banner564

UBP’nin adayları, 20 Temmuz sonrasına kaldı!

“Parti içi demokrasi” mekanizması, her partide farklı çalışıyor. “Parti içi demokrasi” dediğimiz şey, partilerin genel nitelikleri ile uyumlu olan bir olgudur zaten.
Bir parti, farklı fikirleri bünyesinde barındırmak iddiasında ise parti içi demokrasi olup olmamasının önemi farklı; lider partisi ise farklıdır. UBP, “Bizim yolumuz Anavatanın yoludur” dediğine de kendi içinden gelişecek politikalardan daha çok Türkiye’de belirlenecek siyasetleri öncelikli saydığına göre UBP’deki demokrasi buna göre şekillenecek demektir. CTP’den söz ettiğimizde, parti içi demokrasiye şekil verecek unsurları bambaşka bir nitelikte olacaktır.
Derdim UBP’deki veya CTP’deki demokrasi değildir! Bunu dert etmesi gerekenler o partilerin aktif üyeleridir. 
Bizim derdimiz, partilerde ne olup bittiğini anlamak ve KKTC’nin bugünkü iktidar partisi ile ana muhalefet partisindeki yönelimleri belirleyerek okurlarımızla paylaşmaktır. Sonuçta her yurttaşın “önünü görmek” diye de tarif edilebilecek bir “öngörülebilir yönetim altında yaşamak” hakkı vardır. Yönetim öngörülebilir olduğu ölçüde yurttaşlar da kendi hesaplarını ona göre yapmakta ve hayatlarını bu öngörülere göre şekillendirmeye çalışmaktadırlar.
Bugünlerde konumuz UBP’dir. UBP’de kongre var. Ne olup bittiği, hepimiz bakımından önemlidir.
Ünal Üstel, UBP Genel Başkanlığı’na yeniden aday olduğunu ciddi bir şekilde duyurdu. Ankara’ya gitti; destek alarak geldi ve kurultay tarihi ile birlikte adaylığını da ilan etti. Adaylığını açıkladıktan sonra köy köy geziyor; başkanı bulunduğu hükümetin icraatlarını anlatırken ileriye dönük planlarını da halkla paylaşmış oluyor. Bundan daha farklı olarak yapması gereken ne var bilmiyorum!
Hasan Taçoy ve Ahmet Karavelioğlu adaylıklarını resmen duyurmuşlardı. Karavelioğlu UBP’liler ile tanışma ve kendini politikaya ısındırma aşamasında görünüyor. Alacağı sonuca bakarak nereye kadar gidebileceğine karar verecektir sanıyorum. Hasan Taçoy ne yapıyor tam olarak gözleyemiyorum; basına sadece demeçleri yansıyor. 
Geçen hafta, bazı milletvekillerinin daha adaylığından söz ediliyordu. Bunlar, basına sızdırdıkları şekilde adaylık açıklaması yapmak yerine Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 20 Temmuz’da adaya yapacağı ziyareti beklemeye başladılar. 
Bu aday adaylarının doğrudan Erdoğan veya yakın çevresi ile temas edemeyecekleri bu nedenle araya bazı eski UBP ileri gelenlerini koymaya çalıştıkları haberleri de ortalıkta dolaşıyor. Bizzat Erdoğan’dan veya yakın çevresinden “işaret almayı” istiyorlar ama bu çevreye ulaşmakta bile yetersiz kalıyorlar. Aracılarla alacakları işaretler onları nereye sürükleyecek göreceğiz!
Ankara kulislerinden gelen haberler ise, Türkiye hükümetine yakın kişilerin “biz UBP kurultayına karışmayacağız” mesajı vererek Üstel’i desteklemeye devam edecekleri şeklindedir. Üstel’in son Ankara ziyaretinin ve sonrasında başlattığı çalışmaların da bunun kanıtı olduğu üzerinde duruluyor. 
Gerek Üstel’in çalışmaları gerekse aday olmayı düşünenlerin adaylık açıklamak yerine mesaj alma peşine düşmüş olmaları; UBP’nin misyonu ve çalışma biçimi hakkında bilgi vermiş oluyor. UBP’de parti içi demokrasi buna göre çalışıyor. 
Türkiye ile uyumlu çalışamayacağı düşünülen bir adayın UBP Genel Başkanı olması söz konusu olamaz! Önümüzdeki günlerde, yeni adaylar ortaya çıksın veya çıkmasın, Ankara’nın hangi adayı desteklediğini konuşmaya devam edeceğiz. Biz konuşurken Ünal Üstel, atı alarak Üsküdar’ı geçmiş olacaktır!


UBP Genel Başkanlığına aday olmayı düşünen kimi milletvekilleri, Erdoğan’dan işaret almaya çalışıyorlar…
 

YORUM EKLE

banner471

banner473