Yolları çökmüş, kaldırımsız bir ülkede yaşıyoruz...
Lefkoşa-Girne anayolu dünya standartlarının çok gerisinde...
Biraz sürat yaptığınızda aracı kontrol etmeniz imkansız...
Hala orta refüjler yok...
Işıklar bir gün yanıyor, bir hafta yanmıyor...
Trafik ikaz çizgileri tamamen yok olmuş...
İkaz levhaları yetersiz...
Lefkoşa-Gazimağusa anayolunun bir bölümünde orta refüj var, büyük bir kısmında yok...
Lefkoşa-Güzelyurt anayolu daha da kötü...
Bazı kavşaklarda sürekli kaza oluyor, önlem alınmıyor...
Kırmızı ışıkta durmak ‘suç’ oldu...
Hele bir durun, arkanızdan korna çalar, size küfür ederler...
Üç yılda bir muayene olmaz
En büyük sorunlardan biri de araç muayenelerinin yetersizliğidir...
Dünyanın gelişmiş ülkelerinde, örneğin İngiltere’de araçlar yılda bir kez muayeneden geçiriliyor...
Aracın motoru, lastikleri, farları, frenleri kontrol ediliyor...
Değişmesi gerekenler değiştiriliyor...
Ve ondan sonra muayene belgesi veriliyor...
Bizde bu uygulama 3 yılda bir yapılıyor...
Şimdi bir hesap yapalım...
Aracınızın lastikleri 3 yaşında ve muayeneye gittiniz...
Memur bakıyor ve çok büyük bir yıpranma olmadığına karar veriyor...
Peki bu ne kadarlık bir süre için geçerli?..
Birkaç ay sonra lastikleri yenileme ihtiyacınız olacak...
Ama bir sonraki muayene tarihi 3 yıl sonra...
Ve siz de yıpranmış olmasına rağmen aracınızın lastiklerini değişmezsiniz...
Hele bir de sürat hastası iseniz...
Ani bir durum karşısında frene bastığınızda duramazsınız...
Çemberde, virajda mutlaka kayar, karşı şeride geçer ve mesum insanları öldürürsünüz...
Yüzlerce hayat gitti yetmedi mi?..
Bu konularda çok şey söylendi, çok şey yazıldı...
Özellikle her ölümlü trafik kazası sonrasında yaşanan sıkıntılar bir kez daha gündeme getirildi...
Ama değişen bir şey olmadı...
Ateş düştüğü yeri yakar derler...
Trafik kazalarında hayatlarını kaybedenlerin yakınları yanıp, tutuşurken, ülkeyi yönetenler, yapılması gerekenleri yapmadı...
Önceki gün 3 genç öğretmenin ölümüyle sonuçlanan kaza, bu ülkede yaşamın ne kadar ucuz olduğunu bizlere bir kez daha gösterdi...
Siz ne kadar dikkatli olursanız olun, hiç beklenmedik bir anda şerit değiştiren bir başka araç karşınıza çıkabiliyor ve sizi ölümle burun buruna getirebiliyor...
Cep telefonları ve mesajlaşmalar
Kuzey Kıbrıs’ta kazaların büyük bir çoğunluğu aşırı sürat ve dikkatsizlikten kaynaklanıyor...
Şimdi eğri oturup, doğru konuşalım...
Özellikle genç sürücüler, araç kullanırken cep telefonu ile mesajlaşıyorlar...
Mesaj yazmak için dikkatini cep telefonuna veren bir sürücünün, yola hakim olması mümkün müdür?..
Elbette değil...
Aynı şekilde araç kullanırken cep telefonunda konuşmak, dikkat dağıtıcıdır...
Peki buna kim dur diyecek?..
Elbette polis...
Daha sıkı denetim...
Daha ağır cezalar...
Ve eğitim...
İlk ve ortaokullardaki çocuklara yönelik eğitimden söz etmiyorum...
Büyükleri eğitmek için, televizyon ve gazetelerde kampanyalar başlatılmalıdır...
Bunun finansmanını araç satıcıları ile devlet müştereken omuzlayabilir...
İstersek başarabilir ve ölümlü trafik kazalarını asgariye indirebiliriz...
Ceza yasasını bir çırpıda değiştirebilen yüce meclis...
Trafik konusunda da aynı başarıyı gösterebilir!..
