Bu makalemde iki güncel konuya değineceğim. Biri mobil telefonlara yapılan zammın bir ay süre ile ertelenmesi kararı. Diğeri ise Cumhurbaşkanı Sayın Akıncı'nın halk iradesi ile ilgili söyledikleri ve Erken Seçim meselesidir.
Mobil Telefonlarla ilgili değerlendirmeleri ve eleştirileri halkla paylaşmıştım. Geçen makalelerimden birinde de konuyu ele almıştım. Konu Meclis'te görüşülürken ve eleştirilerimle ilgili Sayın Bakan görüşlerini ifade ettikten sonra, basına haber düştü.
Meğer konu Mecliste görüşülürken, Hükümet, Mobil Telefonlara yapılan % 10'a yakın zammı onaylamıştı.
Bunun üzerine ertesi hafta konu yine Meclis Gündemine geldi.
Halka hiç bir açıklama yapılmadan yapılan bu zammın, demokrasi, açıklık ve halka dönük saygı ve sevgi ile bağı olmadığını ifade ettim.
Sonra ilgili Bakan Meclis Kürsüsüne çıktı ve hakaretamiz ifadeler kullanarak güya cevap verdi. Bu zam onayını da mahkeme kararına bağladı.
Arkasından bir hafta geçti geçmedi. Bu kez ilgili Bakan açıkladı ki Mobil Telefonlara yapılan zam bir ay ertelendi.
Bu açıklamada tıpkı zam kararında olduğu gibi neden ertelendiği ve ne olacağı ile ilgili bir söz söylenmeden yapıldı. İşte tam buna uyar, "alda bozdur" lafı.
Demek ilk kararı iyice değerlendirmeden almışsın. E, ne oldu mahkeme kararı?
Bu konuyu gündeme getirdiğimde, bana dönük yapılan hakaretemiz ifadeler, bunların hiç biri, bu yaşanan gerçeği değiştirmez.
İşte bu nedenle şimdi Bakan ve Hükümet bu kararı erteledi.
Konuyu gündeme getirdiğimde, konuyu gizlemek için vergi; %62’dir, yok % 65'tir diye gerçek dışı bilgilerle, basın da yanıltılmaya çalışıldı…
Ama gerçek olanın verginin % 47 olduğu idi. Bu net olarak ortaya kondu...
Üstelik mobil telefonda bulunan % 47'lik vergiyi önemli olarak etkileyen de % 35lik iletişim vergisidir.
Ancak bu % 35'lik İletişim Vergisi, Bakanlar Kurulu kararı ile %25'e kadar düşürülebilinir. İşte bence şimdi ertelemenin bir yanı budur. Herhalde bu vergi üzerinde belli bir çalışma yapacaklar. Üzerinde durduğum konulardan biri bu idi.
Bu alanda ayrıca Mobil Telefon ve İnternet şirketlerinin yeni yatırımlar yaparak teknolojiyi geliştirerek, maliyetleri biraz daha aşağı çekme yolu da var.
Ama, UBP- DP anlayışı bunu da tıkadı. Çünkü özerk olan Bileşim Teknolojileri ve Haberleşme Kurumunun yetkisinde olan yeni hat çekme insiyatifini de yasal değişiklikle ortadan kaldırarak, bunu da Bakanlar Kurulu yetkisine bağladılar.
Şimdi bir ay süreyi bekleyeceğiz, mahkeme kararı da var.
Kısacası bu konuyu iyi ki hakaretlere, güdümlü yıpratma ve itibarsızlaştırma çabalarına karşın gündeme getirmişiz.
Şimdi Mobil Telefon şirketleri, BTHK, Hükümet iyi bir çalışma yapıp, halkın önüne çıkmalıdır. Bu çalışmalar da halk ve kamuoyunun eleştiri süzgeçinden geçmelidir.
Telekomünikasyon Dairemizi etkili olarak saymadım. Çünkü iğdiş edildi...
Artık gündeme, kamu- özel ortaklığı ile 3. bir mobil şirketinin devreye girmesi düşüncesi girmelidir...
Çünkü, Özelleştirme adı altında, kamuyu tamamen devreden çıkarmanın sakıncaları bir bir ortaya çıkıyor. Havaalanı, havacılık ve petrol sektörü bunların belli başlı acı örnekleridir. Bu yüzden kamu-özel ortaklığı fikrini ele almakta büyük fayda var.
Halk iradesi ve erken seçim
Cumhurbaşkanı Sayın Mustafa Akıncı gündeme getirdiği Halk İradesi meselesinde yerden göğe kadar haklıdır.
Bugün Meclis'ten çıkan Hükümet, halk iradesine dayanmıyor. Bir kere azınlık hükümetidir. Ayrıca bu hükümet, son seçimlerde parti listesinden seçilip, sonra istifa edip bağımsız kalan milletvekillerinin desteği ile iş başındadır.
Bu yüzden halk iradesini yansıtmıyor...
Öte taraftan Sayın Başbakan, ikide bir erken seçim için "Hodri Meydan" çekiyor. Üstelik Erken Seçim için hodri meydan çeken Sayın Başbakan, sonra kalkıp," 2017 yatırımlar yılı olacak" diyor.
Kendisi erken seçim çağrısı yapan Sayın Başbakan, nasıl olurda 2017 için yatırımlar yılı olacak diyebilir? Erken seçimi gündem getiren bir hükümet, o andan itibaren bilmelidir ki kendi kendini, "Topal ördek durumuna" düşürmüş olur...
Evet, bunu tek yolu var.
Bu da CTP Genel Başkanı Sayın Tufan Erhüman'ın dile getirdiğidir. Sayın Erhüman Hodri Meydan çeken Sayın Başbakan'a, "7 Bakanına Erken seçim yasasını imzalat ve Meclise getir. Erken seçim önerisini 20 milletvekili ile destekleyeceğiz" dedi. Hadi, Hodri Meydan çekmek yerine bu adımı at...
Evet, artık bu ülkede seçim kaçınılmazdır. Çünkü azınlık hükümet yapıyor. Yaparken de son Mobil Tel zamlarında tekrarını yine yaptığı gibi, hukuk dışı, etik dışı açıklama yapmadan bir karar alıyor.
Sonrada aldığı kararlar geçmişte olduğu gibi ya mahkeme duvarından, ya da halkın vicdanının derinliğinden geri dönünce de bunları kendi eli ile yine hiçbir açıklama yapmadan geri alıyor.
Öyle bir hükümet ki en nihayetinde Sayın Tuğrul Türkeş'ten de ciddi bir uyarı yazısı aldı. Böylece bir kez daha, Türkiye ile ilişkileri gereksiz yere sarstı.
Evet, Mobil Telefonlarla ilgili durumu bir ay içinde devamlı gündem getirmek ve bu hükümeti denetlemek gerekir. Erken seçimde artık kaçınılmaz oldu. Hodri Meydan çeken, meydanı düzenlemeli.