Türkiye yine 38 evladını teröre kurban etti...
Bu nasıl bir insanlık?..
Bu nasıl bir alçaklık?..
Bombaları yüklenip, insanların üzerine saldırtıyor, kan akıtıyor, ocakları söndürüyorlar...
Türkiye’nin böylesi saldırılarla çökmeyeceğini, teröre teslim olmayacağını, hak ve menfaatlerini başkalarına çiğnetmeyeceğini bildikleri halde bu tür kanlı eylemlerden vazgeçmiyorlar...
Kuşkusuz Türkiye’nin acısı, bizlerin de acısıdır...
Türkiye’nin güçlü olması, bizim de gücümüzdür...
O nedenle Beşiktaş’ta meydana gelen hain saldırıda kaybedilen canlar, hepimizin yüreğini dağladı...
Hepimiz onlar için ağladık...
Yaşananlardan elbette yeni dersler çıkarılacak, yeni önlemler alınacak...
Ancak bu noktada tüm Türklerin kenetlenmesi, birlik ve beraberlik ruhunun güçlenmesi kaçınılmazdır...
Bu konuda sadece Türk hükümetine değil, sivil toplum örgütlerine, medyaya da ciddi sorumluluklar düşüyor...
Artık herkes ayağa kalkmalı, tüm güçler birleştirilmeli ve dünyaya “Hepimiz biriz, güçlüyüz, dimdik ayaktayız” mesajı verilmelidir...
Unutmayalım ki; Türkiye ve KKTC üzerinde sinsi oyunların oynandığı bir süreçten geçiyoruz...
Böylesi bir dönemde herkesin daha fazla sorumluluk üstlenmesi, adımların daha bilinçli atılması ve içte kısır çekişmelerin bir kenara bırakılması gerekir...
Gerilim kaldıramayız
Türkiye’de olduğu gibi, KKTC yetkililerinin de iç sorunların çözümü konusunda etkili adımlar atması ve çok hızlı bir şekilde toparlanma sürecine girmesi gerekiyor...
Halkımız; bazı gerekçelerle devam ettirilmesi planlanan eylemlerin de iptal edilmesini bekliyor...
Zaten yetersiz olan enerjimizi, bir de sendikal eylemlere harcayamayız...
Karşı tarafın, Cenevre zirvesi öncesinde tüm gücüyle dünyayı etkilemeye çalıştığını görmezden gelemeyiz...
Çetin günler bizleri bekliyor...
Geleceğimizin yeniden şekilleneceği Cenevre zirvesine bir aydan daha kısa bir zaman kaldı...
Rum tarafı dünyanın güçlü ülkelerini bu zirve etrafında toplamaya ve Türkiye üzerinde daha ağır baskılar oluşturmaya çalışıyor...
Hedefleri; bir daha gelmemek üzere Türkiye’yi buradan uzaklaştırmak, garantileri kaldırmak ve Kıbrıslı Türkleri azınlık durumuna düşürecek bir oluşumu sağlamaktır...
Gelinen aşamada; devleti yönetenlerin, önemli kurum ve kuruluşların ciddi sorumlulukları vardır...
Hiç kimse sorumluluktan kaçmamalı, olayları kendi akışına bırakmamalıdır...
Hele, Türkiye’yi hedef alan eylemlere kesinlikle fırsat verilmemelidir...
