banner564

Yok mu çaresi?

  Belediyelerin büyük bir çoğunluğu parasızlıktan yakınıyor...
  Maaş ödemede, sosyal yatırımlarda geri kalanlar var...
  Ödenmeyen borçlar ayrı bir dert...
  Para olmayınca yatırım yapamıyorlar...
  En ufak bir iş için Elçiliğin kapısına dayanıyorlar...
  Yol, kaldırım, yağmur drenaj projelerini, hatta oyun parklarını Elçilik yapıyor...
  Asbestli su borularını değiştirecek para bulamadıkları için kaynak bekliyorlar...
  İyi güzel de bu şekilde bir yönetim anlayışı sonsuza dek sürdürülemez...
  Tamamen istihdam ve maaş ödemeye dayalı sistemlerin yürüyebildiği hiçbir ülke yoktur...
  Seçime katılırken bol tarafından vaatlerde bulunan belediye başkanları, çürük sistemin düzeltilmesi için bir araya gelmeli ve yeni fikirler geliştirmelidirler...
  İlk adım belediye sayısı 28'den 14'e düşürülmelidir...
  İkincisi denetim ve cezaları artırmak…
  Çöpü yola mı döküyorsun, inşaat atıklarını aylarca, yıllarca olduğu yerde mi bırakıyorsun o zaman cezasını ödeyeceksin!
  Büyük kentlerde çok daha fazla sorunlar vardır...
  En önemlisi kanalizasyon borularının hala ana şebekeye bağlanmamasıdır...
  Başkent Lefkoşa'nın dörtte birinin hala kuyu kullandığı belirtiliyor...
  Öyleyse ne yapmalı?..
  Tümünü kanalizasyona bağlamak için zorunluluk ve ceza getirilmeli...
  Bunu yıllardır neden yapmıyorlar?..
  Yine popülizm meselesi değil mi?..
  Bir başka rezalete bakalım...
  Villa bölgesine gidip tüm paranızı harcayıp bir ev alıyorsunuz...
  Bir süre sonra birileri gelip etrafınıza apartman dikiyor...
  Sonra apartman daireleri öğrencilere kiraya veriliyor...
  Sabaha kadar müzik sesleriyle uyuyamıyorsanız...
  Ve bunu şikayet ediyorsanız size "İzni veren biz değiliz" derler...
  Peki ilgili tüm kesimler neden bir araya gelmiyor ve bu soruna çözüm üretmiyor?..
  Son bir hafta içinde Lefkoşa halkı dışkı kokusuyla yatıp, kalktı...
  Belediyeler de Çevre Dairesi de bu rezil durumu 'villaya hayvan gübresi dökülmesi’ olarak yorumladı.
  Bu kadar basit...
  Halkın zehirlenmesi yanına kaldı...
  Büyük bir sorumsuzluk, büyük bir ihmal...
  Başka ülkede yaşansaydı bu sorunun sorumlularına diş söktürürlerdi.
  Ama burası Kıbrıs...
  Hayırlı haftalar...
YORUM EKLE

banner471

banner474