Yıl 2012, aylardan Ekim, Asrın Projesi olarak adlandırılan ve Türkiye’nin Anamur sahillerinden KKTC’nin Güzel yalı sahillerindeki Geçitköy Barajı’na su akıtılması projesinin Anamur’daki temel atma törenlerine şahitlik edenlerdenim.
Aynı zamanlamada Geçitköy’de de temel atma törenleri gerçekleştiriliyor ve KKTC’nin kaynaklarının yeterli olmayışından dolayı sorunların başında gelen su problemine bu proje ile son veriliyordu.
Üç yıl devam eden proje uygulaması nihayet 17 Ekim 2015’te tamamlanıyor ve adaya su gelmeye başlıyordu.
Geçitköy’e suyun ilk akıtılmasına da şahitlik yapanlardanım.
Anamur’da o günlerde proje uygulamasından sıkıntı duyan bölge vatandaşları oldu.
Türkiye Devleti bunları telafi ederek bir şekilde çözdü!
KKTC’de su getirme projesinden rahatsızlık duyanlar oldu ama bunların rahatsızlığı Anamur’daki gibi su altında kalacak arazileri olanların sıkıntılarına benzemiyordu.
Bunların sıkıntıları Türkiye ile KKTC’nin göbek bağlarının güçlenmesine olan tepkiydi!
Aynı tepki “Doğmamış çocuğa don biçme” konumundaki elektrik projesi için de sergilendi.
Cılız kalan bu sesler sinmek yolunu seçti ve adaya su akıtılmaya yaklaşık beş yıldır devam ediliyor.
Geçtiğimiz kış aylarında çetin geçen hava koşulları nedeni ile taşıyıcı konumdaki borular hasar gördü. Aylar öncesinden tespit edilen duruma müdahale önce hava koşulları müsait olmadığı için ertelendi. Aradan aylar geçmesine rağmen hasar gören bölümdeki anomali hala daha giderilemedi. Aylar öncesinden tarihler verildi.
“Geçitköy Barajı’ndaki su tamir işlemi tamamlanana kadar yeterli” denildi.
Nedendir bilinmez, ne acıdır ki bu sözler gerçeğe dönüştürülemedi. Kıbrıs halkının rahatlamasına neden olana geçtiğimiz günlerde TC Cumhurbaşkanı Yardımcısının üzerine basa basa “Su sorunu muhakkak çözülecek” doğrultusundaki açıklaması oldu.
KKTC bugün “getirilmesin, istemeyik” diye kazan kaldırılan sunun yokluğunda kıvranmakta, sıkıntılarını yaşamaktadır.
Su birkaç gündür şebekelerde yok, dönüşümlü olarak verilmeye başlanacağı söyleniyor ama yarının ne olacağı meçhul!
Bir tarafta pandeminin yarattığı sıkıntılar, krizin ilk dönemlerinden normalizasyona geçişte yaşatılan organizasyon bozuklukları, yanlış alınan, zırt pırt değiştirilen kararlar, bir çığ gibi büyüme eğilimindeki tırmanışlar vatandaşı panik ortamlarına sürüklerken, hijyenliğe önem verilmesi gereken bir dönemde
meydana gelen su sıkıntıları yaraya adeta tuz basar konuma getirildi.
Pandeminin yarattığı olumsuzluklar bir tarafa, göreceksiniz yaşanılan su sorunu önümüzdeki seçimlerin sonuçlarına kadar etki yapabilecek boyuttadır diye düşünüyorum.
Akıtılan su ile yaz aylarında sararan çehresi bir nebze olsun yeşile dönüşen, gelen su sayesinde yer altındaki su kaynakları canlanır konuma geçen KKTC’nin bir türlü sarının etkisinden kurtulamayacağı görülüyor.