Mardin’deki hain saldırıda şehit düşen 4 polisten Adanalı Akif Hatunoğlu’nun vasiyeti cebinden çıktı

“Cenazeme hükümet temsilcisi gelmesin”

Mardin Valiliğinden, bölücü terör örgütü mensuplarınca yerleştirilen patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu 4 polisin şehit olduğu bildirildi.

Mardin’in Dargeçit ilçesinde sabah saatlerinde yola döşenen mayının patlaması sonucu şehit olan Emniyet Amiri İbrahim Halil Aksoy ile polis memurları Ahmet Akalın, Hüseyin Balta ve Akif Hatunoğlu’nun cenazeleri, Mardin Emniyet Müdürlüğündeki törenin ardından memleketlerine gönderildi.

Mardin’in Dargeçit ilçesinde dün sabah düzenlenen bombalı saldırıda şehit olan 4 polisten biri olan Adanalı Akif Hatunoğlu’nun vasiyeti cebinden çıktı. Hatunoğlu, vasiyetnamesinde hükümet üyelerinin cenazesine katılmamasını, naaşının Pozantı ilçesinin Tekir yaylasında bulunan babasının evinin bahçesine gömülmesini istiyor. 

Şehit Hatunoğlu’nun vasiyeti şöyle: 

"Eğer bir gün yaban ellerde şehit düşersem 

Hiçbir hükümet temsilcisi gelmesin cenazeme (Vali, milletvekili, bakan, başbakan, cumhurbaşkanı vs.) 

Neden diye sormayın…. Çünkü onlar uyuduğu için bunca şehitler verildi…

Allah’tan dileğim aileme ve ülkeme yaşattıkları acının binlerce mislini yaşasınlar. 

Anneciğim, babacığım ellerinizden tekrar öperim, 

Hakkınızı helal edin, size layık bir evlat olamadım, 

İhtiyaçlarınız karşısında yanınızda bulunamadım, 

Hakkınızı helal edin… Hakkınızı helal edin…

Kızım benim tatlı meleğim seni çok seviyorum, 

Mis kokulum benim…

Kızımı önce Allah'a sonra annesine sonra da annem ve babama emanet ediyorum, Sabişim benim biricik tatlı meleğim, 

Hiçbir suretle devlete kızımı emanet etmiyorum. 

Çıkıp kürsüden sakın ha konuşmasınlar 'emaneti emanetimizdir' diye, 

Devlet ite köpeğe göz yumup bizlerin elini kolunu bağladıysa 

Benim zaten zerre kadar güvenim yok bu hükümete, devlete. 

Silah arkadaşlarım, yoldaşlarım, kardeşlerim hepiniz Allah’a emanetsiniz, 

Devlet uyuduğu için bizler öldük, Türk Devleti, sizler uyumayın ki diğer Mehmetçikler ve polislerimiz yaşasın, ulusumuz yaşasın, boyun bükmeyin. 

Naaşıma gelince babam uygun görürse Pozantı, Tekir’deki yayla evimizin bahçesine gömün.

Yok derse de nereyi uygun derse ondan izin alınsın, istediği yere defnedin."