KKTC’de şikayet konusu olan sorunların başlıca nedeninin umursamazlık, duyarsızlık, ve vurdumduymazlık olduğu görüşündeyim.
Sadece Türkiye tarafından tanınmamıza rağmen, köklü, tanınmış ve  en güçlü devletlerin sahip olduğu kuruluşlar, bizde de vardır.
Buna rağmen, umursamazlık, duyarsızlık ve vurdumduymazlık nedeniyle, devlet kuruluşları başarılı çalıştırılmıyor, en basit sorunlar çözümlenmiyor. Örneğin:
Biricik dağımızın, taş ocaklarının faaliyetleri sonucu, her geçen gün biraz daha tahrip edilmesi umursanmıyor;
İlkbahar sonu ve yaz aylarında yerleşim yerlerindeki boş alanlardaki kuru otların yangın felaketine adeta davetiye çıkarması önemsenmiyor;
    Toplamı sadece 3 ve uzunluğu 100 milden az olan anayollarımızda, trafik kurallarının çiğnenmesi caydırılmıyor;
    Kazalar sonucu  tahrip edilen ana yolların iki tarafındaki metal bariyerler, sigortalardan alınan tazminata rağmen tamir edilmiyor;
    Yasaların çiğnenmesinin caydırılmasındaki umursamazlık sonucu, ülkemizde mevcut araçların yaklaşık yarısı seyrüsefer ruhsatı çıkarmadan ana yollarda pervasızca kullanılıyor;
Anavatanda en geç 15 günde çıkarılan inşaat izinleri, KKTC’de yaklaşık 6-12 ayda çıkarılabilmekte, aşırı bürokratik engeller yabancı yatırımcıların  gelmemesine sebep oluyor;
Her adli yıl açılısında adaletin geç tecelli ettiğinden ve davaların birikmesinden şikayet edilmesine karşın, nedenler araştırılmıyor, davaların çok tehir edilmesine çare bulunmuyor;
    Gelişigüzel alanlara çöp atılmasını ,atık su boşaltılmasını ve çevrenin kirletilmesini caydırıcı  önlem alınmıyor;
    Hak arama gerekçesiyle sık sık trafiğin tıkanması, günlük yaşamın sıkıntıya sokulması ve vatandaşların mağdur edilmesinin eleştirilmesine karşın, sorun çözümlenmiyor;
    Hükümetlerin ömrünün olağanüstü kısa olmasının sakıncalarından herkesin şikayet etmesine rağmen, ilgililer gereken yapısal düzenlemeyi yapmıyor;
    Yapıcı ve samimi uyarılara rağmen, okullarımızda ulusal mücadele tarihimizin okutulmaması sonucu, halkımıza ve özellikle  yeni nesle, Rum ulusal tezleri benimsettiriliyor;
     Hizmet şemasındaki görev ve yükümlülüklerini yerine getirmeyen, anayasa ve yasaların uygulanmasında umursamaz davranan, atanmış yetkiliden kimse hesap sormuyor?
    Alenen ve pervasızca halkımızı içeriden çökertmek amaçlı kampanyalar yürüten, KKTC’ni aşağılayan, haksızca ve art niyetle TC_KKTC yetkililerini kötüleyen, hatta hakaret eden ve karşı tarafın ulusal davasına hizmet edenler hakkında yasal işlem yapılmıyor;
    STÖ’lerin kuruluş tüzüklerinde belirlenen amaçları dışında siyasetle uğraşmalarından, gerekli gereksiz grev ve eylemlerle halkı ve ülkemizi zarara uğratmasından, halkımızın ezici çoğunluğunun şikayetçi olmasına karşın, soruna  el atılmıyor;
    Sade vatandaşların bildiği, rahatsız olduğu ve şikayet ettiği sorunların, küçük ülkemizde  atanmış ve seçilmiş yetkililer tarafından bilinmemesi düşünülemez.
    Buna rağmen, atanmış ve seçilmiş yetkililer, herhalde, kötü görünmemek, eleştirilmemek ve makamda rahatsız edilmemek düşüncesiyle sorunlara el atmaktan çekinmektedir.
    Yıllardan beri alışılagelmiş umursamazlık, duyarsızlık ve nemelazımcılık alışkanlığından henüz icraata başlayan, yeni iktidarı sorumlu göstermek hakça olamaz. Ayrıca bütün dünyanın ciddi sıkıntılar içinde bulunduğu bir dönemde, çatışmayı körüklemek yerine, hükümet kurulmasına katkıda bulunan siyasiler ile görev üstlenen siyasilere yardımcı olmak hepimizin çıkarınadır.
    Öte yandan, birlik beraberlik içinde hareket etmemiz gereken İçinde bulunduğumuz kritik dönemde, çeşitli nedenlerle görev üstlenmeyen, siyasi partilerin bir de siyasi krizlerden anavatanı suçlaması ve eylemlerle gerginliğe sebep olmaları halkımızın çoğunluğu  tarafından hoş karşılanmamaktadır. İlk seçimde bu partilere gereken yanıtın verileceği görülecektir. 
    Sosyal medyada yapılan yorumlardan anlaşıldığına göre; halkımızın ezici çoğunluğu, hükümetlerin  kısa ömürlü olmasından, sık sık seçimlere gidilmesinden, günlük yaşamı felç eden sokak eylemlerinden, siyasi gerginliklerden, müdahale masalı ile anavatanla işbirliği yapılmasına karşı çıkılmasından,  protokollerin uygulanmamasından ,mali yardımların halkımızın yararı yerine popülistçe harcanmasından, sloganla siyaset yapılmasından, hiçbir yapıcı öneride bulunmadan sürekli ülkeye hizmet edilmesini engelleyici muhalefetten ve halkımızın vefasızca anavatana karşı  kışkırtılmasından  memnun değildir. 
    Bu nedenle büyük bir fedakarlıkla hükümette yer alan siyasi partileri çalıştırmamak yerine, bir süreliğine onlara zaman tanınmalı, yardımcı olunmalı.
             Geçmişteki umursamaz ve hatalı yönetim anlayışı ile hareket etmemesi durumunda, hükümet, başarılı olacak ve  halkımızın takdirini, desteğini kazanacak.
              Bu amaçla işin başında, hükümet bir genelge ile; tüm atanmış yetkililerin; hizmet şemasında belirlenen görev ve yükümlülüklerini,  seçilmişlerden uyarı almayı beklemeden  titizlikle yerine getirmesini, Anayasa ve yasalara ödünsüz uymalarını istemeli. Aksi tutum içinde olanlar hakkında, görev ihmali işlemi yapılacağını peşinen bildirmeli.