Diyalog Gazetesi
2015-04-10 08:52:43

Avrupalı olmak var

Reşat AKAR

rakar@diyaloggazetesi.com 10 Nisan 2015, 08:52

Kıbrıslı Türkler kültürlüdür...
Ailelerine, özellikle çocuklarına düşkündür...
İktidar zamanında bile muhalif görüşlü olmakla birlikte, erken affedicidir...
En az Rumlar kadar Avrupalı olma hakkı vardır...
Ne var ki; 2004 referandumunda kapsamlı çözüm planını reddeden taraf AB üyesi oldu...
Kabul eden Kıbrıslı Türkler dışarıda kaldı...
Aradan geçen 11 yıllık süre içinde Avrupa Birliği, Kıbrıs’ın güneyine milyarlarca Euro pompaladı...
Peki bize?..
Bize yapılan yardımlar devede kulak misali...
Bu gerçeği onların yüzüne vuracak herhangi bir icraat yaptık mı?..
Hayır!..
Neden?..
Bizim tarafın ‘kaderciliği’ yüzünden...
Seçim, şeftali kebabı, molohiya, bumbar...
Bak keyfine, canını sıkma...
Hayat standardı yükselmeli
AB nezdinde gereken girişimleri yapmadık...
Hiç olmazsa kendi evimizi temizlesek, iyi olmaz mı?..
Geçtiğimiz hafta başkent Lefkoşa’da ‘veteriner kontrolü olmadan’ kesilen ve sağlıksız koşullarda muhafaza edilen 300 kilo ete el konuldu...
Kimbilir kaç yüz kilo et de insanların midesinden geçip gitti...
Altın satın alır gibi et alıyorsunuz...
Fakat o etin sağlıklı olup, olmadığını bilmiyorsunuz...
Bir başka hayati mesele...
KKTC’de yaşayan insanların büyük bir çoğunluğu musluklardan akan suları içemiyor...
Bırakın içmeyi...
Birçok bölgede musluklardan akan su ile insanlar ellerini, yüzlerini yıkamaktan korkuyor...
Peki bunları tespit ederek, önlem almak bu kadar zor mu?..
Bu ülkenin Su Dairesi var...
Belediyeleri var...
İçişleri, Çevre Bakanlıkları var...
Bunlar ne yapıyor?..
İnsanların sorunlarıyla neden ilgilenmiyor?..
Avrupada suç
Yanıp, tutuştuğumuz Avrupa’da bu tür icraatlarda bulunanların suç işlemiş olduklarını bilir miydiniz?..
Özel şirketler, ya da belediyeler su borularını zamanında değiştirmek zorundadır...
Bunu yaparken, sizleri bir dakika için dahi su kullanmaktan mahrum etmiyorlar...
Bir ay öncesinden mektup göndererek, yapılacak işlemler hakkında bilgi verirler...
Suyunuzun kesilmeyeceğini, ancak gün içinde ve belirtilen saatlerde musluktan akan suyu içmemenizi söylerler...
Bitmedi...
Musluktan akan suyu içemediğiniz saatlerin hesaplamasını yaparak, ‘şişe suyu almanız için’ size bir zarf içinde de para gönderirler...
Bizim ülkemizde bazı köylerin musluklarından paslı sular akarken, Su Dairesi sudan gerekçelerle 2,5 ay içinde basit bir projeyi hazırlayamıyor...
Parası hazır...
Türkiye bunun bedelini ödeyecek...
Ama bizim su dairemiz bunun projesini hazırlayamıyor...
Bir başka daire, proje hazırlamak için Maliye’den ek mesai ödeneği talep ediyor...
Olacak şey değil...
Mesai saatlerinde işler neden yürümüyor?..
Yürümesi için neden önlem alınmıyor?..
Birileri artık bu sorunlarla ilgilenmeli...
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.