2022-2023 öğretim yılı 1 Eylül itibarı ile başlarken, ilk ders zilinin çalmasına da çok az bir zaman kaldı. Ancak her zaman olduğu gibi eğitim sorunsalı içinde bir öğretim yılı olacağı açıkca kendini belli ediyor. Her eğitim öğretim yılının başında aynı konuların gündeme gelmesi bu coğrafyanın kaderi gibi görünüyor.
Okulların fiziki yapıları, ücretsiz olan eğitim hakkına karşılık okullarda bağış toplanması, devlet okullarındaki eğitimin tam gün olmaması gibi konular yılın hep aynı döneminde konuşulan konulardır. Ancak bir öğrencinin eğitim hayatı boyunca okulda geçirdiği yaşam kalitesi pek de konu edilmez!
Bir öğrencinin okula gidip gelmesi ve daha sonra ders çalışması günün en az 7/8 saatini almaktadır. Hatta bu durum özel okullarda günün 10/11 saatin bulmaktadır. Okul yaşantısı çoğu zaman bir yetişkinin çalışma süresinden daha uzun olabilmektedir. Zamanının büyük bir blümünü okula ayıran öğrencinin de, doğaldır ki okulla ilgili sorunlar oluşmaktadır. Bu sorunlar;
Derslerle ilgili hemen hemen tüm öğrenciler az ya da çok akademik anlamda sorun yaşarlar. Her gün yeni bilgiler öğrenilen ve bu bilgilerin belirli aralıklarla öğrenilip öğrenilmediğinin test edilen bir ortamda, ders çalışmak dünyanın en zor işlerinden biridir. Hele öğrencinin belirli bir çalışma planı yoksa işler daha da zorlaşmaktadır. Ergenlik dönemine doğru yoğunlaşan müfredat, sınavlar, öğrencinin içinde bulunduğu durumlar derslerle ilgili sorunları daha da arttırmaktadır.
Öğrencinin yaşamı boyunca öğretmenler çok önemli bir rol oynamaktadırlar. Ancak ilköğretimin ilk beş yılında bu daha da bir önem kazanmaktadır. Okulu sevdiren, sorumluluk veren, özgüven kazandıran, ders çalışmasını öğreten ilk öğretmenin işi gerçekten çok zordur. Bu dönemde iyi bir birliktelik olmadığında tüm okul yaşamı derinden etkilenebilmektedir. Öğrenci ve öğretmenin arasında iyi bir iletişim olması gerekir. Hangi sınıfta olursa olsun anne-babalar, öğretmen ve öğrencinin bağını kuvvetlendirmeli ve yaşanan sorunları, öğretmenle de görüşerek, en kısa sürede mutlaka çözmeye çalışmalıdır.
Okul, aynı zamanda, öğrencinin iletişim kurduğu, arkadaş edindiği, toplumsal kuralları öğrendiği sosyal bir yerdir. Okul hayatı boyunca öğrenci birçok arkadaşlık kurar, devam ettirir ve bitirir. Arkadaşlarıyla yaşadığı olumlu/olumsuz şeyler ona hayatı öğretir. Arkadaş, okulu sevdirebileceği gibi okuldan da soğutabilir.
Bir sınıfta, her öğrencinin farklı bir dünyasının olduğu gerçeğinden hareketle, öğrencinin zaman zaman okulunda sorun yaşamaması mümkün değildir. Önemli olan sorunun çıkması değil, sorunu çözüm şeklinizdir. Okulla ilgili yaşanan sorunlarda mutlaka anne-babalar öğretmenlerle iletişim halinde olmalıdır. Okul rehber öğretmeninden mutlaka yardım almalıdırlar. Ancak bu sayede öğrenci-veli-öğretmen birlikteliği sağlanıp sorun en kısa zamanda çözülebilir.
Herkese güzel bir hafta dileklerimle, iyi pazarlar.
Okullarda veli öğretmen işbirliği güçlü olmalı
Paylaş