Güney Kıbrıs’ta meydana gelen büyük orman yangını hepimizin üzüntüsüdür...
Bu acının kısa sürede son bulmasını diliyoruz...
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, geçtiğimiz Pazar günü başlayan yangın sonrasında Rum lideri Nikos Anstasiadis’i arayıp yardım teklifinde bulundu...
Anastasiadis, İsrail ve Yunanistan’dan uçakların geleceğini belirterek, buna ihtiyaç duymadıklarını söyledi...
Akıncı dün de sözcüsü Barış Burcu’ya, Rum Sözcü Hristodulidis ile konuşarak, yardım teklifini iletmesini istedi...
Burcu, Hristodulidis’e ulaşamadı...
Herkesin yangın telaşında olduğunu biliyoruz...
Ama cep telefonlarını yanlarında taşıdıklarını, Yunanistan ve İsrail yetkililerinin yanı sıra, ülke içinde çok sayıda insanla konuştuklarını da biliyoruz...
Böylesi bir durumda Sözcü Burcu’nun, Hristodulidis’e dahi ulaşamaması düşündürücüdür...
Neticede Barış Burcu yerine bu kez Danışman Erhan Erçin, Rum müzakere heyeti üyesi Pandelis Pandelidis’e ulaştı...
“Sözcümüz Barış Burcu, sizin sözcü Hristodulidis’i arıyor ama ulaşamıyor... Lütfen mesajımızı iletin yardımcı olmak istiyoruz” dedi...
Heyecan verici bir durum!..
Böylesi bir durumda dahi uzattığımız el havada kalıyor...
Yıl sonuna kadar çözümden söz eden iki lider; yaşanan bu son durum karşısında dahi ‘işbirliği yapılamamasını’ halka nasıl izah edecek?..
Güvensizlik ve hakimiyetçi duygular
Peki neden böyle?..
Bunun ana nedeni iki taraf arasındaki güvensizliğin devam etmesidir...
Bir başka neden Rumların, Kıbrıslı Türklere yüksekten bakmasıdır...
“Ne yani Türklere mi muhtaç kalacağız” kompleksinden kurtulamadılar...
Kurtulmalarını da beklemiyoruz...
Aylar içinde çözüme hazırlanan bu iki lider, bugün oldu ‘cep telefonları’ konusunda dahi uzlaşamadı...
Adanın her iki bölgesinde ‘tek araç sigortası’ konusu da öyle...
Gizlenecek bir şey kalmadı...
Her iki liderin de kendi halklarına artık doğruları söylemesi gerekiyor...
Halen kendimizin yönettiği limanları ele geçirmek için bugün müzakere masasında Akıncı’ya binbir masal okuyacak olan Anastasiadis de çözüme hazır olmadıklarını biliyor...
Onlar açısından çözüm, Kıbrıslı Türklerin kendilerine yamalanmasıdır...
Türk askeri çekilsin...
Tüm Türk vatandaşları geri gönderilsin...
Garantiler ortadan kalksın...
Tüm göçmenler geri evlerine dönsün...
Ve Kıbrıs sorunu böylece sona ersin...
Hedef budur...
Şimdi iyice düşünüp, doğru karar almamız gerekiyor...
Tüm bunları ne için, hangi maksat için kabul edeceğiz?..
Kabul etmemiz halinde neler olacak?..
Bugün yangının söndürülmesine yardımcı olmamızı istemeyecek kadar bir öfke taşıyorlarsa...
Yarın başımıza neler açacaklarını bir düşünelim...
Yahu bu adamlar bizlerden hiç bir şey istemiyorlar bizlerle hiçbirşeyi paylaşmak niyetleri de yok ama bizler bunu anlamak istemiyoruz acaba neden.yani ille de bizim köpeklenmemiz mi Lazım..?neden bu insanlardan uzak durmayı evde gururla hareket etmeyi de bir kere olsun denemiyoruz hiç anlaşılır gibi değil.