Halkın Partisi Milletvekili Hasan Topal, özellikle Mesarya’da sevilen bir doktordur…
   Milletvekili olduktan sonra hemen her hükümet krizinde “UBP’ye gidecek veya partisinden istifa edecek” şeklindeki dedikoduların hedefi oldu…
   Ama o hiçbir yere gitmedi…
   Yaşanan hükümet krizi nedeniyle kendisine sorulan bir soru üzerine açık ve net bir duruş sergileyerek “HP’nin içinde olacağı yeni bir hükümette ben de bakanlık isterim” dedi…
   Mesele işte bu cesareti gösterebilmede…
   Aslında milletvekillerinin tamamında bakan olma arzusu vardır…
   Seçime girenler artık milletvekilliği ile yetinmiyor…
   İlla ki bakan olmalı…
   Kuşkusuz bunun çeşitli nedenleri vardır…
   En önemlisi toplum baskısı…
   Bulunduğu bölgedeki insanlar “Ne yani doktorum senden daha iyi mi bunlar” diyerek, kabine dışında kalan adamı tahrik edebiliyor…
   Bunun tekrarı sonrasında o da derinden düşünmeye başlıyor:
   “Ne yani onlar benden daha mı iyi?..”
   “Ben neden bakan olmayım?..”
   “Ben olsaydım daha iyisini yapar, bir sonraki seçimi garantiye alırdım…”

Siyasetin okulu yok ki?

   KKTC tanınmamış bir ülke olsa da insanlarda ‘siyaset arzusu’ ve bir makama gelebilme hırsı vardır…
   Nüfusa göre siyasi partilerin sayısı çok fazladır…
   Milletvekili, bakan ve üst kademe yönetiminde de sayı fazladır…
   Sendika, birlik, dernek, cemiyet sayısı olması gerekenden kat kat üzerindedir…
   Tüm bunları ‘demokrasinin güzelliği’ olarak mı görmeye devam edeceğiz?..
   Güzellikler arasında bu kadar kötüye gidişin olduğunu gördükçe bunun devamına tahammül edebilecek miyiz?..
   Küçülmeyi ve iyi bir eğitim sonrasında ‘iş yapmayı’ öğrenme zamanı gelmedi mi?.. 
   Belli ki gelmedi…
   Kimsenin yaşananlardan ders çıkarmaya niyeti olmadığına göre, milletvekili seçilenler de bakanlık yarışından vazgeçmeyecek…
   Hatta bundan sonra bu talep daha da artacak…
   Hasan Topal niyetini perde arkasında değil, herkesin bilgisi dahilinde ortaya koyuyor diye ona kızma hakkımız yoktur…
   İçinden geçenleri söyleyemeyenlere cesaret verici bir adım attığı için kutlanmalıdır…
   Meclis’teki 50 milletvekili yarından tezi yok oturup tarihi bir karar vermeli…
   Tümünün bakan olmasının yolunu açmak için anayasada değişiklik yapmalı…
   Ya bakan sayısı 50 olmalı…
   Ya da mevcut şekliyle; yani 10 kişi sınırlaması devam edecek ama altı ayda bir değişime gidilecek…
   Böylece bakan olmayan milletvekili kalmayacak…
   İşte o zaman ‘tanınmanın’ önünü de açmış olacağız…
   İyi pazarlar…