Kuzey Kıbrıs’ın doğru dürüst bir ekonomisi yoktur...
Güneye göre, ufak rakamlarla üretim yapan bazı işletmeleri vardır...
Ve bunların büyük bir çoğunluğu Lefkoşa’daki Organize Sanayi Bölgesi’ndedir...
Mobilyacılar, mermerciler, kaportacılar, boyacılar, camcılar, kahve üreticileri, su üreticileri, matbaalar, otomobil garajları ve bazı medya kuruluşları bu bölgede faaliyet gösteriyor...
Ne var ki; Lefkoşa Organize Sanayi Bölgesi adanın en çok ihmal edilmiş bölgesidir...
Hemen hergün kanalizasyon borularından kaçaklar sızıyor, tüm bölge lağım sularına teslim oluyor...
Lağım olan yerde temiz hava alabilir misiniz?..
Kesinlikle hayır...
Sadece pis ve sağlıksız bir havayı solursunuz...
Günler geçince o bölgede yaşayanlar bu kokuya alışkanlık gösterirler ve tepkisiz kalırlar...
Ama farkında olmadıkları birşey vardır...
Ciğerleri, mideleri her geçen gün biraz daha tehlike sınırına yaklaşıyor...
Sahibi belirsiz
Öyleyse bunlar neden seslerini çıkarmıyor?..
Çıkaramazlar da ondan...
Birinci nedeni, sanayi bölgesinin sahipsiz olmasıdır...
Uzun yıllar Sanayi Dairesi “buranın sahibi benim” dedi...
Lefkoşa Belediyesi de bu karmaşa içinde bölgeye tam olarak sahip çıkamadı...
Sahipsiz kalan bölgede ne olur?..
Lağım sularına bir de çöpler eklenir...
Hemen her tarafta çöp yığınları oluşunca hastalık riski daha da artar...
Lefkoşa Türk Belediyesi, mevcut kadrosu ve araçları ile bu sorunun üstesinden gelemiyor...
Çevre Bakanlığı’nın kapısını çaldığınızda, ilgili yasaya atıfta bulunarak şöyle diyor:
“Ben cezamı yazar belediyeye gönderirim...”
Bu kadar basit mi?
Peki bu şekilde sorunları çözmek mümkün mü?..
Kesinlikle hayır...
Çok büyük harcamalar yaparak Organize Sanayi Bölgesi’nde tesis kuran insanların büyük bir kısmı bin pişmandır...
Bunlardan biri de benim...
KKTC’de düzen, denetim ve kural olmadığını bir an için unutup, Diyalog Medya’nın temellerini bu bölgede atmış bulunuyoruz...
Yaklaşık 6 aylık bir süre bana 60 yıl gibi geldi...
En kötü yıllarda bile böylesi bir pislik, böylesi bir düzensizlik görülmüş, duyulmuş değildir...
Birisi geliyor sınırınıza çöplük kuruyor, belediyeye şikayet ediyorsunuz, bir uyarı yazısı ile yetiniliyor...
Ve sorun orada kalıyor...
Komşunuz olan bu işletmeciden rica ediyorsunuz:
“Yapmayın yaz geldi, pencere açamıyoruz... Çöplerden çıkan sinekler her tarafı işgal etmiş... Gelin bir başka çare üretelim...”
Yanıt:Olmaz...
‘Biz o çöplüğü oradan kaldırmayız’...
Peki bu tür sorunları kim çözecek?..
Belediye mi, Sanayi Dairesi mi, Çevre Bakanlığı mı?:.
Eğer bu üç makam biraraya gelip, sorunu çözme yönünde bir proje geliştirmezse, sanayide yaşamak mümkün olmayacak...
Zaten batmış bir ülkede üretim yapan küçük işletmeler de batacak...
Salgın hastalıklar meydana gelecek...
Ve tüm bu olanların günahı, siyasetçilerin üzerinde olacak...