Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün, muhtarlarla buluşmasında terör ve koalisyon çalışmalarıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı MHP lideri Bahçeli'ye de sert tepki gösterdi. Erdoğan, "Hükümet kurun, kurmuyoruz. Seçime gidin, gitmiyoruz. Sonra da çıkıp Cumhurbaşkanı hükümetin kurulmasını engelliyor' diyorlar" dedi...
Erdoğan "Ufukları Beştepe ile uğraşmanın ötesine geçemeyenlerin milletimize, derdine derman olma ümidi verebilmesi mümkün değildir. Zaten Beştepe'nin adresini bilmeyenlerle de bizim vakit geçirecek bir zamanımız yok" diye konuştu.
Seçim hükümeti sinyali de veren Erdoğan şunları söyledi: Şu anda eğer bu ülkede halkımın kabullenmekte fevkalade zorlanacağı bir yola gidiyorsa Türkiye'de hükümet kurma çalışmaları, bunun vebalinin kimde olduğunu halkım çok iyi görüyor, görecek ve bunun bedelini de inanıyorum ki ödetecektir.
“Muhtarlar tehdit ediliyor”
Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
Biz bu milleti, bu ülke topraklarını seviyoruz ama sevmeyenlerin olduğunu görüyoruz.
Toplantıya pek çok muhtarımız tehdit edildiği için gelemedi. Birçok muhtarımız buraya gelmek istedikleri halde tehdit edildiklerini biliyorum.
Televizyon dediler, 24 saat yayın. Başlattık. 'Kendi dilimizde propaganda', başlattık. Üniversitelerde enstitüler kuruldu mu, kuruldu.
Altyapı, üstü yapı yatırımları yapıldı mı? Yapıldı, yapılıyor.
15 yıl önce Iğdır'a, Hakkari'ye, Kars'a, Muş'a, Ağrı'ya havalimanı açılacak deseniz kim inanırdı?
Biz emri dağdan almadık, biz emri 'hak'tan ve halktan aldık. Son 12 yılda Doğu ve Güneydoğu'da 260 katrilyon yatırım yapıldı. Bölgenin kalkınması için çok ciddi yatırımları hayata geçirdik. Bölgenin çehresini değiştirdik. Depremden sonra Van'ı yeniden inşa ettik.
Fidanlar neden şehit ediliyor?
Bütün bu ayrımlar kalkmasına rağmen hala bu ülkede bu fidanlarımızın şehit edilmesinin sebebi nedir? Her şey yapıldığı halde bunlar ne istiyor? Söyleyeyim, bunlar ülkemizi bölmenin gayreti içindeler.
Şimdi en ücra köşede bir Kürt kardeşim evladını oradaki üniversiteye gönderebiliyor. Ama bunlar o üniversiteleri yakmanın da gayreti içinde. Okulları yakanlar yıkanlar bunlar, hastaneleri yakanlar yıkanlar bunlar, camileri yakanlar yıkanlar bunlar.
Bir taraftan ekonomiyi düzeltme çabası içinde olduk. Bir taraftan da demokrasi ve özgürlüğü genişletme çabası içinde olduk. Ama biz emri dağdan almadık. Halktan aldık. Farkımız buydu.
Kurulan tuzakları uzun uzun anlatmayacağım. Hep aynı amaca yönelikti. Türkiye'nin önünü kesme çabaları maalesef dışarıdan olduğu kadar içeriden de destek alıyor.
Bugün önümüzdeki duran problemlerin çözüm adresi de yine milletimizdir, milletimizin iradesidir.
Bu Türk'tür, Kürttür, Laz'dır diye bakmadık. İnsandır diye baktık. Red, inkar ve asimilasyon politikalarını tamamen ortadan kaldırmaya yönelik adımlar attık.
Örgüt ve onun desteklediği parti ortaya çıkan iklimi şımarıkla zehirlemiştir.
Hükümet kurun, kurmuyoruz. Seçime gidin, gitmiyoruz.
Sonra da çıkıp 'Cumhurbaşkanı hükümet kurulmasını engelliyor' diyorlar. Hükümetin kurulma şartları belli. Siz bu şartları sağlayıp geldiniz de Cumhurbaşkanı sizi kapıdan mı kovdu? Hükümet kurmak için anlaştınız, el sıkıştınız da Cumhurbaşkanı elinize mi vurdu?"
Güncelleme Tarihi: 20 Ağustos 2015, 09:18