Turunçlu yakınlarında meydana gelen trafik kazasında 3 insanımızın hayatını kaybetmesi üzücü olduğu kadar düşündürücüdür…
Kazanın ana nedeni sürücülerden birinin aşırı derecede süratli olması ve direksiyon hakimiyetinin kaybedilmesidir…
Ancak süratli sürücünün orta refüjü atlayarak karşı şeride geçmesi ve normal yolunda seyreden bir arabaya çarparak iki kişinin ölümüne, iki kişinin de ağır yaralanmasına yol açması tamamen devletin suçudur…
Diyalog Gazetesi ve Diyalog TV’de yıllardan beri orta refüjlerde koruyucu bariyer olmamasından kaynaklanan ölümlü kazalara dikkat çekiyor, işbaşındaki hükümetleri uyarmaya çalışıyoruz…
Ne var ki; yapılan tüm uyarılara ve ortaya konan çözüm önerilerine hiç kulak asmadılar…
İktidara gelenlerin sağcısı da solcusu da sadece kamu maaşlarını ödeyerek icraat yapmayı marifet sandı…
“Ay sonu geldiğinde maaşları ödeyebiliyorsan, bir sonraki iktidar veya seçim garanti” düşüncesiyle hareket edildi…
Her yıl araç ruhsatlarına ve ehliyetlere zam yaparken; ruhsattan elde edilen gelirleri yolların bakım ve onarımına ayırma becerisi gösteremediler…
Maliyenin kasasından, Kooperatif Merkez Bankası ve ona bağlı kuruluşların bütçesinden milyonlarca lirayı hesapsız kitapsız bir şekilde harcarken, ölüm yollarına bütçe ayırmadılar…
Bakanın acı itirafı
Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan’ın gazetemizin bugünkü manşetinde yer alan açıklamalarını dikkatlice okumakta fayda vardır…
Araç ruhsatlarından yılda 140 milyon TL ve radar cezalarından da 14 milyon TL toplandığını; fakat bu paranın maaş ödemelerine gittiğini söylüyor Bakan Atakan…
Halbuki; Kuzey Kıbrıs’taki tüm yollara koruyucu bariyer konulabilmesi için ihtiyaç duyulan kaynak 96 milyon liradır…
İnsanlardan ‘yol vergisi’ topluyorsanız, bunun gelirini yollara harcamak zorundasınız…
Seçim zamanlarında daha çok memur alıyorsanız, onun kaynağını başka yerlerden sağlama becerisini de göstereceksiniz…
Ülkenin en zengin insanlarının yılda 10 veya 20 bin TL vergi ödemesi karşısında sessiz ve tepkisiz kalmayacaksınız…
Yol için ödenen vergileri, yolların bakım ve onarımına harcamak suretiyle insanların canlarını ve mallarını koruma altına alacaksınız…
Ama uzun yılların yarattığı bir hastalıktan kurtulamadınız…
Muhalefette iken söylediklerinizi, iktidara geldiğinde yapmadınız…
Yıllardır oynamakta olduğunuz ‘hükümetçilik oyununun’ maliyetini halkın sırtına yüklediniz…
Geldiğimiz nokta hiç de iç açıcı değildir…
Ülkenin Ulaştırma Bakanı’nın mevcut yolların önümüzdeki haftalarda yağışların başlamasıyla birlikte daha kötü duruma geleceğine ilişkin uyarısı karşısında endişelerimiz, korkularımız daha da artıyor…
Halkımız böylesi bir yaşam kalitesini, böylesi bir yönetim biçimini hak etmiyor…
UBP-HP hükümetinin, bir sonraki seçimleri kaybetme pahasına ülkede benzeri görülmemiş katı kararlar almaktan başka çaresi yoktur…
O gün bugündür…