banner564

Masadan kaçanların verdiği mesaj

   Rum lideri Anastasiadis, ciddi ekonomik sorunlarla boğuşurken, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda olumlu adımlar atamazdı...
   Çünkü böylesi dönemlerde fanatizm tırmanışa geçer...
   Yunanistan’ın şu anda Avrupa’ya karşı saldırıya geçmesinin temelinde, batmış ülke insanlarının dikkatlerini başka tarafa yöneltme taktikası vardır...
   Yeni Savunma Bakanı’nın, göreve başlkar başlamaz Kardak kayalığına çelenk bırakması, Güney Kıbrıs’ı ziyaretinde ise Rumlara ‘savaş uçağı’ almalarını tavsiye etmesinin temelinde de bu şaşırtmaca vardır...
   Rum lideri Anastasiadis’in ‘Navtex’ gerekçesiyle masadan çekilmesinin inandırıcı hiçbir yanı yoktur...
   Olsaydı; dünya ayağa kalkar, Türkiye üzerinde baskı kurardı...
   Ama hiçbir ülke, hiçbir kurum bunu umursamadı...
   Tam tersi Türkiye’nin Navtex hakkına dikkat çekildi...
   Buna karşın Anastasiadis, görüşme masasına dönmedi...
Fanatikler ayaklandı
   Anastasiadis’in masadan çekilmesi, AKEL haricindeki tüm partilerden güçlü bir destek gördü...
   Dini, siyasete bulaştıran Başpiskopos da öyle...
   Unutmayalım ki; Anastasiadis’in partisi DİSİ’nin kurucuları arasında ünlü EOKA’cılar vardır...
   Ve bir süre suskun kalan EOKA’cıların son zamanlarda yeniden ortalarda görünmeye başladığını ilgi ve ibretle izliyoruz...
   Rum terör örgütünün, Kıbrıs’ta neler yaptığını ve adanın ikiye bölünmesinin temelinde ENOSİS mücadelesinin olduğunu hiçbir zaman unutmamak gerekiyor...
   Barış istemek başka şey, geçmişi unutmamak başka birşeydir...
   Hiçbir ülke; hiçbir ulus, geçmişini unutmaz ve unutturmaz...
   Geçmişi unutursak, gelecekte varlığımızı sürdüremez duruma geliriz...
   O nedenle EOKA’nın bu ülkede neler yaptığını da unutmamak gerekiyor...
   Ne var ki; içimizde bazı kesimler bunu unutturmak istese bile, Rum şövenistler sürekli gözümüze sokmaya devam ediyor...
   EOKA’cılar Birliği Başkanı Tasos Sofekleus da öyle yaptı...
   Sofekleus, EOKA’nın 60’ıncı kuruluş yıldönümü münasebetiyle Güney Kıbrıs ve Yunanistan’ın yanı sıra İngiltere ve Amerika’da bir dizi etkinliklerin yapılacağını açıkladı...
   Ayrıca şunu söyledi:
   “Her ne kadar ENOSIS’i gerçekleştirememişsek de İngilizleri adadan kovmayı başardık...”
Bizlere mesaj veriyor
   Ayrıca EOKA’nın yeniden dirilişinden söz ediyor...
   Yeniden diriliş ne demek?..
   ENOSIS yolunda adımlar atmak...
   Bu hedeften vazgeçmediklerini dünyaya göstermek...
   Şimdi böylesi şartlar altında bizimle gerçekten barış istediklerine inanabilir miyiz?..
   Ya da nasıl inanacağız?..
   Dünyanın  gözüne bakarak bugünkü durumda dahi bizlere ‘nihai hedefin’ ENOSİS olduğunu söyleyebiliyorlarsa, onlara nasıl güveneceğiz?..
   Avrupa Birliği ve ABD bütün bu olanları nasıl göremiyor?..
   Ya da neden görmezden geliyor?..
   Hele İngiltere...
   EOKA’nın ilk kanlı saldırılarının hedefi İngiliz askerleri değil miydi?..
   Sözde bağımsız devlet kurulduktan 3 yıl gibi kısa bir süre sonra Kıbrıslı Türkleri kimlerin kurşunladığını garantör İngiltere bilmiyor mu?..
   Grivas’ı, Yorgacis’i, Papadopulos’u, Makarios’u, Samson’u tanımıyor mu?..
   Bu mümkün mü?..
   Elbette  tanıyor...
   Elbette gerçekleri biliyor...
   Buna karşın Kıbrıslı Türklere yönelik izolasyonların kaldırılmasına yardımcı olmuyor...
   İngiltere bizi bu tavrıyla üzüyor...
   Halbuki; adada kalıcı barışı isteyen bizleriz...
   Ananan Planı’na “evet” diyen bu toplumu izolasyon altında tutmak insanlık açısından da yüz kızartıcıdır...
   Bu yanlıştan kısa sürede dönülmelidir...
   Dönülmesi için de KKTC ve Türkiye hükümetleri etkin girişimler başlatmalıdır...
   Kalıcı bir çözüme ‘evet’...
   Ama EOKA’nın yeniden dirilişine ve ENOSIS taleplerine ‘hayır’...
YORUM EKLE

banner471

banner474