Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon'da yaptığı konuşmasında döviz alma konusunda sanayicileri uyardı. Erdoğan, gerekmesi halinde B ve C planlarını devreye sokabileceklerini bildirdi.
Konuşmasına, Trabzon’un kanaat önderleri ve gönüllü kuruluşların temsilcileriyle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti ifade ederek başlayan ve Trabzon Valiliğine teşekkür eden Erdoğan, 24 Haziran seçimlerinde yüzde 69,4 oy oranıyla kendisini cumhurbaşkanlığına layık gören Trabzonlulara şükranlarını sundu.
Erdoğan, “Ekonomimize kur üzerinden uygulamaya konulan operasyonun da biz üstesinden geleceğiz. Türkiye’yi ve Türk milletini tehdit etmek hiç kimsenin, hiçbir devletin, hiçbir kredi derecelendirme kuruluşunun haddi değildir.” Dedi.
Sanayicilere seslenen Erdoğan, “Sanayicilerimize sesleniyorum; bankalara saldırarak, oralardan döviz alma yoluna gitmeyin. Bu milleti diri tutmak, ayakta tutmak sadece bizim görevimiz değildir. Sanayicinin de görevidir, tüccarın da görevidir” dedi.
Ekonomik savaş başlattılar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon'da katıldığı bir toplantıda, "Bunun adı Türkiye’ye operasyon çekmektir. Operasyonun amacı da tüm alanlarda Türkiye’yi teslim almaktır. Oyununuzu gördük ve meydan okuyoruz. Teslim olmayacağız" şeklinde açıklamalarda bulundu.
Türk milletinin iradesini sandıkta yönlendiremeyenlerin, her dönemde farklı araçlar denediğine işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:
“Provokasyonla, darbeyle yapamadıklarını şimdi para ile gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Buna açık ifadeyle ekonomik savaş derler. Ülkemizde döviz kurunun, 15 Temmuz öncesi bulunduğu 2,8 lira seviyesinden bugün 6 lirayı geçmesinin ne ekonomik ne de mantıklı bir izahı vardır. Türkiye bundan 20 yıl önce Asya ülkelerinde yaşandığı gibi bir finans kriziyle mi karşı karşıya, hayır. Türkiye bundan 10 yıl önce Amerika ve İngiltere’de olduğu gibi bir mortgage kriziyle mi karşı karşıya, hayır. Türkiye, Yunanistan’ın 6-7 yıl önce olduğu gibi ilan ettiği gibi resmi bir iflas mı yaşadı, hayır. Buna rağmen kredi kuruluşları bak onu yine yükseltiyorlar, niye? Dedim ya ekonomik savaş.”
“Güle güle’ deriz”
“Birileri kapıları kapatır Mevlam başka kapılar açar.” diyen Erdoğan şu değerlendirmelerde bulundu:
“Kulakları vardır duymazlar, dilleri vardır, Hakk’ı konuşamazlar. Kalpleri mühürlüdür. Bunu bileceğiz. Bu konuda çok önemli mesafeler katettik. Türk milleti kendisine tokat atana öteki yüzünü dönecek bir halk değildir. Biz, gördüğümüz dostluklar karşısında ne kadar kadirşinas isek, maruz kaldığımız düşmanlıkların cevabını misliyle verecek kadar da şedit bir milletiz. 81 milyonluk bir ülkeyle stratejik ortaklığını, müttefikliğini, terör örgütleriyle ilişkileri uğruna feda edene sadece ‘Hadi güle güle’ deriz. İşte bakıyoruz, ya ben senin stratejik ortağınım, seninle Afganistan’da beraberim, Somali’de, Bosna’da beraber olduk. Şu anda Kabil’de havalimanını biz koruyoruz. Böyle müşterek stratejik bir ortağına kalkıp da PYD, YPG gibi terör örgütlerini sahiplenerek bir kenara nasıl koyarsın. 5 bin TIR silahı Kuzey Suriye’ye taşıyorsun. 2 bin kargo uçağı silah, mühimmat yüklü, Kuzey Suriye’ye getiriyorsun ve terör örgütlerine teslim ediyorsun, bunları bize karşı kullandırtıyorsun. Bu da yetmiyor, terör örgütleriyle ilişkisi olan bir papaz için 81 milyonluk Türkiye’yi feda etmeye kalkışıyorsun. Kusura bakma, hukuk devleti olarak gereği neyse biz onu yaparız.”