Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Rum lideri Nikos Anastasiadis’e çağrıda bulunarak, Meclis’ten geçen ‘ENOSİS’ kararının iptalini istedi...

  Son derece isabetli ve gerekli bir adım attı Sayın Akıncı...

  Kıbrıslı Türklerle ‘İki bölgeli, iki toplumlu federasyonun’ görüşüldüğü ve önemli ilerlemelerin kaydedildiği bir dönemde, Rum okullarında ‘ENOSİS’ kutlaması yapılmasına ilişkin bir kararın alınması asla kabul edilemez ve böylesi bir gelişme karşısında müzakereler sürdürülemez...

  ENOSİS, Kıbrıs adasının Yunanistan’la birleşmesi demektir...

  Kıbrıs Rum kilisesi ve siyaseti, bu hayal yüzünden hem bizlere, hem de kendi insanlarına çok büyük acılar yaşattı...

 Başpiskopos Makarios, bir din adamı olarak toplumların barış içinde yaşamasını sağlamak yerine; Ortodoks Hristiyan olanların, Müslüman Türkleri silahlı saldırılarla yok etmesi için terör örgütü kurdu...

  Yunanistan bu örgüte silah yardımında bulundu...

  İki toplumun ortaklığına dayalı Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluşundan 3 yıl sonra, yani 1963’te uygulamaya koyduğu saldırıları 11 yıl süreyle devam ettirdi...

  Kıbrıslı Türkler, bu süre zarfında çok sayıda şehit verdi...

  Binlerce insan evini, işini kaybetti...

  On binlerce insan memleketi terk etmek zorunda kaldı...

  Yunan Cuntası’nın 15 Temmuz 1974’te başlattığı darbe girişimi, Türkiye’nin müdahalesini zorunlu hale getirdi...

  Türkiye; 1960 anlaşmalarından kaynaklanan garantörlük hakkını kullanarak 20 Temmuz’da askeri müdahalede bulundu ve Cunta’nın ‘ENOSİS’ hareketini önledi... 

  İşte bundan dolayı 20 Temmuz Kıbrıslı Türklerin en büyük bayramı oldu...

  Aslında, Cunta’nın kanlı saldırısını sonlandırdığı, hem Rumlara, hem de Yunanistan’a demokrasiyi geri getirdiği için onların da bayramı olmalıdır 20 Temmuz...

Mesajın içi çürük

 
  Şimdi Rum lideri Anastasiadis, ENOSİS’e tepki gösteren Akıncı’ya “Benden bunu isteyeceğine 20 Temmuz kutlamalarını iptal et” diyor...

  Pişkinliğin bu kadarına pes doğrusu...

  ENOSİS, Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakı demektir...

  20 Temmuz ise, adanın katliamlardan ve Yunanistan’a ilhak darbesinden kurtulduğu gündür...

  İkisi birbirinden çok farklı şeylerdir...

  Bir tanesi, bağımsız devleti yıkarak, Yunanistan’a ilhakı öngörüyor...

  Diğeri devletin herhangi bir yere bağlanmasını engelleyen ve bir toplumun yok edilmesini önleyen gündür...

  Üstelik; Yunanistan’ın ‘OHİ’ gününü dahi askeri törenle kutlayan Rum liderliğinin, Kıbrıslı Türklere 20 Temmuz’un iptal edilmesi çağrısı yapması daha da komiktir...

  İşte tarafların bunca yıl uzlaşamamasının temelinde bu tür sorunlar vardır...

  Müzakerelerin ilk günlerinde bu tür sorunları konuşmaları ve uzlaşı sağlanması halinde devam etmeleri gerekirdi...

  Ne var ki; Rum liderliği, Türk düşmanlığına dayalı eğitim sistemini dahi tartışma konusu yapmadı...

  Akıncı ile iki toplumun siyasi eşitliğine dayalı federasyonu görüşürken, diğer yandan ENOSİS’i diriltmeye yönelik adımlar attı...

  Gelinen aşamada, garantörlüğü tartışmak amacıyla Anavatanları yeniden bir araya getirme oyununa gelinmemelidir...

  Anastasiadis’in dünkü açıklaması sonrasında Akıncı’nın Perşembe günü müzakere masasına gitmesi de anlamsızdır...

  Vedalaşmak için gidecekse kimsenin itirazı olmaz...

  Bunun dışında yapabileceği hiçbir şey kalmadı...