Cumhurbaşkanı Tatar, geçtiğimiz günlerde İstanbul Teknik Üniversitesi’ne yerleşke yapması için tahsis edilen Yeni Erenköy’deki araziyi ziyaret etti ve yerleşme planı hakkında bilgi aldı. İTÜ’ye tahsis edilen arazinin devamında Alarko Holding’e tatil köyü yapılmak üzere kiralanan arazi var ama oraya bakmadı. Tercih etmedi, istemedi veya unuttu!
Aslında unutmaması gerekirdi. Maliye Bakanlığı döneminde bu arazinin kanuna aykırı olan kira sözleşmesini düzeltmek için çok çaba harcadığına şahsen tanığım. Bu yatırımın önemini biliyor. Arazide sadece KKTC’nin değil, Akdeniz’in en lüks tatil köyünün yapılması kuvvetle muhtemeldir; planlar öyle! Getirisi de yüksek olacak ve Tatar da bunu biliyor. Biliyor ama arayıp sormuyor veya çekiniyor.
İlgi çekici bir diğer hikayeyi Erhan Arıklı’nın paylaşımından öğrendik. Ülkemizin tek ilaç fabrikası Pahrma Mondial kapalıdır. Eften püften nedenlerle, üretim yapmak için gerekli izni alamıyormuş… Eski bakanlarımızdan Feridun Adahan’a ait olan fabrika ile ilgili paylaşımı bir bakan yaptı ama Sağlık Bakanlığı resmi bir açıklama yaparak kamuoyunu aydınlatma zahmetinde bile bulunmadı.
Ercan Havaalanı ile iddialar ise havada uçuşuyor. T&T Havalimanı İşletmeciliği’nin dünya kadar vergi borcu olduğundan tutun da elektrik parasını ödemediğinden, Kıb-Tek personelinin Ercan’da T&T için çalıştırıldığına kadar birçok iddia ortaya atılmakta ama bunların hiçbiri, resmi makamlar tarafından açıklığa kavuşturulmamaktadır. Belli ki sorun diye ortaya atılan bu konularda onların da sorumluluğu var. 
T&T’nin vergi borcu varsa Maliye Bakanı kamuoyunu aydınlatmak zorunda değil mi? Sonuçta bu konu tekerleme gibi tekrarlanıp duruyor. El-Sen Başkanı, Kıb-Tek personelinin Ercan’da T&T için çalıştırıldığını iddia ediyorsa Kıb-Tek müdürlüğü bunun nedenini niye açıklamıyor?
Casinolu otellerin yaşadıklarına ise hiç girmeyelim isterseniz. Yasa dışı sanal bet ve merdiven altı şans oyunlarını görmezden gelip, yasalar altında faaliyet gösteren Casino’lara her Allahın günü saldırı yapılıyor, ağır suçlamalar oluyor. Devlet yetkilileri ise buna sesiz kalıyor.
Bizimkiler, Rum tarafına laf yetiştirmek için yarışıyorlar. Adaya milyonlarca ve hatta milyarlarca dolar yatırım yapan kuruluşların kötülenmesine ise seyirci kalıyorlar. Umurlarında değil; yönetici sorumlulukları işte bu kadardır!
Aslında KKTC’nin nasıl bir yer olduğunu öğrenmek isteyenler Alarko ve Ercan örneklerini iyi bir şekilde analiz etmeye kalkışsınlar… Öğrendiklerinden utanacaklarına şimdiden bahse girebilirim.

Yatırımların ve yatırımcıların kötülenmesine seyirci kalan yöneticilerimiz neyin peşinde olabilirler?