Uzmanların tavsiyelerini dinleyerek sağlıklı yaşam için beslenmesine dikkat eden bir insan kanser belasından kurtulabilir mi?..
   Elbette böyle bir iddiada bulunulamaz…
   Çünkü kanser çeşitlerinin değişik faktörlerden kaynaklandığını hemen herkes biliyor…
   Kıbrıs gibi küçük bir ülkede hava kirliliği zaman zaman İngiltere’nin üzerine çıkabiliyorsa, işte size bir kanser nedeni…
   Araçların eksozlarından çıkan zehirleri görüyor musunuz?..
   Sözde eksoz ölçümü için yasa çıkardılar…
    Ama denetleyen yok…
   Ceza kesen de yok…
   O yüzden çoğu sürücü aracının eksozundan çıkan zehire aldırmıyor….
   Teknecik santraline bakınız…
   Dünyanın en kirli yakıtını kullanıyorlar…
   Özellikle Termik santral devreye girdiği zaman, gökyüzüne yükselen kara dumanlar rüzgarın etkisiyle birçok bölgeyi etkisi altına alıyor…
   Ne var ki; yıllardan beri gündemde olan bu ciddi sorun kimseyi rahatsız etmiyor…
   ‘Boşver, aldırma, bir şey olmaz’ deniliyor…

Beslenme şartları da kötü

   “Dört tarafı denizle çevrili, ağır sanayisi olmayan bu güzel bir adada yaşayan insanlar neden balık yiyemez hale geldi?..
   Bunu sorgulayan var mıdır?..
   Sağlık uzmanları, diyetisyenler bazı tüketim maddeleri konusunda uyarıyor ve daha çok balık tüketilmesini öneriyor…
   Fakat pazardaki balıkçı 6 ay önce 120 liraya sattığı balığı, şimdi 200’e mal ettiğini ve insanların bu parayı ödeyemediğini söylüyor…
   Öyleyse; sağlıklı beslenme nasıl olacak?..
   Çok sayıda meyveyi alamaz duruma gelen insanlar vardır…
   Sağlık uzmanları onlara öğütler verse de, bunu yerine getiremiyorlar…

Stres baş belası
 
   Yaşam koşullarının değiştiğini, stresin arttığını ve bunun da ciddi olumsuzluklara yol açtığını biliyoruz...
   Ancak; stres tek başına kanserin nedeni değildir...
   Olumsuzlukların artması durumunda böylesi bir risk oluşabilir...
   Bir de gıda maddelerinde kullanılan ilaçlar vardır…
   Denetimsiz ve çoğu yerde bilinçsiz kullanılan zehirler ve hormonlar büyük sorun…
   Özellikle piyasaya yeni çıkan ve yüksek fiyatla satışa sunulan sebze ve meyvelerde yüksek oranda hormon ve tarımsal ilaçların olduğunu biliyoruz...
   Bundan da önemlisi tarımda kullanılan suyun kalitesidir...
   Elimizi dahi yıkamanın tehlikeli olduğu sularla tarımsal üretim yapıldığında, nasıl zehirlendiğimizi artık siz düşünün...

Devlet seyirci kalamaz

   KKTC’deki sorumlular, yaşanan bu olumsuzluklar karşısında ne yazık ki; bugüne kadar elle tutulur önlem almadılar...
   Hâlbuki sebze ve meyveler kadar, küçük ve büyükbaş hayvanların yanı sıra tavukların yetiştirilmesindeki koşullar, ayrıca kullanılan yemler hakkında ciddi iddialar vardır...
   Bunların sürekli araştırılması ve Avrupa Birliği’nden de yardım istenerek, ciddi önlemlerin alınması gerekir...
   Genç insanların dahi kanser belasına yakalandığı gerçeğinden hareket ederek, herkesi ürküten bu tehlikeyi bertaraf etmek için daha fazla zaman tüketilmemelidir...
   İyi haftalar…