Bir yıl önce hayatımıza giren Coronavirüs salgınında hiç kuşkusuz en çok yorulan sağlık çalışanları oldu. Tüm sektör kapanırken sağlık çalışanları gece gündüz demeden göreve devam etti. Dünya genelinde toplam vaka sayısı 118 milyon 905 bini aşarken, hayatını kaybedenlerin sayısı 2 milyon 636 bine yükseldi, iyileşenlerin sayısı ise 94 milyon 394 bini geçti.
Coronavirüs salgınında bizde de düne kadar tablo şöyleydi;
Bugüne kadar 622 bin 091 test yapıldı ve bu süre zarfı içinde 3 bin 793 pozitif vakaya rastlanıldı. Hali hazırda 356 kişinin tedavisine devam ediliyor. Bu süreçte 24 kişiyi de maalesef kaybettik.
Geride bıraktığımız yılda sağlık çalışanları, bir de hastane yangını gibi bir başka sorunla uğraşmak zorunda kaldı. Gerek pandemi gerekse yangından ötürü Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’nde pek çok servis ya yer değiştirdi ya da geçici olarak bir başka servisin içine dahil edildi.
Geride kalan yılda Türkiye Cumhuriyeti’nin katkıları ile Nalbantoğlu Hastanesi’nin hemen yanına Pandemi Hastanesi inşa edildi ve şimdi bu hastane tam teşekküllü olarak hastalarına şifa olabiliyor.
Bu yıl umarım, sağlık çalışanları için daha zor olmaz. Ama gene de kolay bir yıl olacağına da benzemiyor. Eğer tedbirleri elden bırakmazsak ve kurallara aynen riayet edersek sağlık çalışanları da rahat bir nefes alabilecekler.
Sadece sözde değil gerçekten de Tıp Bayramını kutlamak istiyorsak sağlık çalışanlarının dediğini yapalım ve “Maske-mesafe-hijyen” kurallarına aynen uymaya devam edelim.
Yeni bir dünya düzeni Bazılarımız hala farkında değiller ama yeni bir dünya düzeni inşa ediliyor. Belki de bundan birkaç yıl sonra devletlerin bile olmayacağı yeni bir dünya düzeni.
Zara’nın tek bir fabrikası yok, üretimi başkalarına yaptırıyor.
Mesela Netflix'in TV kanalı yok.
-Bitcoin'in fiziksel parası yok ama dünyada hızla yayılıyor.
-Uber'in kendine ait arabası yok ama artık insanlar bunu kullanıyor.
-Udemy sınıf olmadan ders veriyor.
-Amazon'un neredeyse hiç dükkânı yok.
-Airbnb'nin kendine ait gayrimenkulü yok.
Yeni bir dünya düzeni kuruluyor. Biz hala ambargolar yalanının arkasına saklanıp, mazeretler üretmeye ne kadar daha devam edeceğiz.
Turizm, yükseköğretim gibi sektörlerimizi ve de daha da önemlisi kendimizi yeni dünya düzenine göre ayarlamalıyız. Yeni fikirler üretmeliyiz.
Uzaktan üniversite eğitimi, 3-4 ay kalınacak şekilde salgın turizmi gibi. Şimdiden bunlara kafa yormazsak yine dünyanın gerisinde kalmaya devam edeceğiz. Ama bu sefer ambargolardan değil, kendi tembelliğimizden ötürü…
Cezalar caydırıcı değil Tüm sektörler kapalı kaldığımız günlerin ekonomik olarak yıkımı altında inim inliyorken, devletin kasası meteliğe kurşun atıyor iken, geçtiğimiz cuma günü Sarayönü’nde millet oturmuş eşi ve dostu ile sohbet ediyor.
Ne maske var ne mesafe var.
İyi de bu kadar büyük bir ekonomik faturayı sırf insanlar ölmesin diye hep beraber ödemedik mi?
Çok net söylüyorum, şu anki cezalar ve denetimler yetersiz. Bir kez daha kapanmanın bedeli çok daha ağır olacağından ceza ve denetimlerin artırılması gerekiyor.
MESAJLAR
Ersin TATAR: Bir Zamanlar Kıbrıs dizisinin setini ziyaret etmişsiniz. Oradaki oyunculara KKTC’de 15 sene önce film çektiğinizi de anlattınız mı? Sahi ne oldu o filme?
Fikri ATAOĞLU: UBP-YDP kavgasına elbette sizin karışmanız doğru olmaz. Zira oralardan kopup geleceklerin yegane adresi siz olduğunuza göre bence de karışmamak ile en doğrusunu yapıyorsunuz.
Serdar DENKTAŞ: Meclis içerisinde herhalde en çok protokol gören vekil sizsiniz. O zaman soralım bundan önceki protokollerin kaç tanesinde yazılanların hepsi yapıldı?
Hasan Yılmaz IŞIK: KKTC Tüketiciler Derneği’nin başkanlığına yeniden seçilmenizi kutluyoruz. Dünya değişiyor ama siz ne hikmetse değişmiyorsunuz. Daha nice başkanlıklara...
Turan BÜYÜKYILMAZ: YDP’nin kurultayında divan başkanlığı görevi için iki taraf sizin adınız üzerinde anlaşmış. Gerçekten büyük bir sorumluluk isteyen bir görevi kabul etmişsiniz.
Niyazi KIZILYÜREK: Hellimin Avrupa pazarına girmesi yönünde yakalanan tarihi fırsatı ayrıntıları ile anlatmak ve bu fırsatı nasıl değerlendirebileceklerini tartışmak üzere üreticiler ile danışma süreci başlatmışsınız.
Ahmet KAPTAN: Devletin bu kadar zor bir süreçten geçtiği günlerde sendikaların eylem değil ama bir şey yapması gerektiğini düşünüyoruz. Eski bir sendikacı olarak siz ne önerirdiniz?
Orhan TOLUN: Birileri KITSAB’ı bölmeye çalışsa da müjdeli haberi almışsınız ve 2021 yılı için hibe ve destek ödemesi konusunda bir çalışma başlatılmış. Hadi gözünüz aydın.
Fuat TOPALOĞLU: KAR-İş olarak toplu taşımacılığın yeniden başlamasını talep etmişsiniz. Hükümet bu hafta itibari ile bu talebinize olumlu cevap verecek gibi.
Anıl KAYA: Yakın arkadaşınızdan sonra size de Saray yolu açıldı diye duyduk. Bugüne kadar yaptığınız çalışmalarda ve birikimlerden sonra başarılı olacağınıza yürekten inanıyoruz, hayırlı olsun.
Alpan UZ: Ülkede erken seçim tartışmaları devam ede dursun siz hala daha bir siyasi partiye geçmediniz. Üstelik bu yönde pek çok partiden teklif almış iken.
Ahmet Melih KARAVELİOĞLU: Pazartesi günü Yenikent şubenizi hizmete açmak için hafta sonu dâhil mesai harcamışsınız. Neyse yeni şubeniz hayırlara vesile olsun.
Talat ÇAKALASMA: Uludağ İskendercisi nihayet bugün Girne’de kapılarını açıyormuş. İskender’in yanında en çok da köftelerinizi özledik. Hayırlı ve uğurlu olsun inşallah.
Burhan CANBAZ: 50 yaşına gelmiş birisi olarak hala genç çocuklar gibi her gece halı sahalarda top koşturmanın sonunda ayağınızı kırmışsınız. Eh ne diyelim size, çok geçmiş olsun.