile asgari ücret artışı, HP oranının miktarı ve süresi tartışmanın odağına taşınır.
Ama elektrikteki bu fahiş fiyatın ve enflasyonun nedenlerini, esas gündem yapamıyoruz? İnsanlar tarımsal üretimde maliyetlere olumsuz etkisi olan elektrik için acil, “ devlet desteği” talep ediyor. Geçinemeyen yurttaş, hali ile asgari ücrete ve maaşlara daha fazla artış istiyor. Tüm sektörlerden de daha fazla devlet desteği talebi var.
Aynı şekilde Sağlık ve Eğitime daha fazla katkı ve destek isteği var. Peki bu taleplere Bütçede cevap verebilecek bir zemin var mı? Yok. İşte bu nedenle esası, yani enflasyonu nasıl aşağıya çekeceğimize dair arayışı öne almak gerekir. Ülkeyi, yurttaş ve yabancılar için, demokratik kurallara bağlı olarak, kurallı bir yaşam alanına nasıl döndüreceğimizi konuşmaya ve bunun ikizi olan enflasyona karşı ne yapabileceğimize öncelikle eğilmeliyiz.
Yani Meclisteki krizi kısmi olarak aşmakla normale dönmedik. Çünkü memlekette esas sorun, anormal bir seyir izleyen ve Türkiye’nin de kat be kat üzerinde seyreden enflasyondur. Bu her şeyi değersizleştiren ve her kesimin ve insanın keyfini kaçıran esastır. Bir diğer nokta ise Kıbrıs sorunun çözüm sürecinde, aktif taraf olmaktan uzaklaşmış olmaktır. Bu enflasyona karşı mücadelede de seyirci olmayı besleyen husustur.
Ancak Meclisteki krizi aşmanın bir iyi noktası var. Buda siyasal, sivil alanda, memleketin belası olan enflasyona karşı ne yapılabileceğimizi öne alma fırsatı ve Kıbrıs sorunun çözüm sürecine de odaklanma zemini verebilmesidir.. Bunları öne almanın zamanı geldi.