Kuzey Kıbrıs’ın siyaseti popülizme dayalıdır…
Bunu bilmeyen yok…
Seçim kazanmak veya tepkilerden ve grevlerden kurtulmak istiyorsanız sürekli vereceksiniz…
Vardır, yoktur önemli değil…
Yoksa borçlanıp yine vereceksiniz…
Mesela; kamu maaşlarına zam oranını üç ay önceden açıklayacaksınız…
“İşte benim döneminde ilk defa bunu yaptık” diyebilmek için cesaretinizi kullanıp, cebinizden çıkmayacak olanı vereceğinizi söyleyeceksiniz…
Piyasa bu açıklamaya bağlı olarak şekillenecek…
Adam; ikinci Jeep’in parasını çıkarmak için üç ay önceden fiyatları ayarlamaya başlayacak…
Maaş zammı yüzde 11 mi olacak?..
Siz ithal ettiğiniz veya ürettiğinize yüzde 40, hatta yüzde 50 zam yapacaksınız…
Şimdi bu ‘yükleme’ politikasının sonuçlarını konuşalım…
Geçtiğimiz hafta sonu ailesiyle birlikte Girne’de bir lokantaya giden Kıbrıslı Rum anlatıyor:
“Bizlere tavsiye ettikleri bir yere gittik. Dört kişi toplam 200 Euro ödedik ve bu rakam bize çok yüksek geldi… O gece lokantada bizim dışımızda sadece bir masa vardı. Bu da pahalı olmasından dolayı müşteri kaybettiğini gösteriyor…”
Kendisine soruyorum:
“Güneyde benzeri bir lokantaya gitseydiniz kaç para öderdiniz?..”
Cevap veriyor:
“En fazla 140 Euro…”
Et, sebze derken lokantalara kayma olacak
Kıbrıslı Türkler son zamanlarda et almak için güneye geçiyor…
Bizim tarafta bir kilo kuzu 20 Euro, hatta daha fazla…
Güneyde ise yarı fiyatına…
Bizde bir kilo dana kıyma 18 ile 25 Euro arası…
Güneyde 7 ile 9 Euro arası…
Çok sayıda Kıbrıslı Türk et almak için güneye geçerken, marketlere bakıyor ve sebze-meyve fiyatlarını daha ucuz buluyor…
Öyleyse; alış-veriş için artık diğer taraf daha cazip hale geldi…
Bunun sonucu ne olacak?..
Bizde hem üreticiler batacak, hem de işletmeler…
Müşteriler güneye kaydıkça, KKTC’nin gelirleri de azalacak…
Hiç kimse; lüks araba satışlarının uzun yıllar devam edeceği yanılgısına düşmesin…
Rüzgar eskisi gibi esmeyecek…
Dolayısıyla devletin gelirlerini konut ve araba satışlarından elde edilen vergilere bağlamak doğru değildir…
İş yapamayan mağazaların birer birer kepenk indirmesi halinde maliyenin gelirleri de azalacak…
Peki ne yapmalı?..
Ekonomik örgütlerin de katılımıyla herkes maliyetlerini yeniden hesaplayarak, az karla çalışmayı öğrenmelidir…
Aksi halde ekonominin büyük ölçüde güneye kaymasını engellemek mümkün değildir…
Hasan Nuri 6 Gün Önce
Kim demiş ki var olanı yok eden KKTCnin boş Kasası’na para gelmeyecek diye ? Başbakanımız Sayın Üstel Londra’ya armut toplamaya mı gitti yani ‘ Kazıklayıp geri gönderdiğimiz Londralı Türkler ile Sayın Üstel’in Kim olduğunu bile bilmeyen İngilteredeki yeni nesil Gençlerimize Gelin birlikte olalım çağrılarını Sayın Üstel boşuna mı yaptı yani ! İngilteredeki Gençlerimizi KKTCnin çağ dışı Askerlik Sorunları ile de kaybettiğimizi Sayın Üstel bilmiyor mu yani , Gelişmiş Ülke İngilteredeki İkinci Üçüncü Kuşak Gençlerimiz Neden Pislikten Pahalılıktan Ulaşım zorluğundan ve Suçluların kol gezdiği Güvenlik sorunundan KKTC’ye gelmek istesinler ki ! Güneşin sadece KKTCde Doğmadıgını Bilmeyen mi var yani ! Gerçekçi olalım Sayın Üstelle buluşan 5 kuruluşun İngilterede yaşayan 400 bine yakın Kıbrıslı Türk’ten kaç kişisi üyedir acaba ! Sayın Üstel görüştüğü bir Avuç Kıbrıslı Türk sonrası LONDRA LORDLAR KAMARASINA gidip de Kıbrıslı Türkler Dostları Grubunu da ziyaret edebilecekmi acaba ! İngiltere’den KKTCye Aile ziyaretleri için Gelen ve Sayıları her geçen gün azalan Londralı Türkler neden KKTCden artık bin pişman dönüyorlar ! Sayın Üstel Yılların kötü siyaseti ile İngilterede Yaşayanlarımızı KKTCden koparıp kaybettiğimizi gerçekten bilmiyor mu yani ‘ KKTCyi getirdiğimiz noktada GELİN BİRLİKTE OLALIM sözlerine İngilteredeki Kıbrıslı Türklerin ‘ TOO LITTLE TOO LATE sayın başbakan ve KKTCye doldurduklarınız ile Gidin ve Siz Birlikte olun demeleri Normal değilmidir yani ?