Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği (AB) büyükelçileri toplantısında bir konuşma yaptı. Erdoğan konuşmasında, "Nihai hedefimiz olan tam üyelikten hiçbir zaman vazgeçmedik" ifadelerini kullanırken, reformlar konusunda yapılan çalışmaların yakında kamuoyuna açıklanacağını söyledi. Erdoğan, "Türkiye, Avrupa ailesindeki yerini almalı" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin Ankara büyükelçileriyle Çankaya Köşkü'nde bir araya geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "AB'nin ülkemizi tam üyeliğe kabul etmesi, birliğin geleceği açısından ontolojik bir tercih olacaktır. Brexit ile beraber artan belirsizlik ancak Türkiye'nin Avrupa ailesinde hak ettiği yeri almasıyla giderilebilecektir" dedi.
KKTC’siz bir denklem kabul edilemez
Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Hiçbir geçerliliği olmayan maksimalist haritalar üzerinden ülkemizin sahillerine hapsedilme girişimlerine itiraz ediyoruz.
Son dönemde AB’nin Kıbrıs Türk tarafıyla hiçbir teması olmamıştır. AB, Kıbrıs meselesinin çözümünde nasıl kolaylaştırıcı bir rol oynayabilir. Türkiye'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin içinde yer almadığı hiçbir denklemden Akdeniz barışı çıkmayacağı artık anlaşılmıştır.
Nihai hedefimiz olan tam üyelikten hiçbir zaman vazgeçmedik. Son 18 senede vatandaşlarımızın hak ve özgürlükleri için tarihi adımlar attık.
Ülkemizin 60 yılı bulan üyelik süreci nasıl bizim için stratejik bir tercihse, AB için de öyle olacaktır. Brexit'ten sonra artan belirsizlik ancak Türkiye'nin Avrupa ailesinde yer almasıyla giderilecektir. Biz ilişkileri rayına oturtmak için hazırız, Avrupalı dostlarımızdan da aynısını bekliyoruz.”
Fedakârlığımız unutulmamalı
“Avrupa'nın sığınmacı akınının önüne geçmek için gösterdiğimiz fedakarlığın unutulmaması gerekiyor” diyen Erdoğan, şöyle devam etti: “Geçtiğimiz yıl Mart ayında sayın konsey ve komisyon başkanlarıyla Brüksel'de yaptığımız görüşmede, göç mutabakatının güncellenmesi için anlaşmıştık. Biz güncelleme için teklifimizi yaptık ancak Avrupa makamlarından cevabımızı alamadık.
Şurada kısa bir süre önce gerek Michel gerek Von der Leyen ile yaptığım görüşmelerde, kendilerine ülkemizde görüşme teklifi sundum, onlar da kabul ettiler. Von der Leyen'e Suriye'de yaptığımız briket evleri beraber gezmeyi teklif ettim. Briket evler konusunda, ciddi bir sayıyı onların da yapmak istediği sözünü bana verdiler ama herhangi bir destek gelmedi. 50 bin briket konut yapma hedefimizin hemen hemen yarısını tamamlamış durumdayız.
Şimdi İdlib'deki o muhacır insanların, ölümle karşı karşıya olan insanların buraları nasıl heyecanla beklediklerini göreceksiniz. Bilhassa Avrupa'nın sığınmacı akınının önüne geçmek için gösterdiğimiz fedakarlığın unutulmaması gerekiyor…”
Bence Reyis hep samimi. Avrupaya " sen yoluma , ben yoluma" dese da "biz Avrupa hedefinden hiç şasmadık" dese da, Bahceliye, Putine, Macrona, Trympa sövse da distum dese da samimi. Bizi BRİCS'e alın dese da , Hedef Avrupa Birliği dese da, Siyasi rakiplerini ve muhalif gazetecileri allem edip kallem edip hapse attırsa da, AİHM sine en çok başvuruyu Ruslardan sonra Türkler yapsa da, Dünya bize imreniyor dese da samimi! Ve saymakla bitmez samimiyetleri...