Diyalog Gazetesi
2015-02-03 08:34:06

Ciddiysen otur masaya Çipras

Reşat AKAR

rakar@diyaloggazetesi.com 03 Şubat 2015, 08:34

Yunanistan’ın genç Başbakanı Aleksis Çipras, Rum lideri Nikos Anastasiadis ile görüştükten sonra Kıbrıs konusunda içi boş kısa mesajlar verdi...
Esas mesajı Avrupa’ya yönelikti...
Troyka’nın tasfiyesini isteyecek kadar ileri gitti...
Peki bugüne kadar Troyka’dan alınan paralar?..
Onlardan hiç söz etmedi...
Sen Siesta ile ömür tüketeceksin, ben de esir gibi çalışan Alman ve İngiliz halkından vergi toplayıp sana para vereceğim...
Gülerler insana!..
Bunca yıl çalışmadan para kazanan ve bol keseden harcayan Yunanistan’ın, böylesi bir kafa ile ilerlemesi asla söz konusu değildir...
Onu şımartan Avrupalı dostlar; özellikle de en büyük destekçileri AB Komisyonu Başkanı Juncker bundan böyle iki kez düşünmeli...
Çünkü karşılarında artık farklı bir Yunanistan var...
Olmayanı dağıtarak, borçları takmayarak, popülüzmle ülke idare etmeyi planlayan bu acemi siyasetçi, hem kendi ülkesinin, hem de Avrupa’nın başını çok ağrıtacak gibi görünüyor...
Türkiye’ye mesaj
Çipras, dünkü görüşmede Yunanistan’ın ‘değişmez tezine’ destek vererek Türk-Yunan ilişkilerinin Kıbrıs’tan geçtiğini söyledi...
Yani Kıbrıs meselesi çözülmeden, Türk-Yunan ilişkileri de düzelmez...
Öyleyse; otur masaya çözelim Kıbrıs meselesini...
Türkiye’nin şimdiki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2002 yılından beri ‘bir adım önde’ siyaseti izliyor...
Türk askerinin Kıbrıs’tan çekilmesini öngören bir anlaşmaya ilk defa destek veren Sayın Erdoğan’ın uzattığı zeytin dalını tutmayan Yunanistan oldu...
Karamanlis masadan kaçtı...
Papandreu bir adım ileri gidemedi...
Ve şimdi Çipras...
Yunanistan’ın ağır ekonomik sorunlardan kurtulabilmesi için Kıbrıs sorununun çözümü şarttır...
Türk-Yunan ilişkilerinin gelişmesi, Kıbrıs’taki Türk ve Rumların silahlanma yarışından kurtulabilmeleri için de çözüm gereklidir...
Bunu herkes kabul ediyor...
İki taraf da istemeli
Ancak; çözüm tek tarafın istemesiyle olmuyor...
Tek taraflı tavizlerle de olmuyor...
Çipras, bu konuda samimi ise...
Önce Anastasiadis’i masaya oturtur...
Sonra 5’li konferansa katılır...
İki Anavatan’ın ve Kıbrıs’taki iki toplumun yanı sıra Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin katılımıyla gerçekleşecek bir konferans, adayı kalıcı bir çözüme götürebilir...
Kuşkusuz; anlaşma metni referanduma götürülmeli ve her iki toplum buna onay vermelidir...
Böylesi hayati bir konu oldu-bittilere getirilemez...
Özellikle de Ruım halkı ‘iki toplumlu bir federasyona, paylaşıma ve eşitliğe’ hazır değilse, kalıcı bir çözüm düşünülemez...
Barış yapılacak diye, ada yeniden kanlı çatışmalara sürüklenir...
Böylesi bir çılgınlık kimsenin işine gelmez...
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.