Ülkenin her yanında dert var...

    Umutsuzluk ve karamsarlık var...

    İnsanlar geleceğini göremiyor...

    Yarınlarının ne olacağını, çocuklarına nasıl bir gelecek bırakacaklarını bilemiyorlar...

    İşsizler kadar, çalışanlar da kaygılı ve mutsuz...

    Kuşkusuz tüm bunlar insanı endişelendiriyor ve üzüyor...

    Bir başka üzüntü kaynağımız ise dağların, ormanların, sahillerin, ana caddelerin, kent ve köy meydanlarının kirlenmesi, çöplüğe dönüşmesidir...

   Güzel bir ülkenin bu kadar kirlenmesi karşısında etkin önlemlerin alınamaması gerçekten hayret vericidir...

   Hiç kimse, yok edilen doğayı geri getiremeyeceğimizi düşünmüyor...

Esas kirlenme siyasette

   Zaten bu ülkedeki tüm sorunların temelinde, siyasetteki kirlenme yatmıyor mu?..

   Düzgün bir siyaset olsaydı, Kuzey Kıbrıs bugün herkesin kıskanacağı güzellikte bir ülke olmaz mıydı?..

   Elbette olurdu...

   Her iktidar değişiminde, üst kademe yönetimi ve katı kurallar değişmeseydi, bugün çok ileri noktalarda olabilirdik...

   Hiç kimse açlık çekmezdi...

   Hiç kimse işsiz kalmaz, gelecek kaygısı yaşamazdı...

   Ne yazık ki; ülkenin doğası, zenginlikleri, hemen herşeyi; kötü siyaset yüzünden bu kadar kirlendi...

Tüm kesimler sorunlu

   Lefkoşa’da, Gazimağusa’da, Girne’de, özellikle de taviz kenti Güzelyurt’taki esnaf kan ağlıyor...

   Çiftçi, hayvancı, sanayici, narenciye üreticisi dertli...

   Binlerce insan borç taksitlerini ödeyemez durumda...

   Konut mağdurlarının sorunlarına çözüm getirecek bir girişim yok...

   Öyleyse birilerinin birşeyler yapması gerekiyor...

   Uyarıları dikkate alarak, ciddi icraatlara girişilmeli...

   Fedakarlık gerektiren önlemlere yukarıdan başlanmalı...

   Devlet yönetiminde gereksiz harcamalar sonlandırılmalı...

   Emlak ve turizm sektörünü canlandıracak adımlar atılmalı...

Gidin THY’nin kapısına

   Her allahın günü ambargolardan şikayet edeceğimize, elimizdeki imkanları neden harekete geçirmiyoruz?..

   Neden THY’nin karşısına dikilerek “daha çok sefer istiyoruz... Bizi Londra dışındaki Avrupa ülkelerine, İran’a, Lübnan’a, Mısır’a da bağlayın” demiyoruz...

   THY istediği zaman, çok önemli işler yapabiliyor...

   Daha bir hafta önce Selanik’teki Yunan Oteli için promosyon kampanyası başlatabilen Türkiye’nin Ulusal Havayolu, Yavruvatan için elbette daha fazlasını yapar!..

   Ama birilerinin, THY makamlarına öneri sunması ve yardım talep etmesi gerekir...

   Sadece bunu başaralım, bu ülkenin nasıl hamle yapacağını hep birlikte göreceğiz...