Özge Taşker
Uzman Diyetisyen
Havakların bir soğuması, bir ısınması, soluduğumuz tozlar, çevrenin kirliliği ve diğer benzeri sorunlar nedeniyle insan vücudunun güçlü olması gerekir. Özellikle gripal enfeksiyonların arttığı şu günlerde herkesin vücuduna C vitamini depolamasını öneririm.
Bazılarımız, en yüksek C vitamininin sadece narenciyede olduğunu düşünürüz. Ama gerçek durum öyle değildir.
Narenciye konusunda 18. Yüzyılda yapılan bir araştırma, bu meyvenin öenmini bizlere anlatıyor. Taze narenciye meyve suyunun eklem zayıflığı, dokuların hassasiyeti, iştahsızlık, kansızlık, yorgunluk ile karakterize ‘skarvi’ adlı hastalığı engellediği James Lind adlı bilim adamı tarafından bulunmuştu. 1920 ortalarında narenciyeden yapılan meyve suyun etken maddesinin askorbik asit olduğu saptandı
Ancak, ilerleyen yıllarda narenciye dışındaki bazı sebze ve meyvelerde C vitaminin ne kadar yüksek olduğu da ortaya çıktı.
Bunlardan bir tanesi Kiwi’dir. Anavatanı Çin’de bu meyvenin adı Yang Tao olarak biliniyordu. Daha sonra üretim Yeni Zelanda’ya ve birçok uzakdoğu ülkesine yayıldı.
Birçok derde deva
Kivi’nin ortalama uzunluğu 3 inçtir. Fakat, insan sağlığına faydası o kadar çoktur ki, bu meyveden hemen hergün bir adet tüketmekte fayda vardır.
Bir adet Kivi tükettiğiniz zaman, günlük C vitamini ihtiyacınızın tamamına yakınını karşıladığınızı biliyor muydunuz?.
Ben sağlığınızla ilgilenen biri olarak sizlere ısrarla bu meyveyi tavsiye ediiyorum. Çünkü, Kivi’de, C vitaminine ilaveten yüksek miktarda K vitamini, E vitamini, Magnezyum, çinko ve Manganez vardır.
Çocuklarınıza aşılayın
İtalya’da 6-7 yaş arası çocuklar üzerinde yapılan bir araştırmada, Kivi tüketenlerin, özellikle soğuk algınlığı, öksürük ve kabızlık sorunu yaşamadıkları ortaya çıktı.
Lifli olması nedeniyle bu meyveyi hepimizin küçük yaşlarda çocuklarımıza aşılamamızda fayda vardır.
Bazıları ‘ekşimtrak’ olması nedeniyle ‘Kivi’ dediğimiz zaman yüzünü buruşturuyor. Ama faydasını düşünerek, yüzümüzü buruştursak da bu meyveyi yemeliyiz.
Üstelik Kivinin, cildimize de faydaları vardır.
Aynı zamanda kalp ve kanser hastalıklarına karşı koruyucu özellikleri bulunan bu meyveyi evinizden eksiltmeyin ve tüketimini ihmal etmeyin.
Karnitin yağ yakıcıları
Günümüz marketlerinde ‘Karnitin’ adında bir yağ yakıcıya oldukça rağbet vardır. Özellikle zayıflamak isteyen bireyler fazla yağlardan kurtulmak amacıyla Karnitin tabletlere büyük ilgi gösteriyorlar.
Karnitin bir amino asit olup amin adlı diğer bir amino asitle birlikte kan dolaşımındaki serbest yağları kendisine bağlayarak bunları hücre içine geçirir. Böylelikle taşıdıkları ve hücre içine geçirdikleri bu yağların hücre içindeki enzim ve oksijenle yakılmasını sağlar. Karnitin’in yağ yakıcı etkisi de açıkladığım bu nedenden dolayıdır.
Halbuki, Karnitin’in dışarıdan ve fazladan tablet halinde alınmasının, bu tür fazladan yağ yakıcı bir etkisi olmadığı da pek çok araştırma ile ortaya Asyabahis kondu. Yani Karnitin’in vücut içinde yeterli miktarda üretilmesi ve var olması ile yağlar hücre içine taşınarak yakılabilmekte, ancak bu durum dışarıdan alınan fazladan Karnitin’in, fazladan bir yağ yakımına neden olacağı anlamına gelmemektedir. Bu yüzden büyük umutlarla bu tür preparatları satan marketlere gidip onca parayı Karnitin’e yatırmayın.
Hem paranıza, hem de zamanınıza yazık olur.
Karnitini doğal olarak nasıl alabiliriz ?
Karnitin’in doğal mekanizma ile vücut içinde yeterli miktarda üretilmesi kandaki yağları hücre içine taşıyarak yakılmasına yardımcı olması açısından önemi vardır. İşte karnitin adlı yağ yakılmasında oldukça önemli olan bu maddenin yeterli oranda vücutta üretilebilmesi C vitamine bağlıdır.
Çünkü bu amino asit te C vitamininden üretilir. Yani C vitamini Karnitin’i üreterek zayıflamaya da katkıda bulunur. Kilo kontrolünde ve şişmanlığın önlenmesinde en önemli faktörlerden birisi olarak karşımıza çıkar.
Tüm bu yararlı ve son derece önemli etkilerine karşılık, C vitamininin 1.5-2 gram gibi abartılı dozları böbrek yetmezliği olanlarda ve de şeker hastalarında kullanılmamalıdır.
Kalp ve damar hastaları, özellikle yüksek tansiyonu kontrol altına alması ve beyaz kan hücrelerinin kan damarlarının yüzeyine yapışmasını engellemesi açısından C vitaminini sürekli olarak günlük beslenmelerine eklemek ve buna öncelikle dikkat etmek zorundadır.
Günlük alınması gereken C vitamini ne kadar olmalı?
Günlük C vitamini miktarları ise 250-1000 mg’dır. İdeal olarak günlük 200-500 mg dozlar bu etkileri için fazlası ile yeterlidir.
C vitamininin daha etkin ve kolay emilimi için aç karnına alınmaması gerekiyor. Bu yüzden de narenciye meyve ve salata gibi C vitamini yönünden zengin gıdaları yemeklerden hemen sonra değil, yaklaşık bir saat sonrasında tüketmeye özen gösterin.
Güncelleme Tarihi: 19 Ocak 2014, 12:12