Kıbrıs ve Filistin 

Kıbrıs ve Filistin sorunları Orta Doğu’nun çözüm bekleyen sorunudur. İsrail’in yayılmacı faşist yönetiminin, Gazze’deki saldırganlığı ve soykırımı, tüm insanlığın yüreğinde bir büyük yara daha açtı. Şimdi ise Gzze halkının Ürdün ve Mısır’a tehcir, yani zorunlu göç edilmeleri siyaseti ileri sürüldü. Peki, Gazzeli Filistinlilere vatanlarını terk etme nasıl kabul ettirilecek? Kıyımla mı? 
Bugüne kadar, “Türk Tarafı” olarak BM’nin Kıbrıs Sorununa çözüm bulmak için aldığı kararlara destek olduk. Ancak şimdi, BM Güvenlik Konseyi’nin geçmiş kararlarına dayanarak, BM Barış Gücü’nün Kıbrıs’taki görev süresini uzatma kararını, Federal Çözüme vurgu yaptığı için kınadık. Ama Suriye’nin Toprak Bütünlüğü ilkesine aykırı, ayrı bir Kürt Devleti oluşmasına haklı olarak karşı çıkıyoruz. Ayrıca, Filistin için BM kararlarına dayalı çözüm talebinde bulunmaya da devam ediyoruz.
Fakat Kıbrıs’ta, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Kuruluşunun, Kurucu tarafı ve Adanın Toprak Bütünlüğü ile Cumhuriyetin Anayasal Birliğinin Garantörü olduğumuzu da unutuyoruz. Üstelik 1963, 1964, 1967 ve 1974’te Garantörlük hakkına dayanarak, Yunan faşistleri ile Cuntasının ve Kıbrıs Rum faşistlerinin, adanın Toprak Bütünlüğü ve Anayasal, siyasal konumunu bozmak için yaptığı faşist saldırganlıklara dönük askeri müdahale dahil, siyasi tüm girişimleri yaparak, buna engel olduğumuz gerçeği de var. Yani haklarımızı, BM’nin tanıdığı 1960 Antlaşmalarına dayanarak koruduk. Şimdi, Filistin sorununda çözüm için BM kararları ve Suriye’de ise Toprak Bütünlüğü ilkesi temelinde çare aramak doğru talebindeyiz. Ama iş Kıbrıs’a geldiğinde bunların tersine, BM Parametrelerini göz ardı etme yoluna girdik. Bu Kıbrıs sorununda çare getirmez. Getirmediği gibi Filistin halkına ve Suriye’nin Toprak Bütünlüğü çerçevesinde sorunları çözme siyasetine de katkı oluşturmaz. Biz, uluslararası kabul gören değerleri çiğnemek için gücünü değerlendiren güçlere benzememeliyiz. Filistin halkına destek ve Suriye’de de oyunu bozmak için, Kıbrıs sorunun çözümünde, BM kararlarına saygıyı öne almalıyız.