Gelişmiş ülkelerde seçime katılan partilerin propagandası daha çok iki başlık üzerinde yoğunlaşır…
Birincisi eğitim, diğeri sağlık sistemidir…
İngiltere’de İşçi Partisi uzun bir aradan sonra 1996 yılında iktidara gelirken eğitim konusunda ‘Ev Ödevleri Kulübünü’ ön plana çıkarmıştı…
Tam gün eğitimin olduğu bir ülkede ‘Ev Ödevleri Kulübü’nün ön plana çıkarılması İngiliz halkından büyük destek görmüştü…
Bunu niye yaptılar?..
Çocuklar; öğretmenin verdiği dersi anlamadıkları zaman, ödevlerini yapmakta zorlanıyorlar ve ailelere sığınıyorlar…
İşten yorgun dönen anne ve babalar ise çocuklarına yeterince yardımcı olamıyor…
Ve bu durum eğitime olan ilgiyi de başarıyı da zaman içinde azaltıyor…
İşçi Partisi’nin ortaya koyduğu bu önerinin uygulanabilmesi için elbette para gerekiyordu…
Bunun için de Sayısal Loto’nun haftada birden ikiye çıkarılması kararlaştırılmıştı…
Nitekim öyle oldu ve iktidara gelen İşçi Partisi Loto’dan elde edilen ek gelirlerin yarısını eğitime, yarısını da sağlık sistemine aktarmak suretiyle seçim öncesinde verilen sözleri yerine getirmişti…
Bizde Tam Güne geçilemedi
KKTC’de ise yıllardan beri ‘Tam Gün’ eğitime geçilmesi dahi başarılamadı…
Bunun ana nedeni, siyasi partilerin sendikalara teslim olmasıdır…
Öğretmen sendikaları ‘altyapı eksikliği’ gerekçesiyle hiçbir zaman ‘tam gün’ eğitime yanaşmadı…
Kıbrıs sorununun çözümüne gözü kapalı destek veren ve Avrupalı yaşamdan söz eden bu sendikaların, diğer yandan Avrupa’da olduğu gibi KKTC’de tam gün eğitime sahip çıkmamalarını anlamak mümkün değildir…
Siyasilerin de iddia edilen altyapı eksiklerini gidermemesi ve seçim dönemlerinde halka vadedilen tam gün eğitimi hayata geçirmemeleri, gençliğe yapılan en büyük ihanettir…
Gelinen noktada dibe vuran eğitime bir darbe de Coronavirüs vurdu…
Okulların yüz yüze eğitime hazır olmaması nedeniyle önceki gün uygulamaya konan online eğitimin başarı şansı yoktur…
Basit bir kazı yüzünden internet bağlantısının iki gün süreyle kesildiği bir ülkede online eğitim yapamazsınız…
Öyleyse, mümkün olan en kısa sürede yüz yüze eğitime geçilmelidir…
Bunun için de tüm hijyen kuralları uygulanmalı ve sıkı denetim altında tutulmalıdır…
Hijyen ortamın sağlanması için gerekli tüm masrafları ise devlet karşılamalıdır…
Sözde bir eğitim adası olan Kıbrıs’ta maalesef birçok şey gibi eğitim ve kültürde iflasları oynuyoruz…
Bundan sonra bu işin içinden çıkılması çok daha zordur…
Sorumlulara kolaylıklar diliyoruz…