banner564

Sağlıkta politik kararlılık gerekli

Cenevre’den ne anlamamız gerektiğini henüz anlamadık. İki toplumlu görüşmeler kapalı kapılar gerçekleşirken, şimdi birde sunulan haritaların uzamların kontrollerinden sonra Birleşmiş Milletlerin çelik kasasına kitlendi. Günün sonunda her iki haklın onayına sunulacak olan anlaşma metni ve haritaların üzerindeki bu karartmaya anlam vermek zor. Diğer bir açıdan değerlendirirsek toplum adına yürütülmediğinin de düşünmemek elde değil. Baksanıza bizle birlikte herkes Cenevre’de… 
Bu haftaki yazımda toplumun gelişmişlik göstergelerinden biri olan sağlık sektöründen bahsetmek istiyorum. Özellikle kamu sektöründeki sağlık merkezlerindeki eksiklikler anlatmakla bitmiyor. Zaman zaman da yerel basında da konu ile ilgili haberleri izliyoruz. Fakat bizzat hastahanede olmak, orada yaşananlara bire bir şahit olma bambaşka bir durum…
Son bir haftayı, Lefkoşa Burhan Nalbant, Ortopedi ve Travmatoloji bölümde geçirdim. Devlet hastahanesine gerekli yatırım yapılmamakta ve hastahane sorunları hergün kartopu gibi yuvarlanarak büyümektedir. Lefkoşa Devlet hastahanesine gerekli yatırım yapılmamakta, hastahane kapasitesi ve personel sayısı yetersiz. Bu şartlar altında hastalar gerekli hizmeti alabiliyorlar mı? Dışardan bakıldığında zor gibi görülse de ister inanın ister inanmayın fakat işler çalışanların çalışma disiplini, görev bilinci ve meslek sevgisi sayesinde büyük zorluklar altında yürütülüyor. 
Lefkoşa Burhan Nalbant Hastahanesinde Ortopedi ve Travmatoloji bölümü, yaklaşık kırk adet hasta yatağından oluşmaktadır. Bölümde işler bir doktor ve üç hemşire ile yürütülmekte. Düşünün bir kere, üç hemşire Ortopedi ve Travmatoloji bölümümde hasta servisine her çıktığında, hasta başında iki dakika geçiriyor olması bile bir servisi, bir saat yirmi dakikada tamamlayabileceği göstermektedir. Her servisin iki saate bir olduğunu düşünürsek, bir sonraki servisin hazırlılarını yapan hemşireler, dinlenmeye vakit bulamadan, hem bir sonraki servise çıkıyorlar. Bu yoğun tempo içerisinde çalışan hemşireler, işlerinin yoğunluğu ve zorluğu karşısında yılmamakta ve görevlerini yerine getirmektedirler. Fakat onların bu yoğun tempoları içerisindeki en büyük sıkıntıları, hasta yakınları… Hemşireler görevlerini yerine getirirlerken, hasta yakınlarının hastasına özel ilgi istemeleri en büyük sıkıntıları… Bunun üzerine bir de personel sayısının az olması, özel yaşantılarına dair zamanı da kısıtlamaktadır. Nöbetler büyük bir özveri ile döndürülmektedir. Dolayısıyla hastahanede yatılı tedavi görenler ve hasta yakınlarının daha anlayışlı olmaları, zor şartlar altında çalışan hemşirelerin, işlerini kolaylaştıracaktır.
Sağlık sektörünün, işlevsel sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması zor olmamakla birlikte, konu ile ilgili 2012 yılında KKTC ve TC arasındaki protokol kapsamında, KKTC sağlık sektörü için hazırlana raporun sonuç kısmında aynen şöyle yazmaktadır. “KKTC sağlık  sisteminin  yeniden yapılandırılması ile ilgili bir çalışmanın profesyonel bir hizmet alınarak yapılması bir zorunluluktur.  Yalnız bu çalışma yapılsın ya da yapılmasın öncelikle politik kararlılık ortaya konmalı ve bu alana yönelik devlet politikası belirlenmelidir”
Çalışılmış raporda belirtildiği üzere sağlık sektörünün hem çalışanlar hem de hasta hakları adına en kısa zamanda iyileştirilmesi umudu ile sağlık sektöründe çalışanları köşemden saygı ve sevgi ile gönülden kutlarım… Herkese iyi pazarlar.
YORUM EKLE

banner608

banner474