KKTC’de yeni hükümetin yaklaşık 2 aylık bir gecikme sonrasında kurulması sevindiricidir…
Bakanlık bekleyen ve listede yer alamayan veya bakan iken liste dışı bırakılan milletvekilleri vardır…
Bunların üzülmesini doğal karşılamak lazım…
Ama tepki içine girilmesi ve tavır alınması doğru değildir…
KKTC’nin küçük bir ülke olduğunu ve 42 yılda 42 kez hükümet kurarak Rumların yanında gülünç duruma düştüğümüzü de unutmayalım…
Bizimle nasıl dalga geçiyorlar biliyor musunuz?..
Bir karpuzu ikiye bölemeyecek kadar beceriksiz ve yeteneksiz olduğumuzu düşünüyorlar…
Onlar son 47 yılda 8 kez hükümet değişikliği yaptılar…
Başkanlık sistemiyle yönetildikleri için bu süre zarfında sadece 7 Cumhurbaşkanı seçtiler…
Cumhurbaşkanlarının kabinesinde milletvekilleri görev alamadı…
Demokrasinin doğru yönde çalıştığını anlamak açısından bunu bilmemiz gerekiyor…
Henüz ateş-kes’in hüküm sürdüğü ve askeri yığınakların yapıldığı bir ülkede bir de bizim durumumuza bakar mısınız?..
Kendi kendimize yarattığımız ‘particilik oyunu’ ile 42 kez hükümet değişikliği yaşanması üzüntü vericidir…
Hemen her hükümet değişikliğinde bakan olamayan bazı milletvekillerinin kendi partisine küsmesi, istifa ederek başka bir partiye geçmesi, bir anda tüm prensiplerini ayaklar altına alması daha da üzücüdür…
“Halkımızın ezici bir çoğunluğu gibi, halk tarafından seçilen siyasilerin de psikolojik sorunlar yaşaması doğaldır” diyeceksiniz…
Ama yabancılar ve komşumuz Rumlar içinde bulunduğumuz durumla alay ediyor; bizleri daha da hafife alıyorlar…
Halimize baktıkça, olası bir çözümde Türk tarafına ‘bırakın dönüşümlü başkanlık verilmesini’, bakanlık verilmesine dahi karşı çıkıyorlar…
Onlara ‘haksız olduklarını’ söylemek için elimizde güçlü verilerin olması gerekmez mi?..
Var mıdır?..
Oyun alanını bilmek lazım
Neyse; bugüne kadar olanları geride bırakıp ileriye bakalım…
Yeni hükümetin uzun ömürlü olmasını ve icraat yapmasını dileyelim…
Hizmet alamayan ve moral bozukluğu içinde yaşayan halkımızın yüzünü güldürecek adımların atılması için onları teşvik edelim…
İyi iş yaptıklarında takdir edelim…
Sırf muhalefet olsun diye iyi yapılan iş olduğu zaman moral bozucu davranış içine girmeyelim…
Ama yapılması gereken işleri yapmadıkları zaman uyarıcı eleştirilerden çekinmeyelim…
Söz verdikleri halde ‘dürüst hizmet’ alanının dışına çıkılması halinde sert tepki verelim…
Yapılacak çok iş vardır…
Etrafımızda çok sayıda ülkenin savaş uçakları ve donanmaları dolaşırken, küçücük ülkemizin basit sorunlarının çözümünü bekliyoruz…
Yaşadığımız ağır ekonomik koşullarda acil ve doğru kararlara, ayrıca cesarete ihtiyaç vardır…
Başarmalarını diliyoruz…
Laflarla icraat dogsaydi dunyanin en zengin ulkerinden biri olurduk..Hukumet var dogru durust butce yok.Yollar harap millet ac .