Kuzey Kıbrıs’ın bugünkü yapısını ‘freni patlamış’ bir araca benzetiyorlar...
Haksızlık mı?..
Elbette değil...
Siyaseti, ekonomisi, kurum ve kuruluşları, kamu düzeni, sağlık hizmetleri, karayolları, haberleşmesi, tarımı, hayvancılığı can çekişir haldedir...
Yanlışların nerede duracağını ve nasıl düzlüğe çıkılacağını bilen yoktur...
Tartışan, fikir üreten ve önlem almaya yönelen de yoktur...
Koptuğu yerde kalsın misali...
İşte o nedenle ‘Freni patlamış’ araca benzetiyorlar...
Vurduğu yerde kalsın...
Her alanda gerçek durum böyledir...
Hayvan hastalıkları, sebze, meyve üretiminde kontrolsüz ilaç kullanımı...
Yolların bozukluğu, kaldırımsız sokaklar, kirlenen çevre...
Ülkenin her tarafı pisliklerle çevrilmiş ise ve hiç kimse bu konularda önlem alıcı fikirler geliştiremiyorsa...
Bir Allah’ın kulu meydana çıkıp da “Durun arkadaşlar” diyemiyorsa...
Bu ülke sahipsiz ve denetimsiz demektir...
Çarşı, borçlar ve harçlar
Kuşkusuz daha farklı durumlar da var...
Mesela Türk çarşısının durumu...
Özellikle küçük esnaf kan ağlıyor...
Borçlu insanlar taksitlerini ödeyemez duruma geldi...
Buna karşın Sterlin ve Euro üzerine kurulan ‘Ödemeler’ sistemi değiştirilmiyor...
Ev kiraları, konut ve araba taksitleri, okul harçları dövize bağlı olduğu için, Türk Lirası ödenen insanlar panik atak olmuş...
Yüzü gülen insan sayısı azalmış...
Umutlar tükenmiş...
Üstelik, Kıbrıs sorununun bu en kritik döneminde insanların perişan edilmesi oldukça dikkat çekici değil mi?..
Peki bu sonucu yaratan kimlerdir?..
Anastasiadis mi, Çipras mı?..
Hrisi Avgi mi, ELAM mı?..
KKTC’nin ekonomik açıdan önlem almasını engelleyen kimlerdir?..
Döviz kuru; hiç olmazsa okul taksitleri ve kiralarda neden sabitlenmiyor?..
İlgili makamlar, ekonomiyi ucuzlatacak önlemleri niye almıyor?..
Özellikle Türkiye’den ithal edilen ürünler için uygulanan gümrükler neden kaldırılmıyor?..
Kırk kilometre öteden 18 kuruşa aldığınız bir tükenmez kalemi, KKTC’ye getirince maliyet 30 kuruşa çıkıyorsa, bunu ortadan kaldırmak kimin elinde?..
Yapılması gerekenler neden yapılmıyor?..
Birileri düzeltmeli
Rum tarafının ambargosu yetmezmiş gibi, bu ülke insanına bir de kendi yönetimi tarafından ambargo konulması kabul edilebilir bir durum değildir...
Yıllardır anlamsız bir şekilde devam eden bu yanlışları kim düzeltecek?..
Türk çarşısını kim yönlendirecek?..
Hükümet mi, belediyeler mi?..
Yoksa Ticaret Odası mı?..
İşin doğrusu, artık freni tamir etme zamanının geldiğidir...
Freni patlamış araba ile yola çıkarak, bir yerlere toslamak yerine; freni sağlam araba ile emniyetli ulaşımı sağlamalıyız...
Hükümet, belediyeler ve ticaret adamları bir araya gelerek, ileriye yönelik politikaları belirlemelidir...
Kuzey Kıbrıs’ın bir ucuzluk merkezi haline gelmesi için ‘reform’ denebilecek değişimlere gidilmelidir...
Yüksek vergiler aşağılara çekilmeli, hatta kaldırılmalı; daha çok satış, daha çok gelir prensibiyle hareket edilmelidir...
İşletmeler de kar oranlarını aşağılara çekerek, güney ile rekabet edebilir duruma gelmelidir...
“İsteyen alsın” zihniyetiyle hiçbir yere varılamaz...